Islamcılıklar Tuzağı
YAKIN tarihte, Derin Güçlerin Müslümanlara kurduğu tuzakların en yamanı İslamcılık cereyanıdır. Bu konuda laf salatası yapmadan çok açık ve seçik konuşmak istiyorum.
1. Allah’ın bize gönderdiği, râzı olduğu, kabul ettiği dinin ismi İslam’dır. Allah İslam’dan başka din kabul etmez. Bu kelimenin sonuna cılık ekini koyup yeni, değişik bir din türetmek gerçek İslam’a suikasttır. İslamcılık dindarlık mânasına kullanılırsa ona bir şey demem ama bunun ötesindeki yorumlara, gidişlere karşıyım.
2. Amipler gibi çoğalan yeni İslamcılıklar, Kur’an Sünnet Cemaat İslamı’nın öngördüğü Ümmet birliğini parçalamış, binlerce fırkadan oluşan bir İslam Protestanlığı heyulası ve ucubesi çıkartmıştır ki, bu İslam’ın ruhuna aykırıdır.
3. İslamcılıkların hemen hepsinde aktivizm ağır basar ve radikal bir zihniyet vardır.
4. İslam tarihi boyunca fırkalar olmuştur ama zamanımızdaki gibi İslamcılık, İslamcılıklar olmamıştır.
5. İslamcılıklar Protestanlığı, mü’minlerin biat ve itaat edeceği Hilafet kavramına ters düşmekte, bugünkü bölünmüşlüğü bir kat daha artırmaktadır.
6. Birbirinden kopuk İslamcılıklar kaos ve anarşiye, cahillerin sapıtmasına sebep olmuştur.
7. İslamcı cereyanlar, ancak bilenlerin yorumlayabileceği Kur’an-ı Kerimi herkesin kendi re’y ve hevasına göre yorumlaması yolunu açmışlar ve dehşetli bir kafa karışıklığına sebebiyet vermişlerdir.
8. İslamcı cereyanların hiçbirinde taqva, ihlas, gerçek dindarlık damarı yoktur. Onlar din ile siyaseti birbirine karıştırmıştır.
9. Nice İslamcılık ekolü Kur’an’a, Sünnete, Şeriata dayalı bildiğimiz gerçek İslam’ın yerine ucuzlatılmış, light ve ılımlı hale getirilmiş, sulandırılmış, içi boşaltılmış, dünyevileştirilmiş, bir tür hümanizma veya ideoloji haline getirilmiş bir İslam sergiliyordu.
10. Bazı İslamcılık cereyanlarının laik, dünyadan kopmuş, fıkıhsız ve Şeriatsız bir İslam türetme projeleri vardır.
Bir ara bu İslamcılık modası almış yürümüş, çayır yangını gibi genişlemişti. Çok şükür bu yangın hafiflemiştir ama büsbütün söndürülememiştir ve tahribatı tâmir edilememiştir.
Müslümanlar İslamcılık tuzağına düşmemelidir.
Düşmüş olanlar kurtarılmalıdır.
Allah katında makbul ve geçerli olan hak din Kur’an ve Sünnet İslamlığıdır.
İslam’ın bozuk yorumları vardır, bunlara itibar edilmemelidir.
Dini anlama konusunda ihtilaf zuhur ettiği, tefrika çıktığı zaman Selef-i Sâlihîne, Sevad-ı Âzama, Cemaate, Cumhur-i Ulemaya tâbi olunmalıdır.
Din icazetli, muttaqi, râsih, zâhid, dindar, ihlaslı ulemadan teallüm edilmelidir.
Cumhur-i ulemaya aykırı şazz görüşlere itibar edilmemelidir.