1- “Tezgâhın” Muhterem Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında Türkiye’yi hedef aldığı ortadadır. Milli Görüş duayenlerinden Muhterem Recai Kutan ağabeyin de ifade ettiği gibi, dün hedefte Merhum Erbakan Hoca vardı, bugün hedefe yerleştirilen ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan!.

2- Muhterem Erdoğan’ın şahsında Türkiye’nin tümünü hedef alan tezgaha karşı çıkmak bir vatan görevidir!..

3- Dershaneler konusu gündemin birinci sırasındayken, “Bu yapılanın zamanlaması isabetli değildir.” demiştim. Bugün de “Hizmet’in yaptıkları, Sayın Gülen’in yaptıkları çok yanlıştır!” diyorum. 

4- “Cemaatteyim” diye cemaatin yanlışlarına, dernekteyim diye derneğin yanlışlarına ses çıkartmazsan iyilik yapmış olmazsın!.. Bir adam herhangi bir yapıyı hiç eleştirmiyorsa, tepki göstermiyorsa o adam dost değildir. 

5- Bir adam herhangi bir yapıyı hiç eleştirmiyorsa, yanlışına tepki göstermiyorsa o adam dost değildir. Omurgasız adamdan hayır gelmez!

6- Adam yapışmış bir cemaate, derneğe filan, ne yapılırsa alkışlıyor. Alkış seslerinden uyarılar duyulmuyor!..

7- Peki insanlar niçin bağlı bulundukları yapının yönetimine hatalı buldukları noktaları söylemezler? Niçin olacak, beklentileri ve/veya korkuları vardır da onun için!.. 

8- Ne zaman ki günün birinde beklentileri karşılanmaz, o zaman diş göstermeye başlarlar!. Bu omurgalı adamın tavrı değildir. Delikanlı tavrı değildir!.. 

9- Yapıcı eleştiriye açık olmalıyız. 

10- Bana “Televizyonlarda fazla söz kesiyorsun!” diyen kardeşlerim oldu. Bu hafta Beyaz TV’de neredeyse hiç söz kesmedim. Eleştirenlere teşekkür ettim. 

11- Birbirimizin hatalarını söylemezsek, yalakalık yaparsak kendimize saygımız kalır mı?

12- Son gelişmelerde baktık ki, haklarında iddianame bile hazırlanmamış olan kişiler peşinen suçlu ilan edildi hem de darbe mahkumlarının salıverildiği bir dönemde! 

13- Bu tavır doğru mu? Eğer hortumculuk yapmışlarsa Allah cezalarını versin. Mahkemeler de cezalarını versin.

14- Bir de diğer yön: İslam, haklarında hüküm tesis edilmeyen kişilerin suçlu ilan edilmelerine cevaz veriyor mu?.. Sizin referansınız menfaatleriniz mi yoksa Kur’an-ı Kerim mi? 

15- Hatırlayın Fethullah Gülen Hocaefendi’ye “Terörist” demişlerdi de… Biz sahip çıkmıştık o günlerde. Yargılanmakta olan bir kişiye “terörist” demenin “ahlaksızlık” olduğunu söylemiştik. 

16- Bugün haklarında iddianame bile hazırlanmamış olan insanlara topluca hırsız, yolsuz deniyor. Bu da ahlaka aykırı bir tavırdır.

17- Bunu Ergenekon operasyonları boyunca sadece darbeciliği lanetleyen ancak yargılananların hiçbirini suçlu ilan etmeyen bir kardeşiniz olarak rahatlıkla söylüyorum.  

18- Vatanımıza olan borçlarımızdan biri de “derin devlet” yapılanmalarına, “paralel devlet oluşumlarına” karşı çıkmaktır.

19- Cemaat’ten hiç malzeme almadım. Cemaatten kimsenin yanına gidip de “Bana ‘Allah rızası için’ bi iki  Ergenekon malzemesi versene!” filan demedim. Kullanılmaya hep karşı oldum. Sadece iddianame ve hukuki kararlar üzerine değerlendirmede bulundum. Kimsenin kasedini yayınlamadım. 

20- Hiçbir güç odağı ile akçeli işler konuşmadım. 

21- Dolayısı ile bugün rahatlıkla değerlendirme yapabilme imkanı olan gazeteciler arasında yer aldım. Zamanında hizmetten yollanma malzemelerle gazetecilik filan yapanların bugün laf söylemeye pek de hakları yok.

22- Geçmişte “İmam Hatipler kapatılsın” diyenlerin bugün laf söylemeye hakkı yok. Geçmişte özel hayat malzemeleriyle “medyacılık” yapanların bugün laf söylemeye hakkı yok. 

23- Her denileni alkışlayanların bugün laf söylemeye hakkı yok. Ergenekon servisleri ile meşhur “çeyrek” meşhur olanların bugün laf söylemeye hakkı yok. 

24- Her yapılanın doğru olduğunu söyleyen dost değildir. İçeri yerleşmiş bir parazittir!.. 

25- “Derdi dünya olanın dünya kadar derdi olur!..”

26- Yazacak çok şey var ama… Yer Bitti!..