(KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN)

Bayram, bir yönü ile insanın yeniden doğması olarak da değerlendirilebilir. Çünkü dinî bayramın adı Arapçada “Îyd” kelimesi ile ifade edilir. Bunun asıl manası bir hale geri dönmek, avdet etmek demektir. Avdet yeniden yapmak, yeniden başlamak, bir şeye tekrar dönmektir.

“Îyd” kelimesi ise sözlükte; keder, üzüntü, şevk ve sevincin avdet etmesi, yani geri dönmesi anlamını ifade eder. Dolayısıyla, bu kelimede de avdet manası saklıdır. Asla dönüş, geri dönüş…

Dinî bir güne ad olunca bu kelime; üzüntü, keder ve sıkıntıdan, ferah, mutluluk ve sevince; kirli hayattan temiz hayata, ataletten çalışkanlığa, kederden sevince, mutsuzluktan mutluluğa, kaostan huzura, karmaşadan düzene, siyasi çekişmeden toplumsal bütünleşmeye, ihtilaftan ittifaka, şiddet ve hiddetten şefkate, düşmanlıktan dostluğa, terörden sükûna, şeytana uymaktan Allah’a uymaya, zahmetten rahmete dönmek demektir.

İnsan doğunca, hayatının sıkıntılarından habersiz, tam bir fıtrat üzere tertemiz gelir bu dünyaya... Sonra hayat ile ve içinde yaşadığı toplum ile temasa geçerek zamanla üzüntü, sıkıntı, kötülük ve nefsanî arzularla karşı karşıya gelir; dolayısıyla ilk gün ki saflığını kaybeder. Yani toplum onu bozar, değiştirir; hayatın içinde kayıplara uğrar. İşte bayramlar bu kaybı karşılayan telafi edici son derece güzel günlerdir.

Özellikle, İslam dininde yer alan iki bayram (Ramazan ve Kurban bayramı), insanların bağışlanmasına, doğduğu gün ki temizlik ve saflığa dönmesine, yeniden eskisi gibi olmasına vesile olan değerli günlerdir.
Bayram günlerinde, Allah’a karşı kulluk sorumluluğunu yerine getirebilen ve diğer kullara karşı görevlerinden kaçmayan bir Müslüman, bayram namazını kıldıktan sonra, anasından doğduğu gibi günahsız hale gelir. Esasen fıtratın gereği de budur.

İşte, bayramın yeniden doğma anlamı, hem kelimenin aslî yapısından hem de İslam dininin ona kazandırdığı bu derinlikten gelmektedir.

Bayramın ifade ettiği derin anlamı anlayıp, düşünüp içine sindirmeden, onu sadece geleneksel, klasik, basit bir eğlenme vesilesi gibi kabul etmek, anlam derinliğinden gafil olmaktır. Esasen Müslüman gafil değil, haberdar olan uyanık kimsedir, daima uyanık olmalıdır.

Bayrama anlam katan, bilhassa onun vesile olduğu eşsiz güzelliklerdir.
Bayram, her şeyden önce sılaya vesiledir. İkramlaşarak, ziyaretleşerek ve kucaklaşarak tam bir sıla gerçekleşir bayramda…

Özellikle mega kentlerde, insanlar için bayram, susuz çöllerde dolaşan kimseler için içecek su gibidir.

Bayram, bir tür zorunlu olarak sılayı gerçekleştiren olgudur.

Ulu Allah, Kur’an’da, kullarının bir birine karşı sıla yapmalarını istiyor. Sıla sadece ziyaretleşmek değil, belki ziyareti de içine alan, bağlantı kurma, ilgilenme ve ötekine ulaşma olgusudur.

Sıla dinimizde farz bir iş olup aynı zamanda bir kulluk şeklidir. Sanki ulu Allah kullarının sılasını da bayram günleri vesilesi ile gerçekleştiriyor; insanları kucaklaştırıyor ve rahatlamalarına yardımcı oluyor.

Bayram, aynı zamanda sevgi göstermeye vesiledir. Sevgi bayramda sel gibi akar.

Bayram, sevinç gösterme vesilesidir. Bayramda insanlar sevinçten uçar.
Bayram, kaynaşmaya vesiledir.
Bayram, paylaşmaya vesiledir.
Bayram, yardımlaşmaya vesiledir.
Bayram, kardeşliğe vesiledir.
Bayram, ruhun gıdalaşmasına vesiledir.
Bayram, çocukların sevindirilmesine vesiledir.
Bayram, kin ve nefret duygularını tamamıyla kalpten silip atmaya vesiledir.
Bayram, düşmanlıkların kazınmasına vesiledir.
Bayram, küskünlüğün terk edildiği gündür.
Bayram, dostlukların pekiştirildiği gündür.
Bayram, barışmanın günüdür.
Bayram, dargınlıkların toprağa gömüldüğü gündür.
Bayram, güzel davranışlarda yarışma günüdür.
Bayram, halkla bütünleşmeye günüdür.
Bayram, asla dönme ve ruhsal yönden yenilenme günüdür.
Bayram, iyilik ve güzelliklerin yaygınlaşıp perçinlendiği gündür.
Bayram, hayatın daha çok anlam kazandığı gündür.
Bayram, din ve dünya bütünlüğünün daha sıkı bir şekilde gerçekleştiği gündür.
Bayram, insanlığın kemale ermesine vesile olan gündür.
Bayram, nefislerin muhasebe edildiği gündür.
Bayram, gerçekten kulu kul yapan gündür.
Bayram, kâmil derecede insanlığın tadını çıkararak mutlu olunan gündür.
Bayram, yeniden doğma ve ebediyen mutlu olma günüdür.
Bayram, Allah’a yaklaşmak, günahlardan uzaklaşmaktır.

Bu vesile ile tüm Türk milletinin, okuyucuların, İslam dünyasının kurban bayramını, en iyi dileklerimle tebrik ediyor, bayram yapamayan mazlum kardeşlerimizin de bir an önce özgürlüğe kavuşarak bayram etmelerini Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.