Dost acı da olsa gerçeği söylermiş. “2015 yılı ülkemiz için hayati önem taşıyor. Ermeni lobisi tehcirin 100. yılı olan 2015’i final yılı ilan etti. Ermeni meselesi ile Kürt sorunu birleştirilerek uluslararası arenada Türkiye köşeye sıkıştırılacak. Aman dikkat! Gerekli önlemler alınmalı. Türkiye’nin en haklı olduğu terör meselesinde gerekli adımlar atılmaz ise büyük sıkıntılar yaşarız. Haklıyken haksız konuma düşürülürüz. Durum çok ciddi” diye yazan gazeteci arkadaşların yaşadıkları güçlükler, maruz kaldıkları saldırılar bugün başka bir anlam taşıyor.

İktidarın nimetlerinden daha fazla yararlanmak isteyen ve gözü ranttan başka hiçbir şeyi görmeyen, istismarcı çevrelerin sinsi saldırılarıyla susturulmaya çalışılan gazeteciler bugün bir kez daha haklı çıkıyor.

Doğru zamanda doğru biçimde bütün terör örgütleriyle mücadele edilmeli. İş işten geçtikten sonra mücadelenin bir anlamı kalmıyor. PKK, PYD, PDY, FETÖ ne kadar terör örgütü varsa bu kadar büyümeden başları ezilmeliydi.

Şimdi “şer ittifakı” haline gelen hem FETÖ hem PKK hem de Ermeni Lobisi Türkiye’yi zor durumda bırakıyor.

Bunun en son örneği Almanya’nın federal meclisinin aldığı karar. Göreceksiniz bizim istismarcıların bundan sonra yapacağı belli. Küfür, hakaret, basit provokasyonlar, uluslararası arenada hiçbir karşılığı olmayan laf kalabalığı…

Ne garip bir durum değil mi? Bir o kadar da hazin!

Terör örgütleri dünyanın en önemli ülkelerine gidip temsilcilik açıyor, lobi faaliyetinde bulunuyor, günlerce hazırlık yapıyor ve istediği kararı çıkarttırıyor.

Hani ABD ile biz müttefiktik? Gün geldiğinde terör örgütlerini değil 80 milyonluk Türkiye’yi tercih etmek zorunda kalacaklardı? Hani Almanya ile 100 yıllara dayanan dostluğumuz vardı? Ülkelerinde 3 milyonu aşkın Türk’ün yaşadığı ve en fazla dış ticaretimizin olduğu Almanlar, Ermeni’den değil bizden yana tavır takınırdı?

Hiçbirisi olmadı?

Peki neden?

1-Küfür tek millettir ve Türk’e ebedi düşmandır.

2-Bütün gayret ve faaliyetlerin bir karşılığı vardır. Gavur hiç durmadan çalıştı. Lobi yaptı. Bizim STK ve medya ise sadece kendi şahsi çıkar ve ikbal hesaplarının derdine düştü. Günübirlik ucuz hesaplara girişti.

Almanlar, bu kararı üç gün içinde vermedi ki! Ermeni lobisi aylardır çalışıyor. Batı medyasında günlerdir bu konu işleniyor.

Siz hiç bizim medyada esaslı bir analiz, ciddi bir dosya, dişe dokunur bir manşet gördünüz mü son dönemlerde? Dış politika yazarlarımız ne yapıyor, ne yazıyor bilen, gören, duyan var mı?

Kamuoyunun gazını almak için üç beş hakaret, küfür içeren beylik ucuz lafların dışında dişe dokunur hiçbir şey yok.

Eğer aklımızı başımıza alıp ülke menfaatini kendi şahsi menfaatimizin üzerinde tutmaz isek vaziyetimiz perişan beyler!

Felaketin büyüğü geride!

Batı Ermeni meselesiyle, Kürt sorununu birleştirerek Güneyimizde fiili bir durum oluşturuyor. PKK’nın Suriye kolu PYD’nin ABD desteğiyle Fırat’ın Batısına ilerlemesiyle, Almanya Meclisi’nin kararının aynı döneme denk gelmesi tesadüf değil.

Vaziyet ciddi ve bizim dostane uyarılarımızla birlikte önerilerimiz ile gayretlerimiz devam edecektir.

Zira her santimetrekaresi şehit kanıyla sulanan bu vatan hepimizin.