Son rakip Sivasspor iyi bir ekip, kendi sahasında Fener’i yenmesi normal ama maçı ele alan futbol yorumcularının çoğu olan bitenin hiç de normal olmadığı görüşünde.

Oyuna çok iyi başlayan Fenerbahçe’nin penaltısının verilmemesi ve hemen ardından defansın belkemiği Egemen’in hakem Yunus Yıldırım tarafından –pisi pisine-  atılması, “Paralel Devlet” tartışmasını “yeniden” futbol sahalarına düşürdü.

Milliyet, Hürriyet gibi amansız AK Parti karşıtı mevkuteler bile hakem hatalarını “Paralel Devlet”e bağladı.

Cumhuriyet gazetesi de, “Bu işin içinde başka işler var!”a getirdi lafı.

“Ses kayıtları”ndaki federasyon ilgisinden hareket eden AK Parti karşıtları, bugüne kadar pek de itibar etmedikleri “Paralel Devlet” tartışmasına bu vesileyle göbekten girmiş oldu.

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın “Üzerimizde oyun oynanıyor, bize operasyon çekiyorlar!” yollu açıklamaları buralarda geniş yer buldu.

Genel Sekreter Mahmut Uslu’nun “Size operasyon çekenler kim?” sorusuna verdiği “Paraleller, Paraleller” karşılığı dikkat çekti.

Milliyet yazarı Ercan Güven’in    “Paralel Hakem!” ve Hürriyet yazarı Ercan Saatçi’nin “Paralel Katliam!” başlıkları da ilginçti.

Bir de şike davası sırasında gündeme gelen “Aziz Yıldırım, Trabzon’dan Sivas’a 1 milyon dolarlık balık gönderdi!” muhabbeti vardı. Yıldırım, Sivas’ta “1 milyon dolarlık balık 22 TIR eder!” demek suretiyle “Paralel Yapı”nın “TIR” ilgisine işaret etti!..

 “Paralel Yazar Makulesi”nin  Demirel misali göz kaydırarak, “İspat edemez ki, edemez ki!” muhabbetine girmesi faydasız.

Gerçekler “faş” oldu netekim!..

PARMAKTA OYNATMAK!..

Başbakan Erdoğan, “Paralel Devlet”in CHP ve MHP’yi “parmağında oynattığını” söylediğinde karşı çıkanlar olmuştu.

Ne var ki, özellikle CHP’de yaşanan “kavgalar”, bu partide suların durulmayacağını, üç beş oy birkaç ses kaydı gelsin diye “Paralel Devlet”e yanaşan CHP yönetiminin duruma hakim olmakta güçlük çektiğini gösteriyor.

CHP’de yaşanan ve CHP’ye yakın gazetelere  “Sarıgül’e yakın aday gerilimi” olarak yansıyan gelişmeler dikkat çekici.

Kritik ilçeler Bakırköy, Beşiktaş, Kadıköy ve Çankaya’da ve CHP’nin görece güçlü olduğu Trakya taraflarında  “Sarıgül’e yakın” adayların öne çıkartılmasını tepkiyle karşılayan bazı “CHP’li yazarların” tepkisi gözlerden kaçmıyor.

Cumhuriyet’te Ankara Kulisi’ni kaleme alan Işık Kansu, “CHP’de Ankara için yerel seçimlerin perde arkasındaki eş güdümden sorumlu Özgün Ökmen”e takılmış…

Özgün Ökmen’in bağlantılarına özellikle dikkat çekiyor:

“Ökmen kim?.. Bülent Ecevit’in son dönemindeki başbakanlığı sırasında Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı. O yıllarda Ökmen daha çok Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan’a yakınlığı ile tanınıyor. O yakınlık bugünlerde de sürüyormuş!..”

Işık Kansu’nun bu yakınlığa dikkat çekmesinin sebebi açık…

Hüsamettin Özkan, Bülent Ecevit döneminin en güçlü isimlerindendi.

Etrafında, bugün “Paralel Yapı” olarak işaret edilen grubun önde gelenlerini bulundurmaya özellikle dikkat ederdi.

Ne “zaman” yanına gitsek, o “taraf”tan vekillerle bir arada görürdük.

“Paralel Yapı” ile ilişkileri fevkalade iyiydi, o “taraf”a mümkün olan her türlü desteği verir ve her türlü desteği de alırdı!..

Işık Kansu, işte bu “yakın”lığa işaret etmek suretiyle, -CHP’deki Paralel Operasyon’a dikkat!- mesajı vermiş oluyor!..

Bugünlerde “Paralel Yapı” malzemeleriyle ayakta durmaya çalışan Kemal Kılıçdaroğlu “parmakta oynatılmıyorsa”, hedefinin İstanbul Belediye Başkanlığı değil CHP Genel Başkanlığı olduğunu her fırsatta dile getiren Mustafa Sarıgül’ün önünü niçin açsın?..

Mustafa Sarıgül’ün büyükşehir adaylığını niçin “ABD Büyükelçisi” ile “otel” buluşmasının hemen ardından açıkla-t-sın?..

Bu arada, yine Cumhuriyet’te yazan Erol Manisalı’nın dikkat çektiklerini de atlamamak lazım.

Özetle diyor ki; “AKP, ABD ve İsrail’i fazlasıyla rahatsız edince büyük sorunlarla karşı karşıya bırakıldı! AKP-Paralel Devlet çatışması bu rahatsızlığın tezahürüdür!”

Meseleye nereden bakarsanız bakın tablo aynı.

Parmakla oynatılan ve parmakta oynatan “Paralel Devlet”!..

İsteyen bu oyunda figüran olsun!..