Kemal Belgin

Kemal Belgin

Tolga, Bilal ve Güneşle Yanal

Tolga, Bilal ve Güneşle Yanal

Böyle bir yazı başlığı belki de ilk defa görüyorsunuzdur. Garipsemiş de olabilirsiniz. Ama pazar gününün yoğun futbol mesaisine bu isimler damgalarını vurdular. Ben şimdi bu isimlerin etrafında oluşanları yazarken maçların da kısa analizlerine gireceğim.  

Beşiktaş kalecisi ve kaptanı Tolga, maçı çıkılırken maskotların neredeyse çıplak durumda o ayaza çıkacaklarını fark edince, arkadaşlarından üzerlerindeki eşofmanları çıkartıp çocuklara giydirmelerini istiyor. Ve maskotlar sahaya Beşiktaş eşofmanları ile çıkıyorlar. Helal olsun Tolga... Zaten sen rahmetli annene gösterdiğin evlat saygı ve sevgisi ile çoktan madalyayı hak etmiştin ya... Yaptığın önemli kurtarış sadece sporun gereklerindendi. Bunu da kendisi maçtan sonra söyledi. 

Bu arada Beşiktaş, biraz da rakibin oyunu iyi kontrol etmesinden, özellikle de Merter, Zokora, Bilal gibi gerçekten oyunu her iki yönüyle de oynayan iyi bir orta sahalı rakibe tosladığından tutukluk yaptı. Gökhan’ın kenarda oturması, Sosa’ya yapılan teknik markaj da bunda etkili oldu. Cenk’in de Daglao gibi çok iyi bir stoperce teslim alınması Akhisar’ı maça belki de skor olarak değil ama futbol olarak ortak yaptı. Olimpiyat Stadı’nın o hava koşullarında ne olduğunu herkes bilmelidir. Buradan da bakınca maçı beğenmemiz gerekli. Bu arada Bilal’e de paragraf... Fenerbahçe alt yapı çıkışlı olan bu futbolu çok iyi bilen, teknik, oyunu iyi gözleyen oyuncunun buralara kadar gelmesini neredeyse ben şahsen on sene bekledim. Bakın bakalım bizim ülkede alt yapılar nasıl değerlendiriliyor...

Ya Bursa’daki maç? Başlıkta ne olduğunu hemen yazdım. Şenol hoca Volkan’ı sağda başlattı.Oralara Bursaspor tarafından tarlaya çevrilip net üç-beş pozisyon çıktıktan sonra Volkan sola alındı. 

Neden ki? Bu değişiklikten sonra Trabzonspor oyuna denge getirdi. İnsan hiç doğrudan yanlışa döner mi? Ya Ersun hoca? Şu Yusuf harcanıp gidecek. Neden sol arkada? Önünde de kimse yok. Hani bir sol ön oyuncu tarafından sürekli desteklenir de, biraz anlarım. Ama kimse yok. Bursaspor, Trabzonspor’un sol arkasını tarlaya çevirmiş, benim hesaplarıma göre neredeyse yedi-sekiz net pozisyon var ya da pozisyona ramak kalmış ataklar. 59. dakikada İshak oyuna girince, Yusuf da asıl yerine geçince bakın bakalım Trabzonspor o ana kadar yok olduğu maça dönmüş mü? Ama çorba olmuştur artık. 

Tabii böyle bir maçın 3-3 berabere bitmesi ya da altı gollü yaşanmasının arkasında teknik direktör, hadi yanlış demeyelim de gafletlerini büyük payı vardır. Ucuz kurtulan, hem de yedi-sekiz gollü bir yenilgi ile Trabzonspor olmuştur. Bu sütunları takip edenler öteden beri Ersun Yanal’ın bir kalıp savunma modeli oturtmasının ilk görevi olmasını yazdığımı hatırlarlar sanırım. Örnek mi? 59. dakikadan sonrası... Şenol hoca, Dünya üçüncülüğü gibi bir kartviziti olan teknik direktörün de maden bulunmuş Trabzonspor sol kanadının önünden Volkan alıp sola çekmesi nedir? İşte bunu bilemem...
Bunlardan önce Balıkesir-Kasımpaşa maçı vardı. Sekiz gollü... Eeee, Şota Türkçe biliyor ya...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi