Çatı aday olarak ismi ilan edilen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun, AK Parti’nin göstereceği aday karşısındaki en güçlü rakip olduğu söyleniyor.. Daha doğrusu, planlar, hesaplar bunun üzerine yapılıyor.. Bunu neye dayanarak söylüyorlar? Şüphesiz ki bir önceki seçimlerden elde edilen neticeye dayanarak.. Öyle ya.. Sıralama aşağı-yukarı 10 yıldır AK Parti, CHP, MHP, BDP şeklinde olduğundan, bundan sonraki bir denklem için de hesap yaparken bu muhtemel diziliş getiriliyor göz önüne.. Oysa öyle değil..

¥

Bu seçim, bizim daha evvel karşılaştıklarımız gibi bir seçim değil.. Dolayısıyla bu seçim için şu vakte kadar yapılan çalışmaların önemli ölçüde beyhude çalışmalar olduğunu rahat rahat söyleyebilirim.. Nezaketen SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak ya da BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin, fikirlerinin alınmasını elbette önemsiyorum. Ama pratikte, değil parlamento dışı kalmış olan Destici’nin, ana muhalefet partisi CHP’nin bile ne düşündüğünün önemli olmadığı bir seçim yaşayacağız.. Ben böyle anlatınca fikren berrak bir vaziyeti ifade edemiyorum. Çünkü Türkiye’de benzerini yaşamadık.. Ama en kısa yoldan şöyle arz edeyim, bu seçim partilerin adaylarının yarışacağı bir seçim olmayacak.. Ekmeleddin İhsanoğlu, MHP ve CHP Genel Başkanları’nca ismi üzerinde uzlaşılmış bir aday olabilir.. Ama bu, TBMM içinde bulunacak 20 imza ile çıkacak yeni bir adayın, şansı olmadığı anlamına gelmeyecek.. Ekmeleddin İhsanoğlu isminden rahatsızlık duyan CHP’li öfkeliler bile işin bu tarafına uyanmış değil.. Misal, Deniz Baykal’ı aday göstermek istiyorlar ve CHP Grubu içinde imza arıyorlar.. Oysa bu işin grupla-mrupla ilgisi yok.. Siz, öyle ya da böyle bulun 20 imza, aday gösterdikten sonra artık top sizden çıkıyor.. Biliyorum, Deniz Baykal, aralarında MHPliler’in de olduğu, AK Partililer’in de olduğu bir heyet tarafından aday gösterilmekten hoşlanmayacaktır. Ama ne yazık ki işin esasının o bile farkında değil..

¥

Cumhurbaşkanı’nın TBMM tarafından seçildiği dönemde bile, TBMM’de  grubu bulunan siyasi partilerin tümünün ortak aday belirlemesi halinde bile cumhurbaşkanlığı çantada keklik olmadı hiç bir vakit.. Bakın aralarında Fazilet Partisi’nin de olduğu 5 parti, Ahmet Necdet Sezer ismi üzerinde uzlaşmıştı.. Süleyman Demirel’in görev süresinin bitmesine az bir zaman kala.. Ama partiler uzlaştı diye, yahut parti başkanları anlaştı diye hiç bir parti grubu tartışmasız bu karara uymayı taahhüt edemedi.. MHP’den Bakan Sadi Somuncuoğlu, Fazilet Partisi’nden ise Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş’ın da aralarında olduğu 12 aday çıktı Sezer ile birlikte.. Bir kez daha hatırlatayım.. Halk da seçmiyordu.. Topu topu 550 kişilik TBMM seçecekti Cumhurbaşkanını ve TBMM’deki baskın siyasi partiler el sıkışmışlardı.. Doğan Güreş, Rasim Zaimoğlu, Yıldırım Akbulut, Mail Büyükerman, Ahmet İyimaya, Agah Oktay Güner, Vecdi Gönül gibi pek çok isim aday oldu.. Neticede “çantada keklik” gibi görülen Ahmet Necdet Sezer, 3.turda zar zor seçilebildi.. Sezer 330 oyla Köşk’e çıkarken, Nevzat Yalçıntaş Hoca, turlardan birinde 113 oyu bulmuştu.. Aday olduğu için MHP’de büyük kavgaya yol açan, bakanlıktan alınan Sadi Somuncuoğlu da 58 oyu görmüştü.. Bugün ise ortada parti bile yok.. Doğrudan millete gideceksiniz..

¥

Ben rahatlıkla sandıktan birinci çıkacak ismi söyleyebilirim.. Ama ikinci çıkacak isimle ilgili yahut eğer olacakca ikinci tura kalacak iki isimle ilgili kimse peşin peşin plan yapmasın.. Misal Erdoğan, İhsanoğlu ve Baykal’ın yarıştığı bir seçimde, ikinci tura Erdoğan ve Baykal kalır.. İsteyen Çatı desin isteyen teras.. Eski alışkanlıklarla yapmayın değerlendirmelerinizi.. Yeni bir süreç başlıyor.. Kalın sağlıcakla.