Aktütün Karakolu’nun basılması ve ardından Diyarbakır’da patlayan bombalar ve ardından yaşanan gelişmeler birilerinin yeniden düğmeye bastığının işareti...
Bunu sadece bir tarafa endekslemek ve suçluyu sadece bir mahzende aramak doğru değil...
Bu anlamda Ergenekon örgütlenmesi çok önem arz etmektedir...
Bu olayların ve bundan önceki olayların ve bundan sonra olacak olayların temel kaynağı; kan ve gözyaşı üzerinden servet üretenlerin ve saltanat sürenlerin ortaya koyduğu Ergenekon yanardağının hâlâ kaynamaya devam ettiği...
Bunlar kim veya kimler?
Sadece bunların kim veya kimler olduğu sorgulandığında gerçekleri ortaya koyan büyük resim ortaya çıkacaktır...
Sadece küçük ve parça resimlerden yola çıkarak meselenin özü ve bütünlüğü anlaşılamaz...
Önümüze de konan da hep küçük resimler olduğu için kimse bir şey anlamıyor...
Bu anlaşılamadığı için de ortaya konan çözümler çözüm olmaktan çıktığı gibi bizatihi sorunu daha da derinleştiren olaylar zinciri ve sorunlar yumağı olarak karşımıza çıkıyor...
Gerek hükümetin ortaya koymaya çalıştığı çözüm paketleri, gerekse Kürt sorununu temsil iddiasıyla siyaset yapanların ortaya koyduğu çözüm önerileri sorunun çözümünden çok uzaktır...
Sorunun çözümümde siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel nedenler şüphesiz çok önemli olmakla birlikte bunlar gerçek amaca hizmet eden sadece yan unsurlardır...
Bunlar çözümüm temel unsurları değildir...
Çözümüm temel unsuru; İslâm kardeşliğidir...
Irkçılığı ayaklar altına alan, şekle şemale bakmadan sadece üstünlüğü takvada bulan, herkesi kardeş sayan ve bunun neticesinde birinin sorumluluğunu diğerine yükleyen, “Müslümanlar bir vücudun azaları gibidir, birisi acı çekerse diğerleri de acı çeker” düsturu ile hareket edilmesini emreden bir anlayış ortaya koyar...
İslâm kardeşliğinde sınır yoktur...
Sınıf yoktur...
Kimsin, nesin, nerdensin sorusu yoktur...
Bu nedenle ortaya konacak bütün çözümlerin ve çözüm önerilerinin temel referansı İslâm ve onun ortaya koyduğu prensipler olmalıdır...
Aksi takdirde bu prensiplerden uzak beşeri sistemlerin ortaya koyduğu çözüm önerileri sakat hatta ölü doğacaktır...
Sorunun bu kadar uzamasının hatta kronikleşmesinin altında yatan temel gerçek ve gerekçe budur.
Son zamanlarda bölgede İslâm referanslı çalışmalar yapan cemaatlerin ve hizmet gruplarının bu kadar kabul görmesinin altında yatan temel gerçek ortaya koydukları İslâm kardeşliği projesidir...
Çözüm için ortaya çıkanların sadece bu cemaatlere ve hizmet gruplarına bakması yeterlidir...
Önemli olan bakmak değil aynı zamanda görmektir...
Temel sorun; çözüm makamında bulunanların ve öneri ortaya atanların sadece bakmaları ancak gerçeği görememeleridir...
Bunu yaptıkları anda ülkemizdeki bütün sorunlar çözülür...
Bu da işlerine gelir mi bilemem...
Ben sanmıyorum!
GÜNÜN SÖZÜ
Ey gaflete dalıp ve bu hayatı tatlı görüp ve ahireti unutup dünyaya talip bedbaht nefsim!
Bilir misin neye benzersin?
Deve kuşuna!
Avcıyı görür, uçamıyor, başını kuma sokuyor da avcı onu görmesin...
Koca gövdesi dışarıda, avcı görür...
Yalnız o gözünü kum içinde kapamış görmez!
BEDİÜZZAMAN