Seba’ya küfür Cüneyt Çakır Ve TFF...
DUYMADIM... İyi ki de duymamışım. Orada olsaydım nasıl tepki gösterirdim bilemiyorum. Maçı televizyondan izledim çünkü... Ama olmuş. Gerçekten de olmuş... Herkes anlatıyor. Hatta Fenerbahçeli dostlarım bile... Bazı kendini bilmezler son Fenerbahçe-Beşiktaş maçı sırasında sadece Beşiktaş’ın değil Türk sporunun, bana göre, yegâne efsane başkanı Süleyman Seba’ya küfürlü tezahüratta bulunmuşlar. Yuh olsun! Diliniz tutulsun...
Neden bu kadar öfkeliyim. Yahu adamlar, bu Seba denen başkan, sizin güya efsane başkanlarınızdan Ali Şen’e Beşiktaş taraftarı küfür etti diye ne yaptı biliyor musunuz? Gitti, şeref tribünü yerine İnönü Stadı’nın kapalı tribününün ortasına oturdu ve “Hadi bakalım şimdi de edin de görelim” dedi. Sizin şimdiki yönetiminizden biri bunu yapabilir mi? Sizinkiler ancak, Alex lehinde tezahürat yaptı diye kadın taraflarınıza fırça atarlar.
Ama yaparlar... Neden mi? Yeni bir ceza icat edildi. E-bilet bloke ediliyor arıza yapan tribünden ama yerine başkaları günü birlik mangırı ödeyip giriyor. Cezaya gel! Eyyamın dik alası! Günümüzde ülke futbolunu yönetim kim varsa yüreksizdir. Ödleri kopar. Kulüpler Birliği diye bir heyet var, birinin adını duyduklarında masa altına saklanırlar neredeyse... Neden acaba bir kere olsun bazılarının hiç uğramadığını, bunun da büyük yanlış olduğunu, birliği, bütünlüğü zedelediğini söylemezler?
Cüneyt Çakır mı? Dünkü maç yazısı içine katmayayım dedim. Ama yazmazsam da olmaz. Ne dedim, ne yazdım günlerce; “Cüneyt Çakır’ı büyüklerin maçlarına vermeyiniz. Hele hele Kadıköy’e hiç... Çünkü iş yeri Kadıköy çarşısının içinde...” Bunu yapmaya devam ederseniz, bu hakemimiz Avrupa haritasındaki yerini de kaybedecektir yakında...
Ama desenize ne gam! Bizim hakemlerin gelişmesini sağlayan eskisi ve de yenisi iki yabancı Cüneyt Çakır’a 8, 5 vermiş. Eyvah ki eyvah! Tevekkeli değil bizim hakemler son yıllarda özellikle de bizim liglerde çuvallayıp duruyorlar. Ben de neden diye düşünüp duruyordum. Efendim neymiş; FİFA diyormuş ki, mümkün olduğunca maçı 11’er kişi bitirmeye bakın... Peki, o zaman neden Cüneyt hoca, bizim ülkeye transfer olmadan malum Avrupa Kupası maçında Nani’yi atmıştı? O zaman kaç vermiştiniz Çakır’a?
Tekrar edeyim. Bu yabancı eğitmenlerle bizim hakemler hiç bir yere gitmez. Bizim eskilerin bu işi daha iyi yapacağına bahse girerim. En azından Erman Toroğlu yüreklilik aşılar... Ertuğrul Dilek futbolcu-hakem diyalogunun nasıl yapılacağını öğretir. Örnek mi? Ertuğrul hoca adam atarken, “Hadi koçum, bir duş al rahatla” derdi... Doğan Babacan otoriteyi... Hilmi Ok başka başka şeyleri...
Ama desenize, kendi kulübünün evrakında sahtecilik yapıp, kulübünün UEFA tarafından bir kupalardan men cezası almasına neden olan kişi şu anda Türkiye Futbol Federasyonu başkanıdır. Gerisini fazla tartışmaya gerek var mıdır? Yoktur tabii ki... Baksanıza zat ne diyor basın toplantısında; “Bundan böyle kurulları futbol camiasına seçtireceğiz...” Dünyadan haberi yok. Biz 3813 sayılı yasayı öyle hazırlamıştık ama UEFA sonra tepemize binerek “Değiştirin ve siz yönetimi seçeceksiniz” diye fırçayı basmıştı. Dolayısıyla da ben size sesleniyorum Sayın Demirören; “Hadi bakalım seçtirin de görelim...”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.