Ekmel Bey, birkaç gün sonra “tedavülden” kalkacak.

Bu memlekette, şöyle veya böyle 7 yıl boyunca Cumhurbaşkanlığı yapmış Ahmet Necdet Sezer denilen zâtı çoktan unuttuk.

Sokağa çıkıp da “Ahmet Necdet Sezer kimdir?” diye sorsanız, yüzde 50 ihtimalle “Bilemiyorum!” yollu karşılıklar alırsınız.

“İthal Bakan” Kemal Derviş de öyle; MHP’li hükümetin başına “gavur” tarafından getirildiğinde bütün medya ondan bahsediyordu, peşinde yüzlerce kamera vardı, “Atatürk” ile kıyaslandığı bile oluyordu::::J))

Şimdi?..

“Muhtar bile olamaz!”::J))

•

Ekmel Bey ahir ömründe, berbat bir projeye “eklemlenmiş” oldu.

Önemli bir isim değil; gelip geçici, “Açtıktan sonra üç gün içinde tüketiniz!” ambalajlı!

Üç günde bitmezse, at gitsin çöpe!..

•

Sayın Erdoğan Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanı olacak.

Birçok miting; İstanbul, Gaziantep, son olarak dün de Ankara mitingleri onu gösteriyor, sokaktaki hava onu gösteriyor; rakiplerinde ümit, taraftarlarında ise endişe yok.

Peki…

Bu böyle oldu.

Sonrası?..

Dün de yazdım; “Başbakan kim olacak?” meselesine kafa yormak anlamsız.

Bu kararı Sayın Erdoğan verecek.

Verirken de sana bana ona buna bakmayacak.

“Kulis atma” ameliyeleri anlamsız.

Köşk’te de olsa 2015 seçimine (Belki de erken seçime!) Recep Tayyip Erdoğan girecek!..

O seçim ya kazanılacak ya kazanılacak.

Hal bu olduğuna göre, Sayın Erdoğan’ın “Seçime hangi Genel Başkan ile girersek daha fazla oy alırız?” hesabından başkasına pek itibar etmeyeceğini söyleyebiliriz.

Sayın Erdoğan’ın elindeki “anket sonuçları” hangi “aday”ın millet nezdinde ne kadar karşılığı olduğunu büyük ölçüde gösteriyor.

Süreç içinde durum netleşir.

Kimse kulislerde “fitne” üretmeye çalışmasın; bunu yapan “eldeki bulgurdan da olma!” tehlikesiyle karşı karşıya kalır.

•

Evet, Başbakanlık meselesi böyle.

Esas mesele hatta yegâne mesele Cumhurbaşkanlığı seçimi.

Akıllar başlara!..

Hangi partiye oy verirsen ver, ülkenin hak ettiği yerlere ulaşabilmesini istiyorsan “Recep Tayyip Erdoğan” de!..

AK Partililer tam kadro “Erdoğan” diyecek.

Rakip adayların zayıflığından dolayı tabii bir akış olacak.

Erdoğan açısından sıkıntı yok, Köşk yolu açık.

BİR ÇAĞRI!..

Çağrım “muhalefet partilerine” oy vermiş olanlara.

Durumu görüyorsunuz; genel başkanlarınız her seçimde nal topluyor.

Sekiz seçim üst üste kaybettiler.

Bunlar partilerinizin başında bulunduğu müddetçe, emeklerinizin boşa gitmesi kaçınılmaz.

Siz dere tepe düz gider, partinizin kazanması için elinizden geleni yaparsınız ama bir “kifayetsiz muhteris genel başkan” bütün emeğinizi zayi eder.

Saçma sapan “aritmetik” hesaplarıyla alayınızı “aptal” yerine koyar, tepeden bakar, azarlar,“tıpış tıpış gideceksiniz!” diyerek “mal” muamelesi yapar, utanmadan sıkılmadan bir “ithal adayı” önünüze sürer…

Bu zillete daha ne kadar tahammül edeceksiniz!!!

Bu memleketin şöyle aktif, dinamik, proje üreten, iktidar partisini vatandaşın karşılanmayan taleplerini gündeme getirerek zorlayan, sıkıştıran bazuka gibi, fişek gibi bir muhalefet lideri olmayacak mı?..

Türkiye’nin iktidar problemi yok ama muhalefet problemi var.

Muhalefet partilerinin oy verenlerinden hangisine sorsanız genel başkanlarından şikayetçi.

Eee, ne oluyor bu durumda?..

Ey muhalefet seçmeni, genel başkanınız sizi “çantada keklik” mi görüyor?..

“Mal” yerine mi koyuyor?..

Bütün bunları düşün…

Cumhurbaşkanlığı seçimini kimin kazanacağı belli.

Bu bir parti seçimi değil, partiniz kaybetmeyecek.

İçlerinden bir adam bulamayıp bir ithal adayı çatı adayı olarak önünüze süren kifayetsiz muhteris genel başkanlar kaybedecek!!!

Siz vurun, partiniz kurtulsun.

Biz de şöyle “adam gibi” sıkı  muhalefet liderleri görelim.

Tamam mı dostlar?..

Haydi!..