Çok ilginç değil mi sahiden.. Ömrünü bu ülkede Kürt meselesinin çözümüne harcamış entelektüellerin, Cengiz Çandar’ın, Hasan Cemal’in, Mehmet Altan’ın, Diyarbakır Anneleri’ni görmezden gelmesi.. Yok sayması.. Böyle bir talep hiç yükseltilmiyormuş gibi davranmaları size de ilginç gelmiyor mu?. Dağdan inişlerin önünü açacak olan haklı, meşru, yerli bir talebin böylesine hor görülmesinin anlamı ne ola ki?.. Bugüne kadar “dağa neden çıkıyorlar?” ya da “terör sebep değil sonuçtur” başlıklı yüzlerce sayfalık raporlar yazanlar, köşelerinde şiddet eylemlerine haklı gerekçeler bulanlar, çocukları PKK’nın elinde mahsur kalan anneleri nasıl olur da görmezler?.. Aklım almıyor.. Diyorlar ki, 18 yaş altı yüzlerce çocuk var dağda ve annelerin bu feryadı çocukları evlerine ailelerine kavuşturacak. Değil.. Sadece 18 yaş altı değil.. Bu feryad bu haykırış, PKK’nın alıkoyduğu sadece çocukların değil, herkesin evine dönmesinin kapısını aralayacak.. Ve çok açık söylüyorum buradan da ilan ediyorum. Kim ki bu haykırışa kulaklarını tıkıyorsa, dökülen her damla kanda sorumluluğu var demektir..

¥

Bir soru takılıyor kafama..  Diyarbakır Anneleri’nin taleplerinin görmezden gelinmesi, bu taleplerin yerine getirilmesinden duyulan kaygılardan mı kaynaklanıyor acaba?.. Yanlışlıkla PKK çözülürse, kendi başına hareket etmeyi bırakır da sürece katkı verirse acaba ellerindeki güç mü gidecek?.. Birileri bunun hesabını yapıyor olabilir mi?.. Ta ilk baştan söylemiştik, bugün de değişen bir şey yok. PKK dediğiniz salt şiddet eylemleri yoluyla fikrî mücadelesini sürdüren bir örgüt değil.. PKK öncelikle bir terör örgütü.. Ama aslında dev bir holding.. Geçiş yolları üzerindeki hakimiyetiyle, barajıyla, medya yapılanmalarıyla, lojistik üsleriyle, Avrupa’daki varlığı ile, Türkiye’deki esrar üretimi yapan tarlalardaki fonksiyonu ile farklı farklı ele alınması gereken bir mekanizma.. Barış süreci tamam.. Şehit cenazeleri bitti amenna.. Bölgeye huzur geldi eyvallah da.. PKK yekpare, tek merkezden idare edilebilen, kontrolü mümkün bir örgüt değil ki.. Hiçbir şey yoksa, çözüm süreci sonrası ortada kalacak olan devasa holdingin malı mülkü için bile kavga çıkacak.. Bunu görmek lazım..

¥

Bakın her fırsatta altını çizerek söylüyoruz. BDP-HDP hareketinin bu dağdan inişlerle ilgili olarak inisiyatif alması gerekiyor. Eğer almazlarsa bu çığ gibi büyüyen sosyal talebin altında ezilirler.. Bir anne olarak Gültan Kışanak, annelerin gıyabında konuşurken; “çocuklarımızın dağdan inmesi bizim rüyamız” diyor da, neden aşağıya inip annelerle sarmaş dolaş PKK’ya çağrı yapmıyor, anlaşılır gibi değil.. Dahası bırakın Kışanak’ın annelerin yanında yer almasını, zabıtalarını üzerlerine gönderip anneleri rahatsız ediyor.. Anlı şanlı profesörlerimiz nerede?. Sürece destek verdiğini söyleyen gazetelerimiz peki?.. Kan dökülürken İngiltere-Almanya başta olmak üzere, “Türkiye’de iç savaş” başlıklarıyla yayın yapan uluslararası medya.. Neyin ne olduğunu bu millet gördü artık.. Birbirimizi kandırmaktan vazgeçelim.. Kalın sağlıcakla.