Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Gavur Oğlu Gavur Camiyi Meyhane Yapmış

Gavur Oğlu Gavur Camiyi Meyhane Yapmış

Şu Yunanistan...

Rodos adasında ki tarihi Osmanlı camisini AB fonundan para alarak önce restore ettirmiş, sonra da meyhane olarak kullanılmasına izin verdiği şeklinde iddialar var.

Müslümanlar’a ait olan bir mabede bu tip bir aşağılamayı reva görmek elbette ki zihniyet ve de anlayış meselesidir. Yunan bu, 

Anadolu’yu işgal ettiklerinde ilk yaptıkları iş, Çanakkale de savaşanların mezar taşlarını tekmeleyip intikam almak oldu...

Haber doğru ise yadırgamıyorum.

Bu Yunan oldum olası cami düşmanıdır.

Batı Trakya’da ki Türkler bu gavurun elinden az mı çektiler. 

Girit adasında cami meyhaneye dönüştürülürken, Pakistan’da kiliseyi bombalayan teröristi Müslüman halk linç ederek cezalandırmıştır...

İşte iman ile imansızlığın farkı burada...

Rodos adasında ki caminin meyhaneye çevrilmesini medyaya servis eden Manisa Milletvekili Erkan Akçay, tepki göstermedi diye doğrudan AK Parti hükümetini suçluyor.

Hem de seçim arifesinde bu tip bir suçlama şakadan da olsa para pul eder. 

Bu mebusumuz diyor ki:

“Kabataş iskelesinde başörtülü kızımıza saldırdılar diyerek yalan söyleyen ve başörtüsü üzerinden oy toplamaya çalışan Erdoğan, (...) 4 bin soydaşımızın yaşadığı Rodos Adası’ndaki camii meyhane yapılırken ağzını açmadı.”

Bu tip bir muhalefet, elbette ki her seçim hendeği aşamaz.

Hadi iktidar sustu diyelim, hele gardaş sen muhalefet değil misin?

Haberini servis yaptığın camii Erdoğan’a ait bir mülk değil ki topu doğrudan ona atarak suçlamaya geçiyorsun. Sen de çık meydanlara mitingler yap, sözler söyle.

Kürsüleri yumrukladığınız gibi meydanları da yumruklayın...

Hem sen kimden yanasın?

Kabataş olayında hadi diyelim Erdoğan oy ayaklarına yatarak yalan söyledi.

Peki, siyaset adına hiçbir çıkarı olmayan saldırı mağduru bayanda mı yalan söylüyor?

Mağdure taciz edildim diyorsa bizim yalan demeye ne hakkımız var?

Şöyle soralım, bu tip bir yalanı hangimizin hanımı veya kızı söyler?

Söyleyebilir mi? Cesaret edebilir mi?

Tacizle ilgili mahkeme kararlarını açın okuyun.

Bu tip olaylarda ille de şahit gibi deliller gerekmiyor.

Hiç kimse, hele de namuslu bir ailenin hanımı veya kızı “taciz b” demez.

Demişse mahkeme sanığa cezayı vermiştir. 

Mahkeme tacize uğrayanın ifadesini kabul ediyor da sen niye etmezsin be kardeşim? 

Hani politika yapıyoruz ya...

O nedenlerle doğru da olsa rakibimizin her dediğini yalanlayacağız... Buradan gelelim şu Öcalan meselesine...

“30 bin insanı ben öldürttüm” diyen bu kişinin idamını engelleyenlerden birisi de MHP değil midir? İktidara gelince engelle, muhalefet olunca kükre.

Olmuyor olmuyor...

O bakımdan, ülke meselelerinde muhalefet yapmaktan ziyade samimi olmak lazım.

MHP dese ki, yüz binlerce insanı katleden Esed ile görüşmek istemeyen iktidar 30 bin insanımızı katlettiren terörist başı ile nasıl görüşüyor?

Hatta öylesine sekreterya bile kurduruyor?

Evet burada düşünelim de, topu bir başkasına atarak düşünmek bize hiç yakışmaz...

Karşımızda ki senin de gavurun benim de gavurum...

Kükreyeceksek beraber kükreyeceğiz.

Ağlayacaksak beraber ağlayacağız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Nusret Çiçek Arşivi