Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Cevat mı Gavat mı?

Cevat mı Gavat mı?

“Gavat” lafı hiç gündemden düşmüyor da, Cevat yok ortalıklarda.
İyi de Adana Valisi Hüseyin Coş, bu sözü kime söylemiş?
Hem niçin söylemiş?

Madem sen valiye “Allah belanı versin” diyebilecek kadar cesursun, o halde çık ortaya...
Çıkmıyor, onun yerine başkaları çıkıyor...
Proje denge bozmak projesi.
Tahrik eder üzerine çekersin.
Oradan da yüklen Başbakan’a...
İçişleri Bakanı sayın Güler, “ben de rahatsız oldum” diyor.

İyi de, valine adam durduk yerde bela yükleyince, kamu görevi yapan amirin yakasına rahatsız olmadın mı? Buradan şuraya varıyoruz.

Bu ülkede kamu görevi yapanlar haklı da olsa her zaman haksız, ama ortalığı birbirine katan “gezi akıllılar” haklı. Hakaretler, tehditler, hırpalamalar...
Sabır taşı olsa çatlar.

Ama devletin valisi çatlamaz, o sineye çekecek...
Zaten konu o, iktidar olamayanlar, ve hiç bir zaman da olma ihtimali olmayanlar ya 10 Kasım törenlerini, veya cumhuriyet kutlamalarını bahane ederek üzerinden politika üretmeye çalışıyorlar.

Efendim, valinin ağzından kötü söz çıkar mı?
Ama Adana’nın CHP milletvekili Ümit Özgümüş, hazır ortam müsaitken açar ağzını yumar gözünü. Daha da olmazsa amirin yakasına yapışır, tartaklar.
E halkın vekili, yani örnek olacak kişi böyle yapar mı?
Yapar efendim, çünkü o CHP’li!

Özgümüş, 10 Kasım gibi (kendine göre) yaslı bir havada bakın ne diyor:
“Vatandaş demokratik hakkını kullanıyor ve slogan atıyor. Polis terbiyesizce hareketlerde bulunmaya başlayınca gereken cevabı aldı. Herkes haddini bilecek. Bilmezse ben bildiririm” dedi.
Tırnak içine alalım.
“Terbiyesizce polis.”
“Gereken cevabını aldı.”
“Herkes haddini bilecek.”
“Bilmezse ben bildiririm.”
Sen kimsin?
O, CHP milletvekili... Haddini bilmeyene haddini bildiren Adana’nın dayısı...
Bu milletvekiline göre tören alanına kasıtlı olarak yerleştirilen bozguncular sözde halkmış.
İşte o halk valiye “Allah belanı versin” demek suretiyle demokratik haklarını kullanıyorlarmış.
Sorun burada ya.

Bir asırdır bu CHP’nin demokratik hak dediği ne nane ise çözemedik gitti.
Baraja karşı çıkar, demokratik hak.
Köprüyü istemez, demokratik hak.
Denizin dibinden geçeceksin, dur geçme, demokratik hak...
Taksim’i pislikten temizleyeceksin, demokratik hak.
Hidroelektrik santrallerine karşı olmak da demokratik hak...
Kızlı erkekli nikâhsız yaşantıya da demokratik hak...
Haksız olan vatandaş, çünkü CHP’ye oy vermiyor.
İş geldi şu soruya dayandı: Birisi de çıkıp bu milletvekiline bodoslamadan giydirse demokratik hak olur muydu acaba? Yoksa haddini mi bildirirdi?
Senin ki hak, benim ki müstahak!
Kemalizm mantığı, bu ülkede hep biz varız, biz ne dersek o olur...
Sorsan adamlar atalarına saygılı!
Bu nasıl bir saygı ise?..
Hükümeti istifaya çağıracak, valiye hakaret edecek bula bula 10 Kasımı mı buldunuz?
Bari o gün adam olun.

İşin bu tarafını kimseler deşmiyor, ille de vali.
Bu proje yabancı sayılmaz, muhalefetin vali harcama politikası.
AK Parti bir sefer de Ordu valisi Ali Kaban olayında oyuna geldi, pisuarlar yüzünden koskocaman devletin valisini harcadı. Şimdi sıra diğerlerinde...
Bu da giderse, olan şu, birileri pas veriyor, birileri de kaleye atıyor...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi