Yeni Akit’e saldırı veya “Olmasaydı Olmazdık!” terörü!
İstanbul Emniyeti’ndeki o “İki” polis müdürü;
Sizden başlayalım!..
Azgın azınlığın Yeni Akit gazetesine yönelik çirkin, rezil saldırıları esnasında “Millet” ve “Devlet” düşmanlarına değil de, mağdur edilmek istenen Yeni Akit mensuplarına “yönelmeniz” ne iştir?..
Ne yapmak istiyorsunuz?..
Maksadınız ne?..
Buradan Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Sayın Muammer Güler’e sesleniyorum:
Yeni Akit’in İstanbul matbaasının önüne gelerek Hükümet’e, Başbakan’a, gazetemize ağır hakaretlerle saldıran çapulcu sürüsüne olağanüstü müsamaha gösterilmiştir.
Yeni Akit’in Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, Haber Müdürü Kenan Kıran, muhabirleri Fahrettin Dede, Mehmet Özmen ve Hüseyin Kulaoğlu saldırıya uğramıştır.
Polise yönelik soysuz Gezi saldırılarına karşı çıkan Sayın Ali İhsan Karahasanoğlu’nun bazı polisler tarafından “özellikle” tekmelenmesi dikkat çekicidir.
Haber Müdürü Kenan Kıran, muhabirler Fahrettin Dede, Mehmet Özmen ve Hüseyin Kulaoğlu’nun “provokatörlerin” fotoğraflarını çekmelerinden dolayı gözaltına alınmaları dikkat çekicidir.
Gezi terörüne müdahale ettiler diye polis memurlarının soruşturmaya tabi tutulduğu bir süreçte, bu tavırların karşılıksız kalmayacağını tahmin ediyoruz.
İLAN MESELESİ!..
Efendim; birileri, “Olmasaydın olmazdık” mı ne diye ilan vermiş…
Yeni Akit’te de “Olmasaydı da olurduk” ilanı yayınlanmış.
Ne var bunda?..
“Olmasaydın da olmazdık!” ilanını savunmak da karşı çıkmak da serbesttir.
Atatürk’ün olmaması halinde kendilerinin de olmayacaklarına “inanan”ların tercihleri kendilerine kalmıştır.
“Sizin dininiz size benim Din’im bana!..”
•
Böyle bir ilanı savunmak da, tepki göstererek karşı çıkmak da mevzuata uygundur.
Birileri, “babaları”na çok gördüklerini Atatürk’e atfedebilir.
Atatürk’ün “ilahlaştırılmak” gibi bir talebi olmamıştır; bu tavır onun “Hayatta En Hakiki Mürşid İlimdir!” deyişine aykırıdır…
Şudur, budur...
“Olmasaydın Olmazdık” söylemi bizim inancımıza zıttır…
Lâkin,
“Ne örümcek ne yosun,
Ne mucize ne füsun,
Kabe Arab’ın olsun,
Çankaya bize yeter!” diyen Kemalist Kemalettin zihniyetine muvafıktır.
•
Yeni Akit gazetesi, o ilanı yayınlayarak bu zihniyete tepkisini ortaya koymuştur.
Mevzuata dahi aykırı olmayan böyle bir ilanın basılmasından dolayı gazete matbaasını hedef almak, bununla da kalmayıp matbaayı basmaya kalkışmak, Başbakan’a, hükümete, gazeteye tehditler ve hakaretler savurmak suçtur!..
Bu suç, niyetleri meçhul bazı polis müdürlerinin “saldırganlara arka çıkan” tavırlarından istifade edenlerce işlenmiştir.
YAKIN TARİH, GERÇEK TARİH!
Her ne olursa olsun, “Yükselen Yeni Nesil” yakın tarihin gerçeklerini öğrenecektir.
Çapulcu saldırıları bunu engelleyemeyecektir!
•
Yükselen Yeni Nesil’in kahraman mensupları:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Trabzon’da halka hitap ederken Ali Şükrü Bey’in hayatını okumanızı altını çizerek tavsiye etti.
Mutlaka okumuşsunuzdur!..
Bakın, hiç öyle “Bizden” birilerine filan atıfta bulunmayacağım…
Alın, Laiklik ve Atatürkçülüğü tescilli Tarihçilerden Murat Bardakçı’nın “Şahbaba” adlı kitabını okuyun…
Atatürk’ün yakın silah arkadaşlarından Rauf Orbay’ın “Siyasî Hatıralar” adlı eserini de kolayca bulabilirsiniz…
Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Ziya Hurşit, Cafer Tayyar Paşa, Topal Osman, İsmet İnönü; “ders kitapları”nın anlatmadığı yönleriyle de “okunması” gereken isimler…
•
Gençler… Okuyun…
İster “Dindar” olun ister “Gezici…”
İster “Sağcı” olun ister “Solcu.”
Okuyun!..
Önünüze konulanı almak yerine, “doğru olanı” arayın ve bulun!..