HSYK yargıyı ayakta tutacak en üst kuruldur.

Herkes yanlış yapabilir ama bunun yanlış yapmaması lazım...

Maalesef ülkemizdeki siyaset hep yanlışlar üzerine kurulu olduğundan zaman zaman kurumlara da sirayet ediyor. Açık söyleyeyim, kurulun durduk yerde bildiri yayınlaması hiç de hoş olmadı. Hadi diyelim bir zaruret idi...

Neyi halletti ki, aksine her tarafı karıştırdı. Kendi kendine hedefe oturdu...

Bildiriye imza atanları tanımasam.

İbrahim Okur, eski Müsteşar merhum Ahmet Kahraman, Ahmet Hamsici, görevden alınan müsteşar Birol Erdem personel genel Müdürlüğü’nde beraberdik. 

Ahmet Hamsici’yi bakanlığa getiren de benim.

Çok da güzel işler yaptık...

Kim girdi bu gençlerin kafasına? Benim anlayamadığım, sanki bir güç her iki tarafa da hükmediyor da tarafların bundan haberi yok. Bu cümlemi yabana sakın atmayın...

İleride göreceksiniz bunlar hep çözülecek...

İktidara bakıyorsunuz içi Brütüslerden kaynıyor, sıra ile kürsüye çıkarak istifalarını açıklayanların tavrı masumane değildir. Adam yerine koydukların adamlıklarını gösteriyorlar.

Cemaate gelince ipler kimin elinde belli değil.

Bu kadar cins nereden bir araya toplandı, kimdirler, ne yapmak istiyorlar?

Bu soruların cevabını Fethullah Hoca da veremez.

Bu örgüte artık gücü de yetmez... 

Dikkat ederseniz onun da söyledikleri tutarsız.

Hareketleri pek de sağlıklı görülmüyor...

“Allah bizim laik olmamızı istiyor” diyenler elbette ki nur camiasından olamaz.

Dikkat edin, en çok bağıranlar, çağıranlar, karıştıranlar onlar... 

Sıkıntılı bir tablo...

Bizi birbirimize vuruşturuyorlar. 

Artık darbe deyince, sokağa taşan tankları görmeyeceğiz.

Bundan sonra darbeler ekonomiden, kurumlardan olacak.

Bir gecede 100 milyar dolar birilerinin cebine akabiliyorsa darbeye ne gerek var.

Hesaplar çok ince yapılıyor...

Üçüncü havaalanı inşa edilmeye başlandığından beri İstanbul’un tansiyonu bir türlü düşmüyor. Yarın uçak fabrikası kurulduğunda daha da artacak...

Güneydoğuda halk şu anda oldukça huzurlu, şimdi de bu huzuru bozmak için çalışacaklar. Terör yeniden başlatılırsa şaşmam.

Eskiden yargı iktidarın emrinde imiş, şimdi ise HSYK bildiri dağıtınca hemen bağımsız oldu. Dersimli Kemal’in aklı bu kadar eriyor. 

Halkı doğrudan sokağa çağırıyor ki, tek isteği ülke İkinci Dersim’e dönsün...

Kandan irinden beslenmek isteyen bir muhalefet anlayışı var içimizde.

Ülke ne kadar kayba uğrarsa o da o kadar sevinir, şapkasını havaya atar...

İsrail bu coğrafyanın baş belası. MOSSAD ile CIA ajanları bölgede cirit atıyor.

Son kale Türkiye’nin kalkınmasını istemediklerinden her yola başvurabiliyorlar. 

Öyle ya piyasadaki dolar ve avroyu kimler topladı?  

O kadar para nereden geldi, nereye gitti?

Bu ihanet tablosu “yolsuzluk yapılıyor” iddiaları ile izah edilmez...

Elbette ki yolsuzluklar ülkenin en önemli sorunudur.

Yine de bu iktidar döneminde çetelerle mücadele edilmiştir.

Ağır ceza mahkemelerindeki çete dosyaları oldukça kabarık. 

Eskiden o kadar dosya yoktu...

Her şeye rağmen dikkat etmek gerekiyor...

Kadro, ekip oldukça önemli...

Kadroyu hadi işi iyi bilenlerden kurabilirsiniz de, ekibiniz sağlam değilse her zaman sıkıntı kapıda demektir. İktidarın bu konuda geç kaldığını düşünüyorum.

Bundan sonrası... Seçmen yerinde sağlam duracak, ekip de düzelecek.