Eğer Anadolu’da yaşayan Ermenilere bir soykırım planımız olsaydı şu anda hiçbir Ermeni bize soykırım yapıldı diyemezdi. Osmanlı Devleti hangi durumda olursa olsun kendi vatandaşına her zaman iyi davranmayı düstur edinmiş bir devlettir. Kendisine sıkıntı çıkaran bir çok devlete bil müsamaha göstermiş fakat kendi haklarının ve insanların sıkıntıya düştüğü toprakların feraha ulaşması için devletlere savaş açarak bir cihan devleti olmayı başarmıştır.
 

Anadolu’nun her yerini hainlerin sardığı ve Osmanlı’nı ağır şartlar altında kendi topraklarını korumaya çalıştığı zamanlarda devletin bekası için çıkartılan tehcir yasası ile sıkıntılı toplulukları kendi toprağı üzerinde sıkıntısız yerlere ve hakim olacağa noktalara taşımıştır. Fakat bu süreçte kendi askerlerinin refakat ettiği yolculukta hayatını kaybetmesine rağmen yine de onların rahatını düşünmüş ve onları ateşten kurtulana kadar daha serin yerlere götürmüştür.
 

Yolculukta ölen insanlar elbette olmuştur ama bu demek değildir ki Osmanlı bu insanlara soykırım uygulamıştır. Eğer Osmanlı gerçekten bir soykırım planı yapsaydı gerçekten savaşın içinde o insanların ilk başta ölmesini sağlardı. Yabancı yurttaşları askere almayan bir devlete nasıl soykırım yaptı denebilir gerçekten anlamak mümkün değil.
 

Osmanlı devleti her daim mazlumum yanında olmuş ve sıkıntılı toprakları feraha ulaştırmak için çalışmıştır. Hiçbir toprak parçasında ABD’nin demokrasi ve refah getireceğim dediği gibi Irak’ı bir ateş çemberinde düşürdüğü gibi düşürmemiştir.  Mazlumun yanında ve halkın her daim içinde olmuş bir devlet yönetimini benimseyen Osmanlı Devletine soykırım yaptın demek gerçekten büyük bir ahmaklıktır.
 

Fethettiği toprakları imarlaştıran ve halkın faydasını gözeterek yatırımlar yapan bir devlet eğer soykırım yapmayı düşünseydi gerçekten şuanda Ermenilerin sesini bu kadar gür ve açık duyamazdınız. Osmanlı fethettiği topraklardaki insanların bile önce gönlünü fethetmeyi başarmış bir devlettir. Gönülleri fetheden bir devletinde soykırım yapma düşüncesi olsaydı eğer gerçekten bunu en iyi şekilde başarırdı.
 

            Soykırım üzerinden oynanan oyunların Avrupa’da nasıl yankılar uyandırdığını görmekteyiz. Soykırımı meşrulaştıran önerilerin çıkması ve yıllar sonra gerçekten bunu yaptığına inandırılmış bir Avrupa tarafından Türkiye’ye hesap sorulması söz konusudur. Yoksa bu kadar saçma sapan bir iddianın parlamentolarda evet oyu almasını düşünmek gerçekten saçma olacaktır. Önce zemin hazırlanıyor daha sonra oyuncular sahaya çıkarak bu oyunu oynayacak. Ama unutulmamalıdır ki bu oyun gerçekten zeminin hazırlanmasıyla kazanılacak bir oyun değildir.

Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerinin o güzel şiirinde dediği gibi,“Hak şerleri hayr eyler/Ârif anı seyreyler/Zan etme ki gayreyler/Mevlâ görelim neyler/Neylerse güzel eyler” deyip oyunların oynanmasını bekleyelim… Vesselam…