Terör örgütü bozgun mu yaşıyor, PKK yenildi mi?
Başlıktaki soruya cevap arayalım.
PKK yenildi mi, bozguna mı uğradı?
Evet Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile hükümet çevrelerine göre PKK yenildi. Erdoğan muhtarlar toplantısında “PKK’nın yenildiğini” açık açık ifade etti.
Daha evvel de Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Terör örgütünün belinin kırıldığını” açıklamıştı. İktidar çevreleri bugünlerde medya aracılığıyla PKK’nın yenildiğine dair müthiş bir rüzgar estiriyor. Öyle ki, yazılan yazılara bakarsak, “zafer ilan edilmesine ramak kaldı.” diyebiliriz. Hatta bazı gazeteler “Fetih” manşetleri bile atmaya başladı.
Diğer taraftan ise MHP ve ülkücü camiaya göre bu doğru değil. Yani ne terör örgütünün beli kırıldı ne de PKK’ya bozgun yaşatıldı. Bilakis il ve ilçelere yerleşen PKK her geçen gün güç kazanıyor. Terörle mücadelede işin içinden çıkılmaz bir noktaya gelindi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bir hafta önceki grup toplantısında Güneydoğu bölgemizin fiilen işgal altında olduğunu söyledi. Yine aynı grup toplantısında ülkenin büyük bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu vurgulayarak “uçurumun kenarındayız” tespitinde bulundu.
Bu haftaki grup toplantısında eleştirisini biraz daha sertleştiren Bahçeli “Durum korkunçtur. Artık sabır taşımız çatlamıştır” ifadelerini kullandı. Yani terörle mücadele noktasında iki önemli siyasi akım taban tabana zıt açıklamalar yapıyor.
Birine göre zafere ramak kaldı, diğerine göre ise terörle mücadelede hezimet yaşanıyor.
Peki işin esası ne?
Ülkesini seven ve hiçbir siyasi hesabı olmayan birisi olarak tespitlerimizi özet olarak paylaşalım.
Gerçek fotoğrafa göre ne hükümet çevrelerinin dediği gibi zafere ramak kaldı, ne de MHP çevrelerinin dile getirdiği gibi ortalıkta bir hezimet var.
Şunu inkar edemeyiz: Kahraman Mehmetçik canı pahasına çok önemli büyük mesafeler kat etti. Ama terörle mücadelenin pek çok boyutu bulunuyor. Bir kere terör örgütünün arkasında dünyanın en büyük istihbarat örgütü CIA bulunuyor.
CIA aynı zamanda PKK’yı yönetiyor. Sizin anlayacağınız PKK’yı ne Duran Kalkan, ne Cemil Bayık, ne de Abdullah Öcalan yönetiyor. Örgüt net biçimde okyanus ötesinden, CIA tarafından yönetiliyor. Tabi bunun bir de alt birimleri var. Mesela CIA’nın Pensilvanya Şubesi’ni unutmamak gerekiyor! İçerdeki işbirlikçileri, PKK PR’cılarını hesaba katmadan olmaz. Lakin Pensilvanya Şubesi ile içerdeki işbirlikçiler görevlerini çoktan yerine getirdiler. Anlayacağınız terörle mücadele farklı noktalara evirildi. Bu noktadan sonra işimiz daha da zor. Ama terörle mücadele uzun soluklu ve sabır isteyen bir mesele. Hele ki dünyanın en büyük terör örgütüyle mücadele ediyorsanız bu daha da zor. İşin şakası yok ve terörle mücadele öyle basit siyasi hesaplara politik malzeme yapılacak bir mesele olamaz.
Kahraman Silahlı Kuvvetlerimiz, azgın emperyalist odaklara esaslı bir tokat vurdu. Tokat diyorum çünkü henüz yumruğu vurup yere serdik demek için erken. CIA Türklerin burnunu sürtmek için PKK/DHKP-C/FETÖ gibi muazzam silahlar geliştirmiş. Kimse Müslümanlarla bin yıllık mücadele planı yapan Siyonistlerin bugünden yarına bu silahları yerin altına gömeceğini beklemesin. Bu ham hayal olur. Siyonistlerin PKK/DHKP-C/FETÖ ve bilumum legal ve illegal örgütler için ne kadar yatırım yaptığını biliyor muyuz?
Aynı konuyu bir sonraki analizimizde biraz daha açalım inşallah…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.