Ah İslam Vah Müslümanlar
Dinimiz İslam sadece iman, ibadet ve ahlak olarak ahiret dini değildir. Aynı zamanda dünyamızı da düzenleyen bir dindir. Yani dünyada yaşarken ev ve aile hayatımıza, sosyal ve siyasi hayatımıza, ziraat, ticaret, sanayi, iktisat, ekonomi gibi iş hayatımıza, hukuk, eğitim ve terbiye hayatımıza bir yasal düzenleme getirir. Üstelik bu kendi yasalarını, kanunlarını korur ve başka kanunların reddini ister. Bunu da iman şartı kılar.
Bu ne demek?
* * *
Eğer dünya işlerimiz, yani evlenmemiz, boşanmamız, işimiz, memuriyetimiz, ticaretimiz, hukukumuz, mahkememiz, yönetimimiz İslam’ın emir ve yasaklarına göre, haram ve helallerine göre, ahkam ve şeriatına göre, yani kanun ve yasalarına göre değilse, bizim Müslüman oluşumuz laftan ibarettir. Lafla peynir gemisinin yürümediği gibi, böyle bir din de yürümez. Allah Teâlâ’nın katında itibara alınmaz. Bu yüzden Sevgili Peygamberimiz (sav)’in “din muameledir” hadisi çok önemlidir.
* * *
Allah Teâlâ’nın kanunlarına her Müslüman itaat etmelidir. Emirlerine ve yasaklarına, haramlarına gönüllü uymalıdır. Buna rağmen, dinin emir ve yasaklarına, helal ve haramlarına uymayanlara bakılır. Eğer bunlara iman ettiği halde sırf tembellik veya menfaatinden, zevklerinden ötürü uymuyorsa, asidir, günahkardır, fasıktır, facirdir; derhal tövbe etmeli ve isyandan itaate dönmeli, geçmişteki eksikliklerini tamamlamalıdır.
Eğer bunlara iman etmediği, kabullenmediği için uymuyorsa, veya dinin emri olduğuna iman etmesine rağmen beğenmediği, çirkin gördüğü, faydasız bulduğu için uymuyorsa, kesinlikle dinden çıkmıştır, kafirdir, mürteddir. Onun “ben Müslümanım” demesinin hiçbir kıymeti yoktur. Evet, din muameledir, laf değil, icraat ister.
* * *
Adam namaz kılıyor, elinden teşbih düşmüyor, hacca da gitmiş, sakal da bırakmış, ama ticarette, sanatta herkese kazık atıyor, haram yiyor, kaba diliyle herkesi incitiyor, hak hukuk tanımıyor.
Bu adamın namazı, haccı, zikri, sakalı onu kurtaramaz. Çünkü din muameledir. Muamelesi kafir olanın kendisi nasıl Müslüman olacaktır?
Kişinin dini de, aklı da, ahlakı da işinden belli olur. Dil kalbin tercümanı olduğu gibi yapılan işler de kişinin dinini gösterir.
* * *
Elinde İslam gibi bir nimet olur da Müslüman ondan faydalanamazsa, bu Trump gibi zalim ve mağrur ahmaklar da nereden çıktı? Diye sormasınlar. Onlar birer terbiye ve tezkiye aracıdır. Bir hatırlatma ve fırsat tanımadır. Son bir iyilik ve imkan yani…
* * *
Rabbimiz imanımızdan sonra kalplerimizi kaydırma! Nebiler, sıddikler, salihler ve şehitler ile beraber ederek ayaklarımızı sırat-ı müstakimde sabit tut! Kendilerine kızdığın sapıkların yollarına gitmekten koru bizi! Kâfirlere karşı bize yardım ederek zafer ver. Allah’ım, sana dayandık, sana güvendik, kendimizi sana teslim ettik, sırtımızı sana dayadık, yüzümüzü sana çevirdik, ellerimizi sana uzattık, tut ellerimizden, bizi bırakma Allah’ım. Bizi bize bile bırakma Allah’ım! Lütfen, bizi koru, bizi kayır, bizi esirge Allah’ım! Ey güzel Allah’ım!