Dostlar Da Kırılabilir
Bazen çok yakın dostlar da birbirine kırılabilir. Ağızlardan ummadıkları bir söz, beklemedikleri bir hareket, çirkin gördükleri bir tavır karşısında birbirlerini çok seven dostlar da incinebilir, kırılabilir.
Dostluk çok kıymetli bir şeydir, ama her kıymetli şeyler gibi kazanması çok zor olsa da kaybedilmesi çok kolay olabilir. Bu yüzden elde ettiğimiz nimetlerin kadrini kıymetini iyi bilmeli, bir ömür devam ettirebilmek için iyi korumalıyız. Ağaç dalıyla gürler. Denildiği gibi insanda dostlarıyla mutludur mesuttur bahtiyardır. Yeryüzünün en can sıkıcı vaziyetlerinden birisi de sevgisiz kalmak, yanlız yaşamaktır.
Bazılarıyla yalnızlığını insan cinsinin dışında, ondan çok daha kıymetli bir varlıkla giderebilir. Bunlar istisnai şahsiyetlerdir. Bilindiği gibi istisnalar kaideyi bozmaz. Bizim onlara tebrikten başka bir sözümüz yoktur.
Ne demiştik?
Evet, bazan dostlar da birbirini üzebilir incitebilir. Bu gibi hallerde araya diğer dostlar girmeli, arabuluculuk yapmalı ve açılan arayı kapatmalıdır. Oturup seyirci kalmak, ne dostluğa yakışır, ne de İslam ahlakındandır. Aksine Allah'tan açık bir emirdir. İşte onu ifade eden ayetlerden birisi:
"Muhakkak mü'minler kardeştirler. Kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki size rahmet edilsin."(Hucurat 19.)
Ayete göre bütün müminler birbirlerinin kardeşleridir. Bu kardeşliğin devam etmesi için üzerlerine düşen hakları de sorumlulukları yerine getirmelidirler. Yine bu kardeşliği korumak için kaçınması gereken bazı tutum ve davranışlara da dikkat etmelidirler. İslam, baştan sonra inananlar arasındaki bu kardeşliği, insanlar arasındaki barışı korumak için gereken inanç, ibadet, hukuk, ahlak manzumesidir. Barış kökünden gelen İslam, inkarcıları dost kabul etmese de, kendisiyle savaşmayan gayrimüslimlere barışı, huzuru, emniyeti ve saadeti sunmak ister.
Her neyse, doğrusu bu derin bir konudur. Bizim amacımız dostlar arasındaki kırgınlıklarıdır. Bence böyle bir durum yaşamamak için, her zaman ciddi olmak, laubalilikten kaçınmak, durmamız gereken sınırları aşmamak çok önemlidir.
Nitekim sevgili peygamberimiz, hem dostumuza hem de düşmanımıza karşı ölçülü ve dengeli davranmamızı tavsiye etmektedir. Ola ki bir gün dost düşman, düşman da dost olabilir. Buradan şunu anlamalıyız; "biz falan veya filan ile öyle iyi bir dostuz ki, bizim aramızı kimse bozamaz" düşüncesi çok yanlıştır.
Aman dikkat edelim de bu yanlışa düşmeyelim.