Sarıgül'e sarılan CHP
Şimdi sormadan edemeyiz. Sarıgül mü temizlendi, CHP mi kirlendi?
8 sene önce, hakkında yolsuzluk dosyaları iddiaları bizzat genel başkan tarafından kongre kürsüsünde dile getirilip yaka-paça partiden atılan Sarıgül, o zaman kirliydi de şimdi mi temizlendi? Veya şimdi CHP, o zamanlarda Sarıgül’de olduğu iddia edilen kirlere mi bulaştı?
Neyse... Kimin kirli, kimin temiz olduğuyla ilgilenmiyorum. İster birbirlerini temizlesinler, ister kirletsinler, bana ne!...
Sarıgül, son günlerde popülaritesine popülarite kattı... Bitkisel hayat sürecine giren ve pek konuşulmayan CHP de baya baya konuşuldu bu vesileyle... Bunlar seçim öncesi iyi bir PR çalışması oldu.
Anlaşılan CHP, Sarıgül’e muhteşem bir veda partisi düzenliyor bu seçim kampanyasında.
Adam 8 sene önce genel başkanlığa oynadı, bir derisinin yüzülmediği kaldı. Sanıyor musunuz ki, Sarıgül genel başkanlık hevesinden vaz geçti?... Bence hiç de vaz geçmedi; uygun havayı kolladı. Şimdi tam da CHP oyları yerlerde sürüklenmeye başlamışken, Sarıgül’ün eski sevdası depreşti. Tayyip beyden itibaren, başbakanlığın yolunun istanbul Büyük Şehir Belediye başkanlığından geçtiği de anlaşılınca, arkadaş şimdi Büyük Şehir’e soyundu. İstanbul’da seçim kazanamayacağını anlayan CHP için de bir şövalye lazımdı. İşte beklenen şövalye meydanlardaydı.
Ne güzel denklem değil mi?
Denklem güzel de, kazın ayağı pek öyle değil işte.
İstanbul’da seçimi alamayacağını bilen CHP, seçim kaygısından kurtulmak üzere, işi şövalyeye havale ediyor aslında. Nasıl olsa, seçim kazanılamayacak... Sarıgül’ün popülaritesi yüksek ve hâlâ genel başkanlık için bir tehlike arz ediyor... Sür seçim meydanlarına Sarıgül’ü; çizdir karizmasını!... Böylece bir efsane de sona ersin ve partinin de başı rahat olsun. (“Partinin başı” ifadesinden, Kılışdaroğlu’nun çıkarmayın hemen. Lafın gelişi kullanılmış bir deyimdir o.)
Janjanlı bir şekilde köpürtülen Sarıgül için bu hafta, sonun başlangıcıdır. Dimyat’a pirince giderken Şişli’den olmak Sarıgül’ü şaşkına çevirecek ama iş işten geçmiş olacaktır.
Anket fabrikaları harıl harıl çalışıp son düzlüğe girildiğinde Sarıgül’ü birinci olarak gösterecek ama 30 Mart akşamı Sarıgül, sen ben gibi bi vatandaş olacaktır.
Tabii ondan sonra da “Şöyle yapsaydık böyle olmazdı... Gürsel Tekin’i gösterseydik kazanacaktık... Zülfü ile bile kazanamadık, Sarıgül’le mi kazanacaktık?...” deyip genel merkeze yüklenmeler başlayacaktır.
Bu da CHP’nin çatırdamasına yol açacaktır.
Belki CHP için hayırlı olan da budur. Bir türlü kendini geliştirip yenilemeyen ve Gezi eylemlerindeki a-tipik CHP’lileri bile anlamayan CHP için “seçim köteği” iyi gelecektir. Çünkü koskocaman CHP bir türlü “nush”tan bir şey anlamadı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.