Vatana ihanet
Başbakan Erdoğan’ın çalışma ofisinde Şubat 2012’de bulunan dinleme cihazlarıyla ilgili soruşturmada çok önemli bir detay ortaya çıktı.. Bu böcekle ilgili dosyaya, memur suçlarına bakan savcılık görevsizlik kararı verdi.. Dosya ‘’Devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar’’ kapsamına alındı ve TMK 10. maddeyle yetkili savcılığa gönderildi. Özellikle Başbakan’ın evinde ve çalışma ofisinde bulunan böcek sonrası başlayan ‘’paralel devlet’’ tartışmasında, Başbakan’ın kim ya da kimler tarafından dinlendiği konusunda pek çok iddia ortaya atılmıştı.. Ancak itiraf etmek gerekiyor ki, gerek MHP kurmay kadrosuna kurulan komploya bakarak gerekse Deniz Baykal’a tertiplenen tuzağa bakarak, hep bunun bir ‘’şantaj kasedi hazırlama’’ düzeneği olduğu yorumları yapılmıştı.. Özellikle de evlere böylesi tertibatın yapılması akıllara elbette ilk olarak bunu getiriyordu.. Ancak memur suçlarına bakan savcılığın görevsizlik kararı vermesiyle birlikte durumun böyle olmadığına dair şüpheler yükseliyor.. Öyle anlaşılıyor ki, Başbakan’ı ya da Cumhurbaşkanı’nı veyahut bakanları, daire başkanlarını dinleyen-izleyen her hangi yapıysa, arkasında bir devlet var.. Bir gizli servisin emir ve talimatları doğrultusunda bunu yapıyorlar. Bu artık saklanamaz bir hâl almış gibi görünüyor.. Üstelik bu dinlemeleri falan tek başına değerlendirmeyin..
TIR VE BÖCEĞİ BERABER DEĞERLENDİRİN
Örneğin en yakın hadiseden başlayarak arz edeyim.. TIR meselesi var çok tartışılan biliyorsunuz.. Adana Başsavcılığı 19 Ocak’ta Adana’da MİT’e ait bazı TIR’larda, savcı talimatı ile arama yapılması konusunda da soruşturma başlattı.. Yapılan suç ihbarları üzerine başlatılan soruşturmada devletin istihbarat hizmetlerinin zafiyete uğratılması ve karşı casusluk faaliyeti iddiaları araştırılacak.. Başından beri herkes aynı şeyi söylüyor.. ‘’Bu TIR’ların böyle durdurulması ve aranmak istenmesi konusunda yapılan ısrar, yüzlerce askeri personelle yol kesilmesi, basına çarşaf çarşaf servisler yapılması kabul edilemez’’ diye.. Neden kabul edilemeyeceğine de incelemenin gerekçesi açıklık getiriyor.. Bin defa yazdık. İçinde ne olduğunu biz bilmiyoruz. Ama ‘’velev ki silah dahi olsa’’ bunun faş edilmesi, ancak bir devletin bir başka devlete karşı yapabileceği türden bir operasyondur.. Değilse bu işin sorumluları, nedenini Türk kamuoyuna açıklamak zorundadır.. Ben bir Türk olarak, devletimin sınır politikaları kapsamında vermiş olduğu bir kararı, tamamen gizlilik içinde sürdürmesi gerektiğine inanıyorum.. Hiçbir savcı benim bu inancımı, başka devletler lehine sorgulayamaz.. Eğer bunda ısrar edilirse ben de hiç şüphesiz arkasında başka gizli servisler ararım.. Kimse kusura bakmasın..
HANGİ ÜLKENİN ELİNDE?
Şimdi geldiğimiz noktada, başta böcek işinde olmak üzere tartışmalı pek çok hadisede bir casusluk iddiasıyla karşı karşıyayız.. Bu noktada İstanbul’da başlatılan ‘’paralel devlet’’ soruşturmasının eksik olduğu çok açık görülüyor.. İstanbul’da bazı polisler, devlete ait gizli belgeleri ve bilgileri örgütsel amaç için kurum dışına çıkarmakla suçlanıyor.. Eğer böcek ve TIR meselesi bu işle bağlantılı ise, kurum değil ülke dışına çıkarılmış olma ihtimali var bazı bilgilerin. Ve bu bilgilerin nereden toplandığını ya da üretildiğini de bilmiyoruz.. Ve dahası daha ne kadar bilgi var ve kimlerin elinde, bunu da bilmiyoruz.. Arkasında hangi güç var bu paralel yapının, bu da tartışmalı.. Önümüzdeki günler çok hareketli olacak gibi görünüyor.. Kalın sağlıcakla.