Tehlikenin farkında mısınız?
Kendi adıma saf olduğumu kabul ediyorum. Cumhuriyet gazetesi bangır bangır; “Tehlikenin farkında mısınız” diye reklam yaptı da adamların kendilerini tarif ettiğini anlayamadık. Gerçi bana göre Cumhuriyet gazetesi hep tehlikeliydi fakat kendilerini bu kadar açık ve seçik afişe edeceklerini düşünemedim.
Yakın olandan uzağa doğru gidelim. PKK’lı Dursun Karataş’ın ilanını sadece hangi gazete yayınladı? Cumhuriyet gazetesi.
Ergenekon terör örgütüyle hangi gazete içli dışlı çıktı? Cumhuriyet gazetesi.
Kendi kendini hangi gazete bombalattı? Cumhuriyet gazetesi.
Devlete küfrederek ve devlet aleyhinde yayınlar yaparak, devletin kaymağını halen hangi gazete yemekte? Cumhuriyet gazetesi.
Devletin ve milletin bütünlüğünü isteyen ve bütün yayınlarını bu ahlaki ve insani düsturlara göre yapan gazeteler, devletin çeşitli kademelerinde suçlu (!) ilan edilirken, en çok hangi gazete itibar görmekte ve sürekli reklam almakta? Cumhuriyet gazetesi.
Yazarları Uğur Mumcu öldürüldüğünde hemen; “Kahrolsun Şeriat” sloganlarıyla ülkeyi karıştıran ve Mumcu cinayetinin aydınlatılmasını engelleyen hangi gazete oldu? Adamcağızın kendi yazdığı gazete, Cumhuriyet gazetesi.
Daha bu kadar değil elbet kırdıkları cevizler. Bir de arkalarına aldıkları Cumhuriyet Halk Partisi var. Dikkat edilirse, en tehlikeliler milletten ve devletten umudunu kestikleri için iki şeye sahip çıkmaktalar. Biri cumhuriyet kavramı, diğeri laiklik.
Aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin de Ergenekon terör örgütü kapsamında değerlendirilmesi ve davaya dahil edilmesi lazım gelir. çünkü Deniz Baykal ve yanındaki saldırganların, açık ve seçik beyanatları var. “Biz Ergenekon’un avukatıyız” diyorlar.
Ergenekon iddianamesi ortada. öyle bir iddianame ki, tek satırı bile yalanlanamaz ve çürüğe çıkarılamaz durumda. Bütün bilgi ve belgeler kayıt altında. Malum gerçekleri kimler reddediyorsa, Ergenekon terör örgütü kapsamında yargılanmalıdır.
çünkü bu kadar açık ve net belgeleri inkar etmek, Ergenekon terör örgütünü destekleme anlamı taşır. CHP ve diğer terörsever bazı sendikalar, sivil toplum örgütleri, kadınlık fıtratlarını taşıyamadıkları için eşlerini ve çocuklarını terk eden bir kısım kadınların kurduğu çağdaş yaşam dernekleri ile Atatürkçülükle uzaktan yakından ilgisi olmayan ve sadece imtiyazlarına tapınan bazı dernekçiler, “Ergenekonseverler” olarak karışımıza çıktıklarına göre, “İşte asıl tehlike biziz” diyorlar. Daha ne desinler ki?
Bunları da bir tarafa koyup, “Tehlikenin farkında mısınız” diyerek kendilerini afişe eden gazetenin yazarı Uğur Mumcu’ya dönelim. Uğur Mumcu’nun niye öldürüldüğünü CHP’liler ve aynı partide vekillik yapan eşinin dışında herkes biliyor ve kabul ediyor.
Mumcu, PKK-MİT ilişkisini ortaya çıkardığı için dış ve iç işbirlikçilerinin senaryosu sonucu öldürülmüş. Belgeler ve bilgiler öyle söylüyor. Haber arşivlerine bakan ve Ergenekon iddianamesini okuyan herkes bu gerçeği görebilir. Ayrıca defalarca gündeme de gelmiştir.
Uğur Mumcu öldürülmeden birkaç gün önce yine PKK ve MİT ilişkisini ele alan bir yazı yazmış ve Pilot Necati isminden söz etmiştir. Apo yakalanıp uçakla Türkiye’ye gelirken, Apo’ya hitaben, “Memlekete hoş geldin” diyen uçaktaki pilot Necati’nin de aynı Necati olduğu bilinmektedir.
Tehlikesinin farkında olamadığımız Cumhuriyet gazetesi işte bu gerçeklerin üzerini örtebilmek ve halkı aldatabilmek için, daha ortada fol yok, yumurta yokken, Mumcu cinayetini başka yönlere çekmiş ve üç beş zavallıyı organize ederek, milletin inancına sövmüş ve sövdürmüştür. çünkü ekmeklerini halkın değer yargılarına küfrederek kazanmaktadırlar.
CHP’nin de zaten “İstemem yan cebime koy” dediği bir fırsat olduğundan, onlar da yıllardan beri Mumcu üzerinden milletin inançlarına hakaret etmeyi sürdürmektedir. İşte tehlikeli olan zihniyet, bas bas bağırmış ama ne yazık ki, biz de devlet de uyanamamışız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.