FENERBAHÇE’NİN Karabükspor karşısında Galatasaray’la arasındaki averaj farkını kapatacağı üzerine iddiaya giren çok dostum vardı. Tabii ki Galatasaraylılar pek sıcak değillerdi ama çoğunluk bu görüşte idi. Çünkü rakip küme düşmüştü. Üstelik Galatasaray da 7’lik yapmıştı bu takımı. Şimdi neden Fenerbahçe yapmasındı...

Maça geldik. Baktık ki Aykut Kocaman takımda hem Soldado’ya, hem de Fernandao’ya görev vermişti. Guiliano ise her zaman olduğu gibi neredeyse aylak aylak orada burada dolaşıp duracaktı. Zaten öyle de oldu. Bu tufada gol bile atamadı. Karabükspor ise gittiği yerin bilincinde(!) oynayacaktı. Ancak ne var ki Fenerbahçe’nin orta alanda bıraktığı boşluktan yararlanıp, çoluk çocuk takım öne doğru ilgi çekici hamleler yaptılar. Ama öndeki elemanları yetersiz olduğundan gol bulamadılar. Bu arada iki net penaltılarını da göğsündeki kokardı henüz hak etmemiş hakem atladı.

Ve gelelim bendenizin kalıpçı hoca diye isim taktığım Aykut Kocaman’a... Teşekkürler! Neden mi? Eh yine oyuncu değişikliği olarak öndeki üç adamı çıkartıp, yerlerine adam soktu. Yani son maçların kalıbından yine çıkmadı. Ama en büyük ayıbı da Valbeuna’yı bitime 7 dakika oyuna sokmasıydı. Bu düşünce ve hareket şunu bu defa net olarak  ortaya koydu ki, Aykut hoca kalırsa Valbuena yolcudur. Tıpkı Alex gibi... Ne mi olur? İster misiniz Yoğurtçu Parkı’nın oralara bir de bu Fransız’ın heykelini diksinler!

Yazmadan edemeyeceğim... Maçı ekrandan izledik. Ünlü(!) yorumcu dediler ki, “Atıff solak olmasına rağmen müthiş sağ ayak çalımlarıyla harika bir gol attı...” Gol öyleydi de Atıff’ın solak olduğunu iddia edene bir daha maç da anlattırmazlar, yorum da yaptırmazlar... Ama desenize burası Türkiye, burada yaşanır garipliklerin en muhteşemi!

Bitirmeden... Federasyon son hafta takvimi açıkladı. Yahu işi gücü kalmamış takımların maçlarını aynı gün, aynı saate aldınız be? Yani Cuma’dan söz ediyorum... Bıraksaydınız da, üç beş kuruş hâsılat yapsalardı.