Biz de Saltanat İstemiyoruz
Peki, biz ne istiyoruz?
Önce bir girizgah yapalım, sonra da hemen, hem de açık seçik söyleyelim.
Hadi hayırlısı diyelim. Seçimler iyice yaklaştı. Her parti vaatlerini sıralıyor. Müşterek gözüktükleri bir nokta var; o da devletin yüzünün eskidiği, sistemin bozukluğu, yeni bir anayasa ile yeni bir yapılanmanın gerektiğidir.
Fakat hepsinde de mevcut anayasa gereği laik ve demokrat olma özelliği vazgeçilmez bir mecburiyettir. Neyi ifade ettiği de bilinmeyen “Atatürk milliyetçiliği” de öyle ama artık onu kimse nazara almıyor, bir değer vermiyor. O çoktan bitmiştir.
Bize göre bu mecburiyet, ülkenin elini ayağını bağlamakta ve onu Batıcılıktan milli kimliğine dönüşünü engellemektedir. Bu büyük bir açmazdır.
Eğer yeni bir yapılanma gerekiyorsa, meydan tümüyle her görüşe açılmalıdır.
Bu yüzden bir Komünist partinin seçimlere dahil edilip de bir İslam Partisinin engellenmesini kınıyoruz.
Sahi bunu yapanlar hangi düşünce ve ifade özgürlüğünden bahsedebiliyorlar? Hangi çağdaşlıktan, aydınlanmadan, insanın özgürlüğünden dem vurabiliyorlar?
Bize göre insanlığın sorunlarını ancak İslam çözer. Çünkü İslam’ın ana ölçülerini insanı yaratan belirlemiştir. Yaratandan daha iyi kim bilebilir?
Kimse bize, saltanat ve padişahlık rejimini mi istiyorsunuz?” diyemez.
Hayır, bunu kesinlikle reddederiz.
Peki biz neyi istiyoruz?
İşte o sorunun cevabı:
Biz, halkın özgür iradesi ile seçtiği bir devlet başkanı idaresinde, yine halkın özgür iradesi ile seçip beğendiği, hatta iman ettiği ve uğruna canını koyduğu İslam kanunları ile idare edilen bir bağımsız devlet istiyoruz.
Bunu da halkımızı ilim ve fikirle, ikna ederek, seçim yoluyla, mümkünse hiç kan dökmeden, barış içinde gerçekleştirmek istiyoruz. Bu yüzden seçimlerde bu fikrin eksikliğini eleştiriyor, kınıyoruz.
Eğer seçimle geldiklerinde Komünistlere meydanı açan sistem, aynen onlar gibi, seçimle geldikleri zaman neden Müslümanlara meydanı açmaz? Biz bunun adaletsizliğini haykırıyoruz.
Deniliyor ki, “Müslümanlar böyle demokratik bir seçime katılırlar mı?”
Size ne?
Bırakın da bu kararı onlar versinler?
Önemli olan sizin bu yasakçı zihniyetten, bu gerici ve çağdışı anlayıştan kurtulmanız.
“Ya o tarihinizdeki saltanat neyin nesidir?” diyenlere de cevabımız hazırdır; yeter ki okusunlar, dinlesinler.
Bu sorunun cevabını yazalım, ama gelecek yazıda inşallah.