D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Seçimle mi geldiler?

Seçimle mi geldiler?

Neden ABD büyükelçisi ve yetkililer tutuklamalara itiraz ediyor? Hukuka aşırı düşkünlüklerinden mi? “Bizim yandaşlarımıza ilişmeyin” demek için mi?

Tantana çıkarılacağı, şamata koparılacağı belliydi. HDP yaranı devleti tanımadıklarını, hukukunu tanımamakla en açık şekilde ortaya koydular. Hâkimler bunları ifadeye çağırıyor, bunlar ne yapıyor?

“İfade vermeye gitmeyeceğiz!” diye dikleniyor.

Siz kimsiniz?

Hukukun üstünde kişiler mi? Kanundan yüksekte zatlar mı?

Eğer hukuk, kanun sözkonusu ise, siz de hasbelkader Türkiye’de hukuku tanzim eden, kanunları yapan Meclis’te bulunuyorsunuz.

Dokunulmazlıklar kaldırıldı, Meclis’e iktidar kanadından milletvekilleri, ifade vermeye gitti.

CHP Genel Başkanı gitti, MHP Genel Başkanı gitti... Siz Meclis’e gidiyorsunuz ama mahkemeye gitmiyorsunuz.

Ben derim ki, mahkemeye gitmiyorsanız, önce Meclise gelmeyin!

(Neyse sonunda “Meclis’e gelemeyeceğiz” dediler.)

İş zora binince Devlet devletliğini gösterdi ve bu sırtını terör örgütüne dayayan kabadayıları mahkemesine getirdi. Bununla şu gösterildi: Hukuk, terör örgütünden güçlüdür!

Hukuk güçlü olursa devlet güçlü olur.

“Benim silahlı güçlerim var, mahkeme tanımam!”

Söylenen buydu. Türkiye, anlı şanlı komutanları, genel kurmay başkanlarını yagıladı, hatta cezalandırdı. İş operasyona dökülünce, ipin ucu kaçtı ve adaletin terazisinin şaştığı görülünce hatadan dönüldü ve gerçekten suça bulaşmayanlar serbest bırakıldı, haklarına kavuştu.

Türkiye’de bir adalet mekanizması var ve er geç adalet tecelli eder.

Bunların tafraları neden peki? Bir yandan Kandil çetelerine, öte yandan Türkiye’yi baskı altında tutmak isteyen ABD ve AB’li hamilerine güvendiler.

Şimdi söz şu: “Seçimle gelen seçimle gider!”

Siz buna gerçekten inanıyor musunuz?

Sizi kim seçti? Halk mı?

Halk sizi seçmeye mecbur bırakıldı. Listelerin Kandil çetesi tarafından nasıl tanzim edildiğini bilmeyen beri gelsin!

Siyasette behresi olmayan eski terör bulaşıkları ile kadınları öne sürerek batının ilgisini çekme hesabına dayanan gariban kadıncağızlar listelere dolduruldu.

Bunların Meclis’i tiyatroya çevirdiklerini kaç defa gördük. Bir mevzu konuşuluyor, söyleyecek sözleri yok. Bildiklerini okuyorlar, hem de basbas bağırarak.

Fikri güçlü olan bağırmaz. Söyleyeceğini söyler.

Türkiye’de geç de olsa şu hakikate uygun davranılıyor: “Seçimle gelmediniz, zorla seçtirildiniz. Bunun sağlamasını yapacağız. Siz hapse atıldınız diye yer yerinden oynamayacak!”

Nitekim, yaprak kımıldamadı!

Bir de işin savaş tarafı var: Savaş sınırlarımızda, her an dâhil olabiliriz. ABD’nin sınırımızda sürdürdüğü savaş Türkiye’ye düşman terör örgütüyle yürütülüyor. Savaşın Türkiye karşıtı boyutunu görmezsek, konu tam vuzuha kavuşmaz.

Neden ABD büyükelçisi ve yetkililer tutuklamalara itiraz ediyor? Hukuka aşırı düşkünlüklerinden mi? “Bizim yandaşlarımıza ilişmeyin” demek için mi? 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
D.Mehmet Doğan Arşivi