Zayıf olduğun an güçlüsündür
Hz Ömer’in “kendimi en zayıf hissettiğim an en güçlü olduğum andır” sözü günümüzün “güç” anlayışı ile örtüşmese de tarihi süreç içinde bütün toplumların kaderini belirlemekte ve içinde bulundukları haleti ruhiyeyi tanımlamaktadır. Çünkü zayıf olduğumuz anlarda aslında güçlüyüzdür. Zira zayıflık hayatımızı etkilemekte ve bizi güç toplayarak doğrulmaya zorlamaktadır. Doğrulmak için ise enerjimizi yoğunlaştırıp gerekirse çevremizden desek almamız gerekir. Doğrulurken sizin gibi ihtiyaç sahipleri ile birlikte hareket eder ve bileklerinizi birleştirirsiniz. Doğrulurken Allah’a dua eder ve bütün kapıları aralarsınız. O yüzden zayıf zannettikleriniz aslında güçlüdür. Mesela, bir karınca küçücük cüssesi ile bir buğday tanesinin peşinde koşturur ve ayakta kalır. Oysa gücün simgesi olarak bilinen bir aslan avına ulaşamadığı takdirde hayata veda edebilir. Ya da, çelimsiz ve budanmış zayıf dalların etrafından filizlerin fışkırdığını görürsünüz. Taze filizler buradan yola çıkar ve yeniden hayat bulurlar. Sert kayaların eteğinde bodur bir ağaç vardır, burada güneşe havaya ulaşır dev bir ağaç olur. Çünkü zorluklarla mücadele edenler güçlüdürler zira ayağa kalkmak için enerji azim ve gayret içinde olurlar. Zayıf olduğumuz zamanlarda, belirlediğimiz hedefler için psikolojik manevi ilmi tefekkür umut ve özlemlerimizle sürekli bir yığınak yapıyoruz. Bu bizi hayata tekrar bağlıyor ve heyecanla ayağa kalkmamızı sağlıyor. İçimizde bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji üretiliyor ve kendimizi yeniden imar etmemizi sağlıyor.
Karanlığın üzerimize çöktüğü dönemlerde ne yapmamız gerektiğini bilir ve güç toplarız. Üzerimizde yoğun baskılar vardır ama biz bütün birikimlerimizi seferber eder ve yola çıkarız. Böyle durumlarda bir taraftan bizim için önem arz eden değerleri koruma altına alırken diğer taraftan toparlanmanın ve daha da güçlenmenin yollarını ararız. Evet görünüşe bakılırsa zayıfızdır ama aslında güçlüyüz.
Bugün dünya üzerinde, Müslümanlar ağır imtihanlardan geçmekte. Zulüm karanlık bir bulut gibi müslüman halkların üzerine çökmekte ve onların canlarına mallarına ve bütün varlıklarına hücum etmektedir. Elbette bizler bu zulümleri ortadan kaldırabilmek için gerekli çabayı göstermeli ve düşmanın müşterek değerlerimizi hedef aldığını bilmeliyiz. Ancak mücadelemizi verirken zayıf kaldığımız vehmine kapılmamalıyız. Çünkü görünürdeki ne olursa olsun zafer inananlarındır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.