Bu memleket çok hain gördü evet ama 15 Temmuz gecesi ülkeyi kin ve nefretle karmaşaya sürükleyen, azgınca halkına ateş açan, acımasızca kan döken, Gazi Meclis’i bombalayan paralel terör çetesi ve işbirlikçisi hainlerin yaptıkları kadarını görmedi.

Türkiye böyle darbe görmedi. Bu hem millî iradeye, hem ordumuza, hem de milletimize karşı yapılmış bir darbeydi. Askerin görevi halkı korumaktır; PKK'ya çevrilmesi gereken tanklar, gece boyunca halka çevrildi.

Karmaşayla başladı her şey. Gerici kafayla, TRT'yi ele geçirince ülke idaresini de ele alacaklarını zannettiler. Zorla yere yatırıp, namluları üzerine doğrulttukları TRT spikerine sesi titreye titreye korsan bildiri okuttular. O bilindik, basmakalıp, tarihî bildiriyi.

Menfaatlerini gözeten, halk iradesini yok sayan zorbalar, demokrasiyi özümsemiş bu halkı nefret kalkışmasıyla susturmaya çalıştılar. Ama gereken cevabı aldılar.

Biz geçmişte kurgulanmış bir çok oyun gördük, çok can kaybettik, çok acılar yaşadık. Ancak tüm bunlardan biz ders aldık.

İhanet içindekiler artık anlasınlar ki bu halka rağmen darbe olmaz. Sabaha kadar salâlar, ezanlar okundu, meydanlarda bayraklar dalgalandı, tanklara karşı duruldu… İmanlı millet topyekûn, kalkışmaya karşı koydu.

Artık anlasınlar ki gece yarısı tankların üstüne çıkan bu halk, oynanan oyunu daha başında bitirdiği gibi, bir daha olursa yine bitirecektir.

#DuranAdam'lar vardı bir dönem. O gece ise sokakları DikDuranAdam#'lar doldurdu. Allah’ın izniyle cesaret, sağduyu ve basiretle hep de dik duracağız.

Bu ülkede bir tane bile hain kalmayana kadar milletçe mücadelemiz sürecek. Bu karanlık yapıdan kurtuluncaya kadar.

Özgürlüğümüze ve demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz.

O gece sosyal medyada bir takvim yaprağı paylaşıldı. Tarih 15 Temmuzdu ve tevafuk üzerinde şu ayet vardı.

Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz. (Al-i İmran Suresi, 139)

Allah bizi geç değil bugün, tüm rezillerin zelil olduğuna şahit etsin.

Fitne katilden betermiş gerçekten. Yüce Rabbimiz doğruyu söyledi. Allah, ilerlememizi hazmedemeyen fitnecilere fırsat vermesin. Tuzaklarını ellerine ayaklarına dolasın. Kendi dertlerine düşürsün.

17 Ağustos'ta hasar görmüş bina depremi hatırlattığı gibi, Gazi Meclis'in hasar gören bir bölümü onarılmasın; 15 Temmuz'u hatırlatsın bize, unutturmasın.

Onlar bu tuzağı tasarlıyorlarken, Allah da bir düzen, bir karşılık kuruyordu elbette. Allah, düzen kurucuların tuzaklarına karşılık verenlerin hayırlısıdır.

Allah her şeyi hayırla yaratıyor. O gün, ellerine geçirdikleri son 'fırsat'ı da kaybeden şerefsizlerin deşifre olduğu gündü.

Bayramdı o gün; demokrasinin bayramıydı.

“Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.” (S. Karakoç)