Erdoğan: “Bıçak Sırtında Gidiyoruz!”
Türk Bayrağı’nın “paralel şer odakları” tarafından Askeriye’den indirtilmesi “muhteşem” bir provokasyon.
Çok açık:
Gezi olaylarındaki –kimi paralel polislerin de rol aldığı- provokasyonun Diyarbakır versiyonu sergilendi.
Yine “ekmek almaya giden” (!) bir çocuğu (!) kullandılar bu işte!..
¥
O meseleye geliriz...
Şuradan devam edelim:
Grup toplantısına giderken verilere baktım;
Birinci çeyrek büyüme yüzde 4.3.
Bizi, “muz cumhuriyetleri” ile aynı kategoriye yerleştiren Siyonist derecelendirme kuruluşlarına ve dıştaki, içteki paralel örgütlere kapak niteliğinde...
Dikkatinizi çekeyim; aynı dönemde Euro bölgesinin devi Almanya yüzde 2.5 oranında büyüme kaydetmiş.
Fransa yüzde sıfır nokta 8, İtalya ve Hollanda sıfır nokta 5, Yunanistan yüzde sıfır nokta 9.
Türkiye, Euro bölgesindeki bütün ülkelerden çok daha hızlı büyüme oranına sahip.
¥
Başbakan Erdoğan dünkü grup toplantısında bir noktanın altını kalın hatlarla çizdi:
“Bugün açıklanan büyüme rakamları ilk 4 aya ait. İçinde 17 ve 25 Aralık darbe girişimleri vardı ve seçim süreci vardı. Bu tabloya rağmen yatırımcılarımız morallerini bozmadılar. Ülkemizi büyütmeye devam ettiler.”
¥
Evet...
Bunlar en kötü senaryonun rakamları.
Her türlü tezgah kurulmuş, sokaklar toz duman, “öküz” grubu –filan- teröristlerini sokaklara sürmüş, her türlü rezillik var, üstüne üstlük 17/25 Aralık’ta Erdoğan’ın “Menderes akıbetine” uğratılmak istendiği belli olmuş.
İsrail, Almanya¸ ABD, Siyonizm’in küresel medyası, Siyonist kredi derecelendirme kuruluşları, içerideki uzantıları; paralel odaklar, ulusalcı terör örgütleri, bir kısım medya, hep birlikte yüklenmiş...
Bu arada...
Evet bu arada; bunlardan çok da elim ve vahim olmak üzere AK Parti içindeki bazı unsurlar da, şu veya bu kıvamda “satış” pozisyonuna geçmiş!..
¥
“Erdoğan gitti, gidiyor¸ ülke battı batıyor!” derken, “Büyük Lider” farkı; bir anda mitingler, kararlı çıkışlar, milletle beraber şanlı taarruz.
Recep Tayyip Erdoğan, bir an olsun yakınındaki “muhafazakâr” zatların dediklerini yapacak olsaydı.
Bir an olsun zaaf gösterecek olsaydı...
Gemi azıya almış olan şer odaklarını durdurmak imkânsız hale gelecekti.
Sayın Erdoğan’ın dünkü grup toplantısında da işaret ettiği gibi “Merhum Menderes’in zaafını bir ölçüde tekrarlamış olsaydı”, vay ülkenin başına gelene.
¥
Paralel yapının ondan sonrasına ilişkin bir planı var mıydı?..
Vardı.
Orada uzun yıllar gazetecilik yapmış bir dostum söyledi:
“Senaryo hazırdı. Muhalefet müdürü o günlerde, paralel medya organlarının koridorlarında sigara tüttürerek dolaşıyor ve Başbakan muamelesi görüyordu!..”
¥
Neyse ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliği böyle bir tezgâhın tutmasına izin vermedi.
Şimdiiii...
İstikamet doğru...
Olan biten güzel.
Türkiye, uluslararası enerji yollarının merkez ülkesi haline geliyor.
İsrail de, Suriye de ve tabii Türkiye’ye ihtiyacını “Cumhurbaşkanı” düzeyinde sergileyen İran da Türkiye’ye –iyice- bağımlı hale geliyor.
Havalimanı hamlesi muhteşem; dünyanın parası bize akacak.
Kanal İstanbul projesinin muhtemel getirisi yılda 17 milyar dolar olacak.
Ağırlığı Doğu’ya kayan dünya ticaretinin merkez ülkesi Türkiye, her yol bize çıkıyor.
Savunma sanayiindeki yerli üretim ağırlığı her geçen gün artıyor...
İşte ATAK helikopterlerimiz de Sayın Erdoğan tarafından savunmamıza kazandırıldı dün.
¥
Bu ilk bakışta iyi gibi gözüken ancak (petrolün kaynak ülkelerin başına bela olması gibi) “belâyı da çeken” bir tablo.
Bayrak indirme provokasyonu, tıpkı gezi olayları gibi, 17 ve 25 Aralık tezgâhları gibi, Soma tezgâhı gibi, Cemevi tezgâhı gibi bu gidişatla alâkalı.
Geçtiğimiz günlerde CIA’nın “Türkiye küresel güç olmaya gidiyor, bunu engellemek için huzursuzluk çıkartıyoruz!” özlü belgelerine bu sütunda yer vermiştik.
Mevzu aslında tam olarak bu!..
¥
Başbakan Erdoğan, grup toplantısında iki kez “bıçak sırtındayız!” dedi.
Böyle bir nokta; önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimini ve genel seçimi milli iradenin kuvvetli yumruğuyla atlattık mı, Türkiye’nin yolu Allah’ın izniyle açık.
Sözümün burasında hitabım “Müslüman Kürt Kardeşlerime.”
Derin Devlet’in bir organı olan PKK terör örgütünün, “Paralel Tezgâhlarına” karşı son derece dikkatli ve hassas olunuz.
Her iki tarafın “paralel ırkçılarına” karşı son derece dikkatli olunuz.
“Irkçılık” ayaklar altında.
Bayrağımız baş üstünde!..