Gören, duyan, bilen var mı?

Vural Savaş bugün nerede? Ne yer, ne içer, ne iş yapar?

“Vural Savaş da kim? Bu kadar gündem yoğunluğunda Vural Savaş nereden çıktı?” dediğinizi duyar gibiyim.

Anlatalım…

Bugün Vural Savaş’ı hatırlamamın iki nedeni var?

1-Yargıtay’daki MHP’nin Kurultay Dosyası… Dün sosyal medya ile internet mecrasında söz konusu dosyanın Anayasa Mahkemesi’ne gönderildiği şeklinde haberler gördük. Bugün de bazı gazeteler o haberi almışlar noktası virgülüne dokunmadan aynen kullanmışlar. Her halde MHP genel merkezi hukukçularının, yaptığı açıklamayı; vakit darlığından olsa gerek, görmemişler bile…

Kopyalayıp gazeteye yapıştırmışlar.

MHP kurultayı ile ilgili üst üste sergilenen garabet dizisini, zaten yerlerde sürünen hukuka olan güvene zerre kadar bile olsa katkı olmasın diye burada kapatıp ikinci maddeye geçeceğim.

2- Bugün dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş’ın 1997’de ülkenin en büyük partisi konumundaki Refah Partisi’ne Anayasa'nın laiklik ilkesine aykırı eylemlerin odağı haline geldiği gerekçesiyle sürekli kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne dava açmasının yıl dönümü.

Peki Vural Savaş, kapatma davasını gerçekten “RP Anayasa'nın laiklik ilkesine aykırı eylemlerin odağı haline geldiği” için mi açmıştı?

Hayır?

Vural Savaş yıllar sonra pişmanlığını dile getirmiş RP’ye dava açmasının asıl nedenini bazı gazetecilere açıklamıştı.

O skandal itiraflara göre Savaş, anlık bir kaprisin kurbanı olmuştu. Bilmeyenler için hatırlatmakta fayda var.

Efendim dönemin kudretli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş’ın önüne dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan’ın Libya’daki yaptığı bazı konuşmaların gazete kupürleri gelir. Yalnız Kazan’ın ifadeleri tam anlaşılmamaktadır. Savaş, Kazan’dan bir ricada bulunur: “Libya’daki konuşma metnini tarafıma gönderin.”   Kazan’ın Savaş’a cevabı: “Benden değil, Dışişleri Bakanlığı’ndan isteyin” şeklinde olur. Savaş bu kez Dışişleri Bakanlığı’na bir yazı yazar. Oradan da olumsuz yanıt alan Savaş, küplere biner. Kazan’a kızan ve çok sinirlenen Başsavcı RP’ye savaş açar…

Sonrası hepimizin malumu.

İşte MHP’nin “kurultay dosyası” ile 21 Mayıs tarihi bana bunları hatırlattı.

İnşallah yine yargıya duygu ve hisler karışmaz da adalet tecelli eder.

Yoksa yazık olur, Meral Akşener’in 28 Şubat’taki sergilediği o erkekleri kıskandıran dik duruşa!..