Nihat, ‘Paella’yı fazla kaçırmış!..
Nihat Kahveci, ciddi ciddi demeç vermiş; “F.Bahçe’de ne bugün, ne de gelecekte oynamam!..”
Devam etmiş; “Futbola Avrupa’da devam etmek istiyorum, kısacası futbolu İspanya’da bırakacağım!..”
Evet, pornografik fotoğraflarıyla ve yalan haberleriyle ünlü, sözüm ona spor gazetelerinde görev yapan bazı dallama muhabirlerin, son günlerdeki “Nihat Fenerbahçe’de, Nihat Güiza’yla takas edilecek” gibi mesnetsiz sallamalarına da böylece son noktayı koymuş oldu Nihat!..
Tabiî Nihat’ın kendi seçimidir.. İspanya’da başarılı da olmuştur.. Türk Milli Takımı’nda da performans noktasında çıtası yüksek futbolculardandır..
Ancak bu kadar kestirme, geleceğini bu kadar Avrupa’ya endeksli hale sokan konuşmasına da bir anlam veremedim.. Formasını giydiği Villarreal, Fenerbahçe’den çok mu üstün?.. Bu sene Avrupa’da sıfır çeken Fener’e bakmayın siz!..
Villarreal’de ne var?.. Hikâye!.. Bu çocuklar Avrupa’ya gittiklerinde ne hikmetse ülkesini beğenmiyorlar..
Hani kestanenin kılıfından çıkıp kılıfını beğenmemesi gibi..
Emre de İngiltere’ye gittiğinde “Ben futbolu Avrupa’da bırakacağım” demişti ama sonra ne oldu?.. Kös kös Türkiye’nin yolunu tuttu..
Nihat’ın da olacağı o.. Cicim ayları geçti bile.. 1-2 sene sonra geleceği yer yine Türkiye!.. Belki de “Fener beni alsın” diye can atacak, belki de araya adamlar koyacak ama geçmiş ola!.. Demir tavında dövülür çünkü.. 0 zaman su parasına gidecek Nihat, tabiî alan çıkarsa!..
Aslında Nihat’ın geleceği en iyi yer Fenerbahçe de değil..
Beşiktaş!.. Beşiktaşlı Nihat’a, elbette Beşiktaş yakışır..
Doğrusu da budur..
Ama benim takip ettiğim Beşiktaş da Nihat’ı almaz!..
Hadise sadece Nihat değil.. Avrupa’da top koşturan çocuklarımızın hemen hemen tamamı aynı..
Mesela; Yıldıray Baştürk..
Almanya’da oynamadığı takım kalmadı.. Bochum, Leverkusen, Hertha Berlin ve şu anda da Stuttgart.. Ve de her zaman Türk takımlarının da transfer listesinde.. Ama bir türlü Türkiye’ye gelmiyor Yıldıray!.. Şimdi ise Beşiktaş ile flörtte.. Ancak bu ne kadar doğru bilmiyoruz..
Peki Yıldıray’ın oynadığı takımlar, mesela Türk takımı olan Galatasaray’dan büyük ekipler mi?.. Kesinlikle hayır, zira Galatasaray bu takımların hepsini yenecek güçte ve geçmişte de yendi.. Son olarak Hertha’yı mesela!.. Ya da Fenerbahçe’den veyahut Beşiktaş’tan daha mı iyi bunlar?..
Geçenlerde iyi oyunundan dolayı sütunumuzda yer verdiğimiz Mesut Özil.. Gerçekten iyi topçu.. Ancak ne yapacağını bilmiyor.. Bırakın kulüp takımlarını, “Almanya Milli takımında mı oynayayım, yoksa Türkiye’yi mi tercih edeyim” aşamasında!.. Kafası karışık..
Misalleri çoğaltabiliriz.. Hamit Altıntop.. Kardeşi Halil.. Hepsi aynı.. Avrupa’da top koşturuyoruz diye acayip havalara giriyorlar.. İnanın ki bu çocukların pek çoğunda Aurelio’nun mütevazılığı yok..
Baksanıza Nihat’ın ifadesine; “Fener’de ne bugün, ne de gelecekte oynamam!.” Sanki Fener dediği takım, cüzzamlılar ordusu..
Ah Nihat ah!..
Yarın ne olacağımızın garantisi var mı be değerli kardeşim?..
Anlaşılan Nihat “Paella”yı çok yemiş..
Çok sevdiğini kendisinden öğreniyoruz..
Paella da Paella yani..
Yeme de yanında yat!..
Los İspanyoles!..
Tek kusuru, fazla kaçırınca gaz yapar!..
Meraklısına not;
Nedir Paella?.. Ortaçağdan kalma, özellikle de Valencia bölgesinde pek sevilen bir İspanyol yemeği.. İçinde çeşitli sebze ve deniz ürünleri bulunan, rengini safrandan alan sarı renkli bir pilav..
Neyse..
Denk getirirseniz bir tadına bakın..