Cenazeye Çelenk, Ölülere Karanfil
Ölü dirilerden karanfil, çelenk değil rahmet bekler. Çelenk bize yabancıdır. ‘da rahibeler, mezuniyet günü başlarına çelenk takarlardı. Advent çelengi, nden önceki dört pazarı gösteren bir simgesidir.
Kuzey Avrupa, ABD ve Kanada’da, noelde çelenk yapmak gelenektir.
Eski Mısır, eski Yunan, İtalya / Roma (15.-16. yy) ve ‘nde de çelenk vardı. Mısır firavunu , m.ö. 1346’da ölünce, mezarı çiçekten taç şeklinde çelenkle kaplanmıştı.
Kuzey Avrupa’da milattan önce 2000’li yıllara kadar uzanan birçok mezarda da çelenklere rastlanmıştır.
İslam tarihinde çelenk olmadığı gibi, yakın zamana kadar İslam coğrafyasında cenazeye çelenk göndermek ve mezara karanfil bırakmak da yoktu.
Evvel yoğidi iş bu bid’at yeni çıktı. Halka önder ve örnek olanlar, böyle yanlışlardan aslandan kaçar gibi kaçmalarıdırlar. Aksine bu yanlışları sürdürmeleri üzücü…
Muhalefet olsun iktidar olsun, çelenk ve karanfil bid’atinde halka iyi örnek olmak mecbûriyetinde değiller mi?
Bu hassasiyeti en başta, “Bizim için önemli olan rabbimizin rızasını kazanmaktır, kulların rızasını değil” diyen Sayın Cumhurbaşkanımız’dan beklemek hakkımızdı(r). Ama artık böyle bir beklentimiz yok. Zira Sayın Cumuhurbaşkanımız, merhum savcımız Mehmet Selim Kiraz cinayeti işlendiğinde Romanya’daydı. Bükreş Türk Şehitliği’ni ziyaretinde, o da şehitlerimizin mezarlarına karanfil bıraktı.
Başbakanlığında, Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99. yıl dönümü törenlerinde de şehitliklere karanfil bırakmıştı.
Halbuki, Özgecan Aslan cinâyetini dans ederek protesto eden(!) CHP milletvekili Aylin Nazlıaka’yı, şu sözlerle tenkit eden kendileriydi:
“Dans ediyor. Bunun bizim kültürümüzdeki yeri nedir?”
İyi ama bizim kültürümüzde mezarlara karanfil bırakmak da yok. Tabii inancımızda da…
Cumhurbaşkanları böyle şeylerde hassas olmazlarsa, ondan sonrakiler hatanın daha büyüğünü yapar, şehitlere duâ etmeden sadece karanfil bırakıp dönerler:
a- ve eşi, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Çanakkale’de şehit mezarlarına karanfil bıraktı.
b- Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eşi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır’da şehit edilen Emniyet Müdürü Gaffar Okkan’ın, şehit düştüğü yere karanfil bıraktı.
c- Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, Moskova’da Nazım Hikmet’in mezarını ziyaret ederek karanfil bıraktı.
Oysa “Benim vatanım Rusya’dır” diyen Nazım Hikmet, bizim vatandaşımız değil. “Beni Stalin yarattı” dediği için dindaşımız da değil.
Peki Nazım Hikmet bizim neyimiz oluyor?
d- 1915’de Sarıkamış Allahü Ekber Dağları’nda donarak şehit olan Mehmetcikler için talebelerin yaptığı kardan heykellerin açılışını Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç yaptı ve beraberindekiler heykellerin üzerine karanfil bıraktı.
e- Çanakkale Şehitleri’ni anma törenlerinde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, şehitlerin mezarlarına karanfil bıraktı.
Muhalefette zaten furya: Kemal Kılıçdaroğlu, gezi parkı eylemlerinde hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz heykelinin önüne, Ahmet Kaya ve Yılmaz Güney’in mezarlarına, Uğur Mumcu’nun anıtına, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın mezarlarına, Madımak Oteli önüne karanfil bıraktı.
Bahçeli, kurban bayramında Türkeş’in mezarına karanfil bıraktı.
İki gün sonra kuruyacak olan çiçeklerin ölüye faydası olmaz. Biz Müslümanlar ölülerimizin ruhlarına Kur’an okumalıyız…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.