Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Yunanlı gençleri desteklemeli ama...

Yunanlı gençleri desteklemeli ama...

Yaklaşık on gündür Yunanistan’da sular durulmadı ve olaylar devam ediyor. Yunan polisinin 15 yaşındaki bir genci öldürmesi sonucunda, Yunanlı gençler okullarında ve sokaklarda büyük eylemler yaptı ve dünyanın gündemine oturdular.
Hatta kısmen Türkiye’ye bile sıçradı. Daha analarının vurduğu sübekle (yani analarının bağladığı bezden yeni kurtulan) liseli çocuklar da Yunanlı kardeşlerine (!) destek vermek için yürüyüş yapıp, basın bildirisi okudular.
Solun çirkin oyunlarına kurban seçilen bu zavallı gençler, komünizm artığı, işe yaramaz, geçimsiz ve sevimsiz birkaç kişinin oyununa gelmiş veya dolmuşuna binmiş çocuklardı. Yunanlılar eylemlerini Nazım Hikmet’in şiiriyle destekleyince, devrimin kelime anlamını bile bilmeyen körpe yavrular sokağa döküldüler.
Demek ki, dünyada olup bitenlere herkes kendi penceresinden bakınca; görmek istediğini görüyor, duymak istediğini duyuyor, gerisiyle hiç ilgilenmiyor. Yunan polisi 15 yaşındaki bir genci öldürdü diye bütün dünya Yunanistan’la ilgilendi ve ilgileniyor.
Aslında şöyle düşünmemiz gerekmiyor mu? Ezeli düşmanımız olmasına rağmen ve tarih boyunca hep birbirine düşman kesilen Türkiye bile Yunanistan’daki olaylara destek verebiliyorsa, bu şunu göstermektedir: “İnsan hakları bütün dünyada herkesin ortak derdidir.” Bu yüzden de Türkiye’yi, Yunanistan’ı ve dünya kamuoyunu iyi okumak gerekir.
İyi, güzel ve doğru. Peki, hep birlikte böyle düşünelim. Ey böyle düşünenler! Ve Yunanistan’a destek verenler. İsrail’in Filistin topraklarını işgalinden sonra Filistin topraklarında ne oluyor? Filistin’de anne karnındaki bebelerden tutun da babasının anasının kucağında siper ettiği çocuklar, İsrailli Allahsızlar tarafından yıllardan beri öldürülmüyor mu?
Irak’ta binlerce genç ve çocuk mezarının sahibi Bush değil mi? Kaç çocuk silahlara kurban gitti, kaç çocuk açlıktan, yokluktan, ilaçsızlıktan, mikroptan ve hastalıktan can çeke çeke öldü? Somali’de, Eritre’de, Afganistan’da, Pakistan’da ölenler, çocuk ve insan değil mi?
Guantanamo’yu ne yapacağız? 3,5 yıldır dünyanın en büyük işkence merkezi ve suçsuz günahsız yüzlerce insan, dünyada eşi benzeri görülmemiş işkence yöntemleriyle öldürülüyor. Niye kimsenin gıkı çıkmıyor? Yunanlı anarşistlere destek verenler, Guantanamo için çaresizlik göstergesi olarak bile olsa, neden derin bir nefes alıp vermiyorlar?
Türkiye’den birtakım çevrelerin Yunanistan’daki olaylara destek vermesini iyi niyetli bir hareket olarak görmek mümkün mü bu şartlarda? Hemen Güneydoğumuzda, sınırımızdan her gün birkaç şehit haberi geliyor, Türkiye yasa boğuluyor ama sesi çıkması gerekenler susuyor, yok farz ediliyor, yalnız batımızda olanlara gelince destek veriliyor.
Bu şartlarda bir kısım medyanın da aynı zihniyetle; “Neden Türkiye’de aynı olaylar çıkmıyor” dercesine yayın yapmasını da kasıtlı ve güdümlü bir habercilik olarak değerlendirmeli ve haberlere, yorumlara ona göre dikkat etmeli değil mi?
Tabii Yunanistan’daki olayı ben de kesinlikle kınıyorum ama sadece Yunanistan’da olanları değil, dünyanın neresinde “bir kuşun kanadı kırılsa” ve kim bu kanadı kırmış olsa, ona karşı da tepki gösteririm. İnsan canı ise, diğer canlılardan daha kıymetli ve daha önceliklidir. Bu sebeple; “din”, “dil”, “ırk” ayrımı yapmadan, hiçbir insanın işkenceye maruz kalmasını istemem, isteyenleri de lanetlerim.
Kaş yaparken göz çıkarmamaya dikkat etmeli. Türkiye- Yunanistan ilişkilerinin tarihine baktığımızda ve özellikle Kıbrıs davasına şöyle kısa bir gezinti yaptığımızda, Yunan polisinin 15 yaşındaki bir genci öldürmesi devede kulak kalır.
Öte yandan çok uzağa gitmeye de gerek yok. Yunanlıların Batı Trakya’da yaptığı zulümler gündeme gelecek olsa, kaç milyon genç eder biliyor musunuz? Batı Trakya’daki soydaşlarımız daha yeni yeni Avrupa Birliği sayesinde insani haklarını elde etmeye başladılar.
Batı Trakya’daki soydaşlarımızın dil ve dinleri adına çektiği işkenceyi bugüne kadar Türkiye’de kaç kişi gündeme getirdi? Hangi haber bültenlerine konu oldu? Hatta ayyuka çıkmış haberler, Yunanistan’la ilişkilerimiz bozulmasın diye üstü örtülmedi mi, görmezden gelinmedi mi? Kaç 15 yaşında soydaşımız işkenceden öldü bilinir mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi