“Laiklik Sorgulaması”
Yaklaşık 330 sayfa. Kapağın sağ yanında Batılı papazların veya senato adamlarının elde ferman gibi bir metni okuması mağrur, kibirli. Altında İnonü, M. Kemal ve bazılarının Batılı kıyafetlerle Batılı bir Mektebi ziyareti. Keyifliler, neşeliler.
Kapağın sol yanında da idam edilen bir alim ve etrafında seyreden dehşete düşmüş halk. Altında da koluna iki askerin girdiği beli iki büklüm bir sarıklı sakallı alim. Tanıdık bir sima. Bir alim olan oğlu idam edildi. Kendisi de zehirlenerek şehid edildi. Mezarı meçhullerden. Orta yerde de ateşe verilmiş alevler içinde cilt cilt kitaplar.
Kapak resmini böyle bir kompozisyon olarak ben düşündüm ama resmi oluşturan da güzel düşürmüş. Helal olsun. Emeğine sağlık.
Kapak her şeyi ifade ediyor aslında. Fazla söze ne hacet…
Evet, bu bizim yeni çıkan 24. kitabımız olan “Laiklik Sorgulaması”. İçindekilere katılır, katılmaz, ama sonuçta bu ülkede yaşayan herkesin okuması gereken bir kitap. Biz bize düşen tebliği kısmen yaptık Allah Tealanın Tevfik ve inayetiyle. Çok şükür, hamdolsun. Bundan sonrası artık ümmete emanet. Okusunlar, okutsunlar arzu ederiz.
Bir fikir vermesi için arka kapak yazısını buraya alıyorum:
“Laiklik” Batıda çıkmış devlet çeşitlerinden birisidir. Çıkış sebebi insanları ve yönetimleri “Tanrı adına yetki kullandıklarını” iddia eden “kilise” veya “ruhban sınıfının” kan, gözyaşı ve zulüm dolu insafsız baskılarından kurtarmaktır. Nitekim “yönetimi bu sınıfın elinden alıp halka vermesi, din ve vicdan özgürlüğünü sağlaması, devleti dinler karşısında tarafsız, yansız ve etkisiz kılması” bakımından laiklik Batıya fayda sağlamıştır.
İslam dünyasına gelince, Batının yaşadığı bu tür zulümleri yaşamamıştır. Çünkü İslam’da “ruhban sınıfı” yoktur. Din herkesindir. Üstelik İslam, “dinde zorlama yoktur” ilkesiyle, “din ve vicdan özgürlüğü” ilkesini daha baştan koymuş ve bunu uygulamıştır. Aralarında yaşayan Yahudilere, Hıristiyanlara ve Mecusilere bu tür hak ve hürriyetlerini vermiştir.
Öyleyse soru şu: Madem Müslümanların laikliğe ihtiyacı yoktu, yeni kurulan Türkiye neden laikliği aldı?
Cevabı çok acıdır: Bu devleti kuran Batıcı kadro, ülkeyi her şeyi ile Batılı bir devlet yapmak istiyordu. Buna İslam Dini engeldi. Bu engeli “laiklik” bahanesi ile ortadan kaldırmak istediler.
İşte bu yüzden Batıya mutluluk getiren laiklik bize kan, gözyaşı ve zulümlerle tarifi imkansız acılar yaşattı. Şimdi soruyoruz: “Laiklik bize ne verdi?” Cevabı çok basit: “Bir şey vermedi ama - olmaz olsun - çok şeyimizi elimizden aldı.”
Bu kitap iki tarafın tezlerini de ortaya koyarak enine boyuna bu macerayı anlatır.”