Aslında hiç merak etmiyoruz
Gazetelere göz attığınızda şu ifadelerle karşılaşırsınız:
Güzellik sırlarını bizimle paylaştı
Genç kalmanın püf noktalarını anlattı
Yüzüne uyguladığı maske ile genç kızlara taş çıkartır hale geldi.
Bu ifadeleri ilk okuduğunuzda zihninizde şöyle bir fotoğraf canlanır: Her şeyin güllük gülistanlık olduğu bir ortamda bir avuç seçkin insan var ve halkın neredeyse tamamı bu seçkin kesimin nasıl genç kaldığı nasıl beslendiği ve nasıl yaşadığı ile meşgul oluyor. Tamam, hanımlarımızın büyük bir kısmı en değerli vakitlerini ekran başında geçiriyor ve zihinlerini bu boş malumatlarla dolduruyorlar fakat kimsenin bu bunu genelleştirme hakkına sahip olamaz. Üstelik bundan sadece vakit israfına yol açan kimseler değil, onları ekran başına çekmek için türlü türlü yollara başvuran kapitalist odaklar da sorumludur.
Uzun lafın kısası, aslında hiç birimiz kimin ne kadar kilo verdiğini kimin nerede ne yaptığını merak etmiyoruz. Nitekim sabahın erken saatlerinde evinizden işinize gitmek üzere çıktığınızda, yol boyunca koşuşturan insanlarla karşılaşırsınız. O vakitte yollara düşen insanlar bir an önce işlerine ulaşabilmek için koşuştururlar. Akşam evlerine ekmek götürmenin derdine düşen o insanların kimin ne kadar zarif ve genç göründüğüne ayıracak vakitleri yoktur. Fakat tüketim sektörü nedense bu boş malumatlar yığınını sürekli gündemde tutarak sağlıklı bir kimlik kazanamamış ve arada kalmış kişileri ağlarına çekebiliyorlar. Arafta kalan bu kimseler hayatı günübirlik yaşar ve kendi tabirleri ile eğlenmenin yollarını ararlar.
Üzerinde yaşadığımız coğrafya, ekonomik, sosyal ve siyasi sorunların yoğun yaşandığı bir yer. Doğrusu yaşadığımız sorunlar sarmalının içinde ne elit kesimin egosunu tatmin edecek vakte ne de kapitalist zümreyi rahatlatacak imkânlara sahibiz. O yüzden kimse insanlarımızın boşluk anını fırsat bilip bundan nemalanmaya kalkmasın.
NE İSTİYORUZ
Gazete manşetlerine göz attığımızda, yoksullara kucak açan bir hayırseverin onurlu davranışını görmek isterdik.
Bir gencin erdem yüklü yüreğini ve namaz vakti camiye koştuğunu görmek isterdik.
Bir çocuğun yaşlı bir adama yer verdiğini ya da elindeki torbayı taşıdığını görmek isterdik.
Yoksulların yüzlerindeki o tebessümü görmek isterdik.
Ülkemizin, darbe, siyasi sorunlar, iç ve dış tehdit unsurlarından arınıp huzur ve sükûnete ulaştığını görmek isterdik.
Büyüğün büyük gibi küçüğün küçük gibi davrandığını görmek isterdik.
Okullarımızda ahlaki eğitime ağırlık verildiğini ve birincil hedefin Cennet ehli nesiller yetiştirmek olduğunu görmek isterdik.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.