Son günler için
Herkesin haklı ve alacaklı olduğu bir zamanda, hakikat nereye gider? Hakkaniyet nasıl sağlanır?
Mesela: Camiada belki bin tane ajans var. Yalnız bir insanın ajansı varmış gibi yazıp çizmek, ne kadar adildir? Hak ile haksız arasındaki farkı hafife alamayız.
Mesela: Sadece benim hayatım ve haysiyetim yok. Karşımdaki insanın da hayatı ve haysiyeti var. Buna göre davranmalı, yaşamalıyım. Hassasiyet budur. Mümin olmak bunu gerektirir.
Adaletin ve merhametin uzağında kalmak, bizi zalimlerden yapar. Düşmektir bu.
Hiçbir dünyevî kazanç, bir insanı kaybetmekten daha değerli değildir. Kaybedecek vaktimiz olsun ama insanımız olmasın.
Nerelerden geldiğimizi ve hangi felâketlerin eşiğinden döndüğümüzü bazen unutuyoruz. Unutmayalım.
Bizi buraya getiren, kardeşlikten doğan dayanışma duygusuydu. Hemen söyleyelim: 'Biz' derken, siyasi bir partiyi kastetmiyoruz. Sözgelimi, seslendiğimiz bu köşelerin üstünde sayısız insanın emeği var. Emanet bu değilse başka nedir?
Yol ile yoldaş bir bütündür. Yalnızlık insana mahsus değildir. Yalnız kalanların birtakım gerekçelerle bunu süslemesi, genellikle inandırıcı bulunmaz. İnsanlar niçin senden kaçmış? Asıl soru ve sorun budur.
Esas mesele: Elleri sıcak, kalpleri soğuk insanlardan olamayız.Güzel ve yüksek sözler söylemek, bizi samimiyete götürmez.
***
Fitne öyle bir şeydir ki çıkaran bile sonunda ondan şikâyetçi olur. Başlattığı fitnenin mağduru haline gelir. Buna 'ilâhi adalet' diyoruz.
Kendi adına konuşamayanlar, başkalarının adına konuşmak isterler. Cesaret birincisidir. İkincisi başka bir şeydir. İyi sayılmaz.
Takım sporlarında en önde olanın değil, arkadan gelenin derecesi önemlidir. Ölçü odur. Her anlamda dökülen, irtifa kaybeden arkadaşlar görüyoruz. Üslup meselesini halledememiş. Tavır konusunda olgunlaşmamış. İmkânı yanlış anlamış. Gücü kaldıramamış. Her daim haklı.
İşte böyle arkadaşları ölçü olarak önümüze koyuyorlar. 'Hepiniz aynısınız' diyorlar. Sadece bundan dolayı bile mesuliyetimizin artması gerekiyor. Daha dikkatli davranmamız icap ediyor.
Kırılan, sadece bir kişiye kırılmış olmuyor. Son yıllarda küsüp de dünya değiştiren kaç arkadaş tanıyor, biliyoruz. Bu vebaldir.
Cemaat diyoruz, millet ve ümmet diyoruz. Her türlü olumsuzluğa rağmen, hiçbir kardeşimizin geride kalmasına gönlümüz razı olmaz. Hataları varsa, kendilerine usulünce söyleyeceğiz. Eksiklerini gidermeleri konusunda yardımcı olacağız. Kusur avcısı haline gelmeyeceğiz.
Fenalığın içimize ulaşmasını engellemeliyiz.
***
Bu dünyadaki en kıymetli şey, hakkın yerini bulmasıdır. İnşallah hep beraber buna vesile oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.