Serdar Arseven

Serdar Arseven

KADEM’in “28 Şubat” çıkartması!

KADEM’in “28 Şubat” çıkartması!

“KADEM” / Kadın ve Demokrasi Derneği’nin “post modern” ve “dost modern” darbeler karşısındaki cesur duruşuna dikkat çektiğimiz dünkü yazı bolca tebrik aldı.

Yiğidin hakkını yiğide.

Tebrikler KADEM.

Sebebini kim bulacaksa bulsun; bu memleketteki kadınların erkeklerden çok daha cesur, çok daha kararlı olduğunu itiraf etmeliyim.

Bu cesareti 28 Şubat davasını takip eden KADEM ekibinin basın açıklamasında bir kez daha gördüm.

KADEM’in “28 Şubat’ın etkilerinin hâlâ devam ettiğini” vurgulaması önemli.

KADEM, “28 Şubat bitti!” demiyor.

“Türkiye sosyal bir hukuk devletidir!” demiyor.

“Türkiye’de bir daha darbe olmaz. Türkiye o günleri çoktan geri bırakmıştır” demiyor.

Aksine,

“Mağdurların haklarının iadesi ve geç kalmış adaletin biran önce tecellisi, sahip olduğumuz demokrasimizin devamı için son derece önemlidir” demek suretiyle, 28 Şubat’ın üniformalı ve sivil unsurları ile hesaplaşmanın tamamlanmaması halinde “kesinti”nin gündemden düşmeyeceğine işaret ediyor.

Uyarıyor!..

KADEM, 28 Şubat darbecilerinin medya ve sözde sivil toplum örgütlerindeki uzantılarından da “hakkıyla hesap sorulmasını” talep ederken “hedefe yerleşmeyi” göze alıyor.

Nitekim şöyle bir baktım; 28 Şubat’ın sosyal medyadaki ayakları KADEM’e nice saldırılar yöneltmiş.

Bu cesur kadınları hedefe yerleştirmiş.

Siz “28 Şubat’ın sivil unsurları da yargılansın!” dediğinizde, bugün dimdik ayakta olan ve aslında 12 yıl öncesinden de “varlıklı” olan çevreleri işaret etmiş oluyorsunuz.

O sütü bozuk 28 Şubat darbesinin “İsrail” organizasyonu olduğunu göz önünde bulundurduğunuzda, KADEM olarak bu terör devletinin de hedefine yerleşmiş oluyorsunuz.

Birçok “Muhafazakâr” sivil toplum örgütünün yöneticileri uyanık; “erkeklerimizin” ekseriyeti uyanık.

Etliye sütlüye fazla dokunmaksızın, biraz dokunurmuş gibi görünerek, statüko kalelerinin “sinir uçlarına dokunmamaya” da özen göstererek işi idare ediyorlar.

Bu memleketin fakiri fukarası, değerlerine sahip çıkmak için fedakarlık yaparken, “mücahit varsılların” pek de oralı olmadıklarını görüyoruz.

Şu gezi olaylarından bu yana yaşananlara bakın; ipleri “faiz lobisi”nin elinde olan sokak serserileri ile “gafletimizden” istifadeyle memleketin bütün tersanelerine girmiş olan “Paralel Yapı” bütün güçleri ile “milletin temsilcilerini yıkmaya” odaklanmışken…

“Memleketi yıkmak” için gecelerini gündüzlerine katmış;  tweetlerini,  rüyalarını, belâlarını katlamışken…

Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında Türkiye’yi bitirmeyi hedefleyen tezgâhlar karşısında susan veya işi idare eden “mücahitlere” bakın!..

Darbe mahkûmlarının teker teker salıverildiği ortamda, 28 Şubat mağdurlarına sahip çıkmakta “tereddüt” eden “mücahitlere” bakın!..

Bir de…

Nice ihmale uğramış olmalarına rağmen, “Gün bu gündür!” diyerek ortaya çıkan ve “Uyumayalım; 28 Şubat’ın bütün ayaklarından hesap sorulmadıkça demokrasimizin devamından emin olamayız!” uyarısında bulunan hanım kardeşlerimize...

KADEM’in çıkışlarını çok önemsiyor ve “mücahitlerimizin” bu hanım kardeşlerimizi örnek almasını diliyorum.

Post Modern Darbe’nin bütün uzantılarından hesap sorulması için üzerlerine düşeni fazlasıyla yapan hanım kardeşlerimizi tebrik ediyorum.

Ankara’daki 28 Şubat davasını yakından takip eden;

Yardımcı Doç. Dr. Emine Sare Aydın,

Cahide Hayrunnisa Çiçek,

Sema Kopuz Yetiş,

Didem Erkut,

Mutlu Yüksel,

Melek Çakıroğlu,

Azize Şahin,

Selvi Erusta

Işıl Saygın kardeşlerimize yürek dolusu sevgiler.

BEDELLİ ASKERLİK MESELESİ

Sosyal medya üzerinden bize ulaşan çok sayıda kardeşimiz “Bedelli askerlik uygulamasının çıkmamasından dolayı GBT kıskacına düştüklerini ve hayatlarının adeta zehir olduğunu” belirtiyor.

 “Bedelli askerlik” meselesi hakkında birçok yazı kaleme almış ve önemli adımların atılmasına vesile olmuştuk.

Yine büyük birikim var.

Bu konuya tekrar el atmamız gerekiyor.

Yerimiz tükenmeyeydi iyiydi.

Devam ederiz inşallah.

Ramazanımız mübarek olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi