Ntv’de geçen salı akşamı Aziz Bey ve hukukçusu Şekip Bey, Rıdvan Dilmen’le bizim Murat Kosova’nın konuğu idiler. Durup dururken neden derseniz, sakın demeyiniz, çünkü o kanalın sahibi Fenerbahçe’nin en büyük sponsorudur. Tamam... Dolayısıyla başka nerede böylesine bir, “Transferde biz de varız” bekleyiniz” biçiminde taraftara umut dağıtabilir ki? Bunların hepsine eyvallah. Ancak ne var ki, Aziz Bey, açık ve net olarak Van Persie’yi sakat sakat aldıklarını itiraf etti. Evet, açıkça itiraf etti. Ve de bu itiraf içinde suçu, 15 yıllık dostum diye bizlere tanıttığı, ben adını unuttum bile, sportif direktörünün omuzlarına yükledi. Meğerse o sportif direktör, Hollandalı imzayı attıktan sonra sakat olduğunu belirtmiş. Zaten ben de alındığında, odası tahsis edildiğinde yine bu sütunlarda ve ekranda, ömrünün bir seneyi bulamayacağı bu ülkede yazan ve söyleyen tek kişi olmuştum. Şimdi ben de sormaz mıyım, bu dolmayı nasıl yuttunuz diye Aziz Beye? Bu dolmanın bedeli, bonservis olarak 6 milyon avro, üç yıllık sözleşme karşılığı da toplam 16,5 milyon avro... Yani toplamda 22, 5 milyon avro... Tercümesi bizim parayla 100 milyondan fazla...

Peki, Aziz Bey gibi birisi bu ladesi kendi ağzından böyle nasıl itiraf etti dersiniz. Eee bendeniz bu sütunlarda Van Persie’nin ülkemize geldiğinde geçtiği sağlık kontrolünde doktorlar nasıl rapor vermişlerdi biliyor musunuz diye bir bölüm sunmuştum. Demek ki, benim yazım karşısında zor durumda kaldılar. İşte bizim eski gazetecilik formumuz...

Söyleşinin gerisi mi? Sizce ne vardı ki? Pardon, bir de federasyonun istifa etmesinin gerekliliği vurgulandı. Onu oradan değil başka yerlerden isteyeceksiniz...

Neyse, bizim bu kaka federasyon da nasılsa büyük bir hatasından dönerek bu sezondan itibaren kupa maçlarının sadece ve sadece eleme usulü ile oynanacağına karar vermiş. Böylece hem Milli Takım, hem de Avrupa Kupalarında yollarına devam edecek kulüplerimiz bir oh çekmiş olacaklar.