Çanakkale Zaferi ve Alınması Gerekli İbretler
Tarihte “Çanakkale Savaşları” diye geçiyor... Hem kara savaşı, hem de deniz savaşını birlikte düşündürmek için bu tanımı yapan savaş tarihçileri, Çanakkale Savaşları’nı, insan gücünün, hayatının ve cesaretinin en etkili olduğu “son savaş” olarak nitelerler. Düşünebiliyor musunuz? İnsanların 10 saniye sonra öleceklerinden emin olmalarına rağmen, siperlerinden cesaretle çıkıp koşmaya başlıyorlar ve hayatlarını oracıkta kaybediyorlar! Müthiş bir şecaat ve fedakârlık; kelimelerle anlatılacak cinsten değil! Bunun içindir ki “Çanakkale Zaferi” hiçbir zaman “tam olarak” anlaşılabileceğini ve “tam olarak” anlatılamayacağını düşünüyorum. Belki bundan dolayı eşsiz ve emsalsiz tasvirlerin adamı merhum Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Ruhunu “layıkıyla” anlayan ve anlatan tek kişi..!
Bu topraklar uğrunda bu toprağın insanlarının verdiği ilk savaş da değil, lakin bir milletin onuru, namusu ve bağımsızlığı uğruna, onca yokluklar içerisinde, gözünü kırpmadan tatlı canından vazgeçerek emperyalizme karşı verdiği “en büyük” savaşlardan birisidir… Dünyada eşi benzeri görülmemiş çetin ve kanlı bir savaşa sahne olan, toprağın her zerresinin şehit kanlarıyla sulandığı, metre kareye tam altı bin merminin düştüğü bu müthiş destan, kesinlikle takvim yaprağında bir günün kalıbına sığdırılacak kadar küçük bir zaman diliminden ibaret değildir!
Bu emsalsin zaferin şeref payı; “Ya istiklal! Ya ölüm! ” yol ayrımına gelindiğinde, “Gerçekten İnanıyorsanız Üstünsünüz!” ilahi ilkesini kendi üzerlerinde layıkıyla somutlaştırabilen aziz Türk milletinindir. Bu destansı zaferin 100.yıldönümü vesilesiyle; bizlere hür, müstakil, temiz ve kutlu bir vatan teslim eden tüm şehitlerimizi hürmetle yâd ediyor, minnet ve şükranlarımı sunuyorum.
Hülasa,
Banakkale Zaferi; kanlarıyla uğrunda mücadele verdikleri toprakları sulayan ve bu topraklar üzerinde çökmekte olan bir devletten “Yeni bir Türkiye” yeşertenlerin eseridir! Yani anlayacağınız bu coğrafyada eğer ‘Yeni Türkiye” kurulacaksa; müzakere masalarında değil, ancak adsız bir mezar olmayı tercih edenlerin müthiş fedakârlıkları üzerine kurulabilir! Bilhassa; geçmişten bugüne kadar ülkenin mukadderatı ve hürriyeti için mücadele verilen her yerde koyun koyuna toprağa düşmüş yüz binlerce kardeş Türk ve Kürt şehidin hatırasını, eli kanlı “Terör Örgütü”yle bir tutarak sahte barış süreçleri yürütenler ve egemenlik haklarımıza ağır hasarlar verenler için “Çanakkale Zaferi” derin anlamlar yüklüdür! Hele; vatan savunması için şehit olanları “bir hiç uğruna ölen” olarak niteleyenler, “analar ağlamasın” ve “artık şehit cenazesi gelmiyor” sığ anlayışıyla mücadele ve mücahede ruhunu askıya alanlar, karnında başka hesaplar taşıyan ve bu ülkeye sadece nüfus cüzdanıyla bağlı kozmopolit zihniyetler için “Çanakkale Zaferi” içerisinde müthiş ibretler mevcuttur!
Hassaten bu müthiş zafer; ölmüş ecdadımızın, doğacak ahfadımızın ve tarihimizin bizim üzerimizde hakkı olduğunu düşünen herkes için, içerisinde çok mühim dersler barındıran harika bir örnektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.