ŞU 76 milyonluk Türkiye’de, süper zeki, süper akıllı (zeka ile akıl arasında nüanslar vardır), süper kabiliyetli, süper istidatlı, süper ahlaklı, süper vatansever, süper idealist bin genç aranıp bulunamaz mı?
Bunlara daha lise yıllarından itibaren:
1. Mükemmel Osmanlıca, Fuzulî’yi anlayacak, şerh edebilecek derecede Türk edebiyatı.
2. Bu iki dilde kitap yazabilecek, konuşma yapabilecek, mükemmel şekilde İngilizce, Arapça, bunlara ilaveten bir yabancı dil daha öğretilemez mi?
3. Mükemmel tarih kültürü kazandırılamaz mı?
4. Mükemmel felsefe kültürü (Psikoloji, mantık, ahlak, metafizik, estetik)  verilemez mi? Hukuka, mimarlığa, şehirciliğe giriş dersleri okutulamaz mı?
5. Ehl-i Sünnet (Sevad-ı Âzam) dairesinde mükemmel İslam kültürü öğretilemez mi?
6. Bunlar yüksek ahlak ve karakterle mücehhez ve müzeyyen kılınamaz mı? 
7. Bunlar Salahaddin Eyyubî, Şeyh Şâmil yolunda yetiştirilemez mi?
8. Bunlar fenâfi’l-hizmet yoluna sokulamaz mı?
9. Bunlar sabır, sebat, hilm, mürüvvet fedaisi olamaz mı?
10. Bunlara İslam’ın, Ümmetin yüceltilmesi için canla başla çalışma aşkı ve azmi kazandırılamaz mı?
11. Bunların hepsi (sadece bir değil) birkaç gerçek şeyhe, mürşid-i kâmile intisab ettirilemez mi?
12. Bunların, bir gün önemli mevkilere geldiklerinde (utanarak yazıyorum) Uruguay’ın Mujica’sı gibi mütevazı olmaları sağlanamaz mı?
13. Bunlara ilm-i siyaset, ilm-i kiyaset, ilm-i tedbir öğretilemez mi?
14. Bunlar,  Allahın  nuru ile gören firasetlimü’minler olarak yetiştirilemez mi?
15. Bunların ileride Müslümanların uhuvveti, ittihadı, tesanüdü, vifakı için çalıştırılamaz mı? 
16. Azılı düşmanların bile bir kısmının, bunların faziletini tasdik etmeleri sağlanamaz mı?

Bu yazdıklarım mümkün şeylerdir.
Müslümanların bu iş için yeterli parası ve imkanı vardır.
Ortada böyle bir niyet var mıdır? Onu bilmiyorum.
Bu niyeti kuvveden fiile çıkaracak (uygulamaya koyacak) yeterli irade var mıdır? Onu da bilmiyorum.
Böyle bin genç, bugünkü metotlarla yetişir mi? Kesinlikle yetişmez, bunu iyi biliyorum.

Biz Müslümanlar çağımızın Salahaddinlerini, Şâmillerini yetiştirmek için var gücümüzle çalışmazsak; esaretten, zilletten, zebunluktan, ezilmekten, bölünmüşlükten, sömürülmekten, aldatılmaktan, hakarete uğramaktan, sürünmekten, rezillik ve rüsvaylıktan kurtulamayız.
Bugünkü cahilliklerle, holiganlıklarla, bölünmüşlükle, tefrika ile, fitne fesat nifak ve şikak ile, kırsal kesim kültür ve zihniyeti ile, bir delikten çıkan tarafından bin kere sokulur halde bulunmakla, dünyevilik bataklıklarında çırpınmakla kurtuluş ve hürleşme olmaz.

Kurtuluşun başı süper Müslümanlar yetiştirmektir.
Bunlar lafla, yetersiz okullarda yetişmez.
Bu iş kemiyet işi değil, keyfiyet ve vasıf meselesidir.
Bin tekir kedi, bir Bengal kaplanı etmez.
İslam’ın arslanlarını, kaplanlarını yetiştirmek için Sultanî İslam mektepleri kurulması gerekir. Önce bir tane… Daha sonra, kaliteyi düşürmemek şartıyla birkaç adet.
Herkes kaplan yetiştiremez. Özel süper öğretmenler gerekir.
Bu okulun İngiltere’nin Eton kolejinden üstün olması gerekir.
Öğrenciler bazı saatlerde okul içinde istanbulin giyecek.
Okulda beş vakit namaz, okul camiinde, okulun imamının arkasında bir eksiksiz cemaatle kılınacak.
Okula sekter düşünce, cemaat fırka holiganlığı girmeyecek.
Okula rastgele talebe alınmayacak, on çeşit test ve sınavla alınacak. En son istihare yapılacak.
Okula uyum sağlayamayanlar hemen tard edilecek.
Böyle bir okul, böyle bir tedrisat, bu okuldan yetişen bin süper Müslüman kaplan ile değil Türkiye’nin ve İslam aleminin, dünyanın bile gidişi değişir, büyük ıslahat ve iyileşme olur.

Bu anlattıklarım birtakım tatlısu İslamcılarının işine gelir mi?
Sekter zihniyet böyle bir okulu kabul ve teşvik eder, destekler mi?
Holiganlar, militanlar, fanatikler buna izin verir mi?
Bendeniz böyle bir okulu kurabilirim, idare edebilirim demiyorum. Sadece teklif ediyorum…
İngiltere’yi İngiltere yapan Eton Koleji ve ona benzer birkaç süper okuldur.
Kimse elitizm melitizm diye itiraz etmesin.  
Ordunun kurmay subayları yetiştirmesi elitizm midir?
İslam’a, Türkiye’ye, Müslümanlık alemine, insanlığa hizmet edecek  bu okula alınacak öğrencilerle ilgili şu bilgiyi vermek istiyorum.

Öğrenci adayına:
-Senin iyi, güçlü, vasıflı olarak yetişmen için dört dili aynı anda öğretmek istiyoruz. Osmanlıca, İngilizce, Arapça ve bunların yanında bir dil daha…
Çocuk ağlamaya başlayacak…
“Ben dört dili birden nasıl öğrenebilirim, buna gücüm yetmez…” derse adaylıktan atılacak.
“Dört lisan azdır, olmuşken beş lisan öğretin bana…” diye ağlarsa aferin ona denilecek ve okula kayd edilecek…
Bu okula alınacak öğrencilerin tahtaları meşe, gürgen, tek ağacı, ceviz, akaju, abanoz gibi kıymetli olacak. Kavak ağacı tahtalılar elbette böyle bir okulun programını kaldıramaz.

Bu dediğim okulu açacak, başarı ile idare edecek, Bengal kaplanları yetiştirecek idareciler, öğretmenler var mıdır? İnşaallah vardır. 
İlk sene 150 süper öğrenci bulunabilir mi? Dördüncü sene 600 eder. Dördüncü yılın sonundan itibaren 150 mezun verir. Fire nispetini de hesaba katmak gerekir.
Sakın dört dili fazla görmesin kimse. Danimarka liselerinde Danimarka edebiyatının yanında iki yabancı dil mükemmelen öğretiliyormuş…