Acizane bendeniz, 1968 yılından Başbuğ Türkeş’in vefatına kadar, Rahle-i tedrisatından geçtim.

O çok imanlı bir mümindi.

Ağzına içki koymadı.

Kaza namazı yoktu.  Nakşi idi. İyi bir mutasavvıftı.

Resulallah Efendimizin (SAV) siyasetini, başarı tekniklerini iyi bilirdi. 

Çünkü onu iyi bir kurmay olarak, genel taktik prensiplerine göre incelemiş, O’nun yolundan gitmiştir. 

*    *    *

Kıbrıs’ta İngiliz bayrağı altında doğmuş. 

Asla bunu hazmedememişti. 

Pentagon’da kurmay olarak yetişmiş, kafirin kafasında ne var ne yok öğrenmişti.   

Dünyayı idare eden gücün Türk düşmanlığını iyi anlamış.

Buna tedbirler düşünmüş bir Türk milliyetçisi idi. 

İslam milletlerini bir mümin olarak sever.

Kafasında hem Türk ve hem de İslam dünyasının kurtuluşu için hep bir formülü vardı. 

Türk milletinin düşmanları onu sevmez.

İslam’a düşman olanlar da onu sevmezdi. 

*    *    *

O bize, Türk tarihi, İslam tarihi, dünya tarihi, genel taktik, siyasi taktik, kitle psikolojisi dersleri verdi. 

Öğretmenlik, ekonomi kanunları, kalkınma yolları, sanayileşme ve üretim, cebri tasarruf yollarını bir ekonomist kadar derinliğine öğretti. 

*    *    *

Bu bilgileri acizane biz, hem hayatımıza, hem de siyasete tatbik ederek, başarı sağladık. 

Onu çok iyi bilen bir şakirdi olarak, bugün olsa ne yapardı? Onu biliyorum. 

Şöyle ki; O daima üst seviyede mücadele ederdi.

Daima yönetime talip olur, mutlaka iktidarın bir ucunda yakalamaya çalışırdı.

Düşünce ve planlarını devlete tatbik etmeye çalışırdı. 

Daha önce üç milletvekili ve 16 milletvekili iken de koalisyonların kurulmasını sağlayarak devlete hizmet etti.

Mesela Aksaz Deniz Üssü’nü o kurdu. 

TSE, TÜBİTAK, OYAK, onun eseridir. Akkuyu Nükleer Santral projesi onundur.  

Yani bir siyasi parti olarak iktidar fırsatlarını değerlendirmek, memlekete hizmet için çok iyi bir yoldur. 

Dün öyleydi bugün de böyledir.  

Hatta 19. dönemde Doğru Yol-SHP koalisyonuna bile girmek istedi.

Onları destekleyerek o zaman iktidarmış gibi devlet hizmetine yardım ettik. 

Bu gücün sayısız faydalarını gördük. 

*    *    *

Şimdi MHP ve ülkücü kadrolar için fırsat doğdu.  

Üstelik devlet tehlikede iken, MHP’nin iktidar gücünde olması farzı kifayedir.

Üstelik bütün şer güçler ve emperyalizm CHP-AKP koalisyonunu isterken, kenarda durmak apolitik bir durumdur. 

Türkeş politikalarına aykırıdır. 

Onun için Sayın Bahçeli’nin iktidara yürümesi Türkiye için elzemdir. 

Fırsat için bir hafta kalmıştır. 

Ekonominin, eğitimin, iç ve dış güvenliğin düzenlenmesi için MHP KOALİSYONA GİRMELİDİR.

Yoksa rahmetli Başbuğ’un kemikleri sızlar. 

Bizden söylemesi...