Çarpıcı Keskin Cümleler
SEN din önderliği, hocalık tasla, Ehl-i Sünnetin yerine yeni bir İslam türetmek için çabala ve sonra namaz kılma. Olacak şey midir bu? Namazsız İslam nerede görülmüş?
SEN din önderliği, hocalık tasla, Ehl-i Sünnetin yerine yeni bir İslam türetmek için çabala ve sonra namaz kılma. Olacak şey midir bu? Namazsız İslam nerede görülmüş?
Sen ahlaktan, faziletten, doğruluk ve dürüstlükten, istikametten bahs edip dur, sonra iki hörgüçlü Türkistan devesini hamuduyla yut. Nasıl oluyor bu iş?
Sen muhafazakârlık tasla, ilim irfan konusunda mangalda kül bırakma, sonra Osmanlıca bilme, bin yıldan fazla kullandığımız millî islamî Kur’an yazısıyla Türkçe kitapları metinleri okuyama. İşin daha kötüsü, bu yazıyı öğrenmek isteme. Cahilliğin böylesi olur mu?
Şu haline bak: Cebindeki bilgisayarlı telefon üç bin lira, ona mukabil kalemin (o da varsa) bir liralık. Bu ne derin uçurumdur…
Tesettür ve başörtüsü konusunda nutuk atan hanıma: Aynada şu haline baksana bir… Senin tesettürün Kur’an, Sünnet, Şeriat tesettürü değil, şeytan tesettürü… Manto (Manteau)… Palto (Paletot)… Pardösü (Pardessus)… Tayyör (Tailleur)… Tayt (Tights)… Tunik (Tunique)… Eşarp (Echarpe)… Dö piyes (Deux pièces)… Fulard (Foulard)…Kombinezon (Combinaison)… Korse (Corset)… Sutyen (Sous tient)… Nereden buldun, aldın, iktibas ve taklit ettin bunca avrupaî frenk nânesini? Kur’an sana cilbab demiyor mu? Şeriat sana vücudu belli etmeyecek, erkeklerin bakışlarını celb etmeyecek bol ve uzun sade elbise demiyor mu?
Sabah namazı vakti yatağından uyuyan İslamcıya: Mışıl mışıl mı, horul horul mu, yoksa leşler gibi mi uyuyorsun?
Dıştan Müslüman görünen, karpuz gibi kabuğu yeşil, içi kıpkızıl rüşvetçi ve haram rantçı bir münafığa: Biriktirdiğin o haram servet sebeb-i felaketin olacak, seni yakacak. Tepe üstü düşesin emi!..
Lüks ve israfçı Süslümana: İslam dininde israf haramdır, kötüdür, kötülenmiştir. Kur’anda müsrifler=savurganlar için onlar Şeytanın kardeşleridir buyruluyor. Sen bu kadar lüks, israf, saçıp savurma, ihtişam, debdebe, tantana ile Sırat köprüsünden nasıl geçeceksin?
Altın, Elmas, Pırlanta, Zebercet, Lapis lüzili restoranlarına gidip fil gibi yiyen dinibütünlere: Milyonlarca fakir, miskin yerli Müslüman, onlara ilaveten bunca Suriyeli felaketzede göçmen sürünürken onca yemek boğazından nasıl geçiyor?
Cahilin ve beyinsizin birine: Gıybetimi yapmışsın, bu fakire sövüp saymışsın… Cahil olduğun için hakkım helal olsun sana ama bir daha yapma.
Az buçuk ilim okumuş, fazıllık taslayan birine: Hakkımdaki gıybetlerin ve sövgülerin dolayısıyla seni afvetmiyor, hakkımı helal etmiyorum. Senin cahillik mazeretin yok.
Sokak kedilerini ve köpeklerini gaddarca öldürten merhametsiz belediyeciye: Merhamet etmeyene merhamet edilmez kuralını duymuşsundur ama tam aksine hareket ediyorsun. Vahşice katl ettirdiğin her hayvanın hesabını vereceksin. Dikkat et dikkat et dikkat et: Bundan birkaç sene sonra dümdüz yolda otomobilin bir ağaca veya direğe toslayınca dünyanın kaç bucak olduğunu anlayacaksın.
Elektronik mektubunda “Filan gün ve saatte izniniz olursa saadethanenizde sizi rahatsız etmek istiyorum” diye yazan kibar görgülü liseli gence: Belirttiğiniz tarihte fakirhaneyi teşrif edebilirsiniz…
Bendenize dua eden muhtereme: Bu fakir için ne istiyorsanız Allahü Teala size onların yüz mislini kat kat versin. Siz bu fakirden çok gençsiniz ama ellerinizden öperim, teşekkür ederim, berhordar olunuz.