Öyle bir pazar yaşadık ki, iki gün önce sormayın gitsin... Saat 19.00’da önce Eskişehirspor-Giresunspor maçı vardı, Süper lige tırmanmak adına... Saat 20.00’de ise parmağımız da yoruldu, gözlerimiz de... Çünkü Galatasaray lig üçüncülüğü için Alanyaspor karşısına çıkıyordu. Tam aynı dakikalarda ise Fenerbahçe’nin Ataşehir’dekibasketbol  salonundaDarüşşafaka lig play-off’u için karşısına çıkacaktı. Bitti mi? Hayır! 21.30’da da Bolu-Göztepe Süper Lig vizesinin ikinci etabında ilk maçın rövanşına çıkacaklardı. Yani bize bu pazar ne haber, ne de dizi izlemek mümkün olmayacaktı. Peki, bu futbol-basketbol furyasının içinden neler çıktı, şimdi ona bakalım... 

 

Süper lige tırmanma oyunlarında Eskişehirspor-Giresunspor maçı tam anlamıyla bir taktik, rakibi devamlı kontrol ve zaman zaman panikleme oyunu idi. Ev sahibi attığı tek golle maçı idare etti, finale kaldı ama elenen konuk takım, şayet davadan vazgeçmezse, seneye çıkar derim... Boluspor ise ilk maçtaki 0-2’nin altından çabuk kalkmak gibi bir planla bir türlü sahaya hâkimiyet oturtamadı. Göztepe ise kendisine geniş alanlar hazırlayıp, maçı bitirecek bir gol daha bulmanın programı ile sahaya sürülmüştü. Sonunda da iki gol atarak finale çıktı. Şimdi iki deneyimli hoca Mustafa Denizli ve Yılmaz Vural Süper Lig’in son bileti için karşı karşıya gelecekler. İki takım da eski Süper Lig takımlarından... Yani yakışır...

 

Bir de Galatasaray’ın Alanyaspor macerası vardı. Ev sahibi o sahada önüne gelen büyük küçük herkesle kafa kafaya oynadı, bazen kazandı, bazen kaybetti ama hiç bir oyunda, “Bunlar da nereden geldi” dedirtmedi. Galatasaray son maçlarda bir biri peşine aynı takımla sahaya çıkmaya başladı. En önemlisi de Tudor’un aklını başına alıp dörtlü savunmaya dönüşü oldu. İki kenar adamı Sinan (2) ve Buruma’nın golleriyle maç kazanıldı ve ezeli rakip Fenerbahçe’yle yarışa devam edildi. Bu maçta da Tudor’un falsosu yok muydu? Tabii ki vardı. Daha film kopmadan sen tut salondan Senijder’i kenara al... VagnerLove cezanın bir bölümün kesebildi ve oyun 3-2 bitti. Sneijder’siz Galatasaray’ın rakip alana yerleşmede ve atağa çıkarken yön tayin etmede ne kadar etkisiz kaldığını da gördük. 

 

Ve basketbol... Fenerbahçe, Bogdanoviç’siz kadro ile Darüşşafaka’yı yerle bir etti desek yalan olmaz. David Blatt gibi bir hocanın çaresizliği bence bu maçın en dikkat çekici yanı oldu. Obradoviç’in oyundaki oyuncu değişimleri, taktik çeşitlemeleri rakip tarafından sadece izlenebildi. Şimdi ikinci maç da Ataşehir’de... Sanırım üçüncü maçın yatırım sonucu olur ve bu seri kısa sürer...