Gerçek projenin ne olduğunu pek çoğumuz bilmeyiz. Proje deyince, damperi takılıp da ölüm ve maddi hasarla sonuçlanan üst geçitler aklımıza gelir. Veya olduğu gibi insanların üzerine çöken yedi sekiz katlı binalar.

Çimentosundan, demirinden çalan hırsız müteahhitler.

Asıl olan insana ve toprağa yönelik projeler... Müslüman nasıl asimile edilerek gavurlaştırılır?

Müslüman ülkelerin yeraltı servetleri ile petrolü nasıl sömürülür?..

Zaman grubuna ait medya kaç gündür AK Parti’nin bir ABD projesi olduğundan söz ediyor.

Bu fikri ortaya atan da Abdürrahman Dilipak’mış... Dilipak, ne söylemek istediğini yazılarında açıkladı, tekrarına gerek yok.

Ancak bilinenleri bilmezlikten gelme gibi tecahülü arifliğe soyunmak, bazı hallerde caiz görülse de, malumun malumunu dilaltı olarak kullandığınızda herkes size aptal gözlüğü ile bakar.

Demezler mi, suyun tersine akmayacağını bilmeyecek kadar aptal mısın? 

Be kardeşim, bu coğrafyada ABD’nin parmağını sokmadığı yer var mı?

Bir tek gözümüz hariç, her mahfuz alanda (adını söyleyemedim anlayın) bile parmağı var.

Mesela soruyu şöyle soralım:

Türkiye’nin suyu mu çıktı ki Hocaefendi Pensilvanya’da ikamet ediyor?

“Canı öyle istemiştir”, cevabı da bir 
cevaptır!

Hani Latin kökenli demokrasi ile laikliği kurtarıyoruz ya, canımız ne isterse onu yaparız! Biz yine de asıl cevabı arayalım.

Ortadoğu “hadi uçağını yap, gemini yap, nükleer sanayini kur” denecek kadar rahat bir coğrafya değildir. Anadolu, imparatorluğunu Sevr, Mondros, Lozan gibi masalarda kaybederek bu günlere kadar gelebildi. Zincirlere vuruldu, iplere çekildi, ötelendi, hırpalandı, sömürüldü...

Allah’ın(cc) bir lütfü, her şeye rağmen bu ülke 12 yıldır kalkınma hamlesinde.

Aklı olan aklına çaksın...

Ortadoğu’nun hangi ülkesinde ve neresinde olursa olsun ciddi bir toparlanma veya örgütlenme varsa orada MOSSAD ile CIA’nın kirli parmağı mutlaka var.

Kabul edeceğiz var.

Siyasette var, cemaatlerde var, ekonomide var, örgütlerde var...

Ekranlarda görüyorsunuz, adam porno kadınları etrafına toplayarak hem dinden dem vuruyor, hem de masonluğundan. Ama İsrail’e toz kondurmuyor.

Diğeri ne yapıyor?

O da Amerika’dan sulandırıyor, diyor ki “Her Müslüman bir mürşide bağlı olmak zorunda, nedeni ise mürşitler bana bağlıdır. Kutup/Mehdi benim”...

Şeytanların bol olduğu bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu şartlarda ABD, AK Parti gibi bir iktidarı rahat bırakır mı?

Siyaset bu arenada ateşten gömlek, yerine göre vahşî kurtlarla dans etmek kadar riskli.

Dün onun hesabi BOP projesi olduğundan “aranan lider ile cemaat bulunmuştur” mantığından hareketle AK Parti iktidarına destek verdiler. Bugün aynı desteği vermiyorlar.

Sebebi ise, cemaatte değil de liderde yanılmışlar.

Şu an ki çalkalanmaların, sinsi ayak oyunlarının aslı astarı bu...

Erdoğan usta politikacı, girdiği delikten çıkmasını bildi.

Halk deyimi ile çiftesini attı.

Ama cemaat girdi çıkamıyor.

Debelenip duruyor, üstelik ülkeye de zararlı olmaya başladı.

Görmüyor musunuz? 

Akların, karaların AK Parti iktidarını yıkmaya yönelik çalışmaları proje değil de ne?  

Hem de öylesi bir proje ki kaleyi içten yıkmak için ayak oyunları sinsice...

Kılıçdaroğlu muhalefetini solladık, asıl “Sende mi Brütüs”ler işbaşında...

Kur’an öyle buyuruyor, hak ve batıl çatışır ancak birleşemez...

Gavuru, cemaatçısı, ateisti, masonu ittifak kurarak iktidarı devireceklermiş.

Tabi ki Allah’ın(cc) da bir hesabı var.

Bu tempo bir on yıl daha sürse kim kimi devirir görürüz.