FENERBAHÇE, Kayseripor’u kupanın rövanş maçında da 3-0 yendi ve yarı finale çıktı. Tamam... Ama bu eşlenmenin öyle bir garip tarafı var ki, bu ülkede bazılarını teknik adam sanan ve onların peşinde sürüklenenlere ders olacak nitelikte... Nasıl mı? Efendim; Sergen Yalçın kupanın ilk maçında, kendi sahasında sahaya 8 adamı oynatmayarak bir takım sürmüştü. Öyle ya düşme potasında idi ve lige saklıyordu elemanlarını... Hadi neyse diyelim. Ve de Bülent Korkmaz’ın Kayseri Erciyesspor’a kupada final oynattıktan sonra takımın küme düştüğü de tarihte yazar. Devam edelim... Baktım kupanın rövanş maçında Kadıköy’de aynı Kayserispor sanki tura çok yakınmış gibi tam takıma yakın çıkmaz mı? Yine üç yiyip elendi. Şimdi acaba birileri çıkıp da, “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu “ diye sormaz mı? Sergen atlardan vakit bulup bir önce şu diplomasını almalıdır... Kim bilir o diplomada böyle yanlışları işaret eden satırlar da vardır. 

***

 

Şenol Güneş hoca ile Ümit Özat’ın söz düellosunda kim kazandı, herkes merak ediyor. Önce şunu belirteyim; Şenol hoca sadece iki kelime etti. Oysa Ümit Özat konuştu da konuştu. Nereye mi? Eh malum, kendini spor programını sanan tiyatro programına... Neler neler söyledi... Onu ilk defa milli takıma alıp taaa Korelere kadar götüren hocası için... Gördünüz mü değerli teknik adamlar; Sporcunun önce zeki ve çevik olanını değil ahlaklısını seçeceksiniz. 

***

 

Bizim atletlerden ne kadar uluslararası madalya kazanmış olanı varsa, hepsinin doping maskesini düşürdüler. Çoğu da, belki de tamamı devşirme... Eh burası cennet ülke ya, iç ilacı, çık piste, kazan madalyayı. Yan gel yat... Arkadaşlar ben belki de fazla milliyetçiyim. Ben bunlardan tekinin dahi sırtına milli forma giydirmem... Giderim Doğu Anadolu’ya oradan uzun mesafe yapacak değerleri bulurum...

***

 

Video hakemlik diye bir konu var gündemde. Bizim ülkede de önümüzdeki sezon veya sezon arasında uygulanacakmış. Kulüpler Birliği başkanı kendini yırtıyor, illa uygulansın diye. Federasyon da dümen suyunda... Bazı kulüpler de var aynı suda kürek çeken... Ben ne diyorum... Ben hakem olsam bu uygulama geldiğinde düdüğü bırakır kenara çekilirim. Çünkü artık bana ihtiyaç kalmamıştır. Yukarıdan birileri hop diyecek, ben düdüğü, neyse burayı üstü kapalı geçeyim, saklayacağım, sonra gelen emre göre kararımı vereceğim. O zaman sokaktan geçen bir meraklıyı alınız, giydiriniz hakem formasını atın sahaya... Düşünebiliyor musunuz; hakemlerin futbolcu, teknik adam nezdindeki halini, video gelirse...

 

***

İki kaleciden söz edeyim. Tolga özel maçta gol yedi diye kendisini protesto edenler acaba Gençler karşısında kaleye geçtiğinde utandılar mı? Üstelik de maçın sonucunu etkileyebilecek topu çeldi. Devamla... Rizespor’un genç kalecisi Gökhan iki adet kontrayı kalesini terk ederek kesti. Tamam... Ama yedirdiği gol ne? Bu gencimiz ayakla kendisine verilen geri pasının elle tutulmayacağını bilmiyormuş.