Bursaspor’la Trabzonspor’un, bir maç fazlası ile, ikinci yarının açılışını yapacakları maç acaba nasıl geçerdi? Öyle ya Trabzonspor yine transfer çılgınlığı sunmuş, Bursaspor ise pek öyle sağa sola dalmadan hazırlanmıştı. Maçın hakemi de gençlerden Yaşar Kemal Uğurlu olacaktı. Bursa’da kar kalkmış, dolayısıyla yeni stat bu açılış maçını bekliyordu.

Ve oyun başladı... Müthiş bir tempo... Genelde sağlıklı bir pas trafiği... İkili mücadelelerde alabildiğince yüreklilik... Hem hücumda, hem savunmada iki tarafın da topluca hareket etme çabası ve bu genelde başarabilmeleri... Ürün olarak da konuk takımdan iki, ev sahibinden bir gol... Yani yukarıda saydığım futbol özelliklerinden gollerle süslenmiş bir ilk yarı... 

Ne maç izliyoruz be diyerek devre arası kahve molamızı verdik biz de... İkinci yarıya gelindiğinde bu ilk yarıdaki futbolun teknik adamları ne kadar mutlu kıldığını gördük. Çünkü yenik durumdaki ev sahibi bile oyuncu değiştirmemişti. Yani ilk yarının benzeri bir futbol geliyordu anlaşılan...

Ama o de ne? 48. dakikada ikinci sarıdan Trabzonsporlu N’Doye atılmaz mı? Hakemin kararı doğru mu? Hem de nasıl... Hem ilk sarı hem de ikinci sarı aynı futbolcu tarafından bedava yapılmış yanlışların eseri... 

Ve o güzelim maç gitti, yerini topluca kendi yarı alanında savunmaya çekilen bir konuk takım ve onun üzerine yalan paslarla yüklenen bir ev sahibi... Bursaspor’un maestrosu Batalla sıfır oynamaya devam ediyordu ikinci yarıda. Ama bir taç atışı sonucu sahadan atılan Hamzaoğlu da onu seyretmeye devam ediyordu. Böyle teknik adamlık olur mu hiç? Neyse... Artık Bursaspor oyun alanının dörtte üçünü kendisine sunan konuk takımın sahasına yerleşip topu bir ortadan sola, bir ortadan sağa geçirerek sadece zaman yiyordu ki, bu hiç işine gelmezdi. Üstüne üstelik 77. dakikada Necid de oyuna alındıktan sonra sorarım ben Hamza kardeşe senin takımın acaba içeri kaç orta attı yukarıdan? Trabzonspor ise bir kişi eksik kalmış ve Bursaspor’un bu yavan oyununu seyrederek hem diri kalıyor hem de böylece kontraya çıkacak top yakalarsa işi kapatacak özellikler taşıyabiliyordu. Öyle de oldu, hem kaleci Harun hem de Trabzonspor’da o kontraların son adamlarının hatalı vuruşları skorun 2-1’de bloke olmasına yardım ettiler. HaaaBatalla’ya sunulan bir geri pası ise yürüyen bu kaptanın o pozisyonda da yürümesi sonucu öldü gitti. 

Şimdi soracak olanlara cevap olsun. Mas da, Pereira da Trabzonspor’a şimdilik “Oh be” dedirtmiş değiller. İyi oyuncular mı? Klasları var. Ama Olcay Şahan gerçekten zaman zaman üç kişilik oynayarak büyük katkı yaptı. Pardon unutuyordum. İki kaleci de milli takımın kalecisi Volkan Babacan’ın yedeği olmayı çoktan bir kere daha hak ettiler.

Maçın hakemi mi? Bence 8,5’tan az almaz... Devamını beklerim.