FLAŞ: Baykal istifa etti-FOTO
FURKAN ALTINOK / HÜSEYİN YAZICI
FOTOĞRAFLARLA "KASET" İSTİFASI-TIKLAYIN
Kendisi gibi evli olan CHP milletvekili Nesrin Baytok’la yasak ilişkisini gün yüzüne çıkaran “yatak odası” kaseti, Deniz Baykal’ı koltuğundan etti. Baykal, CHP Genel Başkanlığı görevinden istifa etti. Baykal istifasını açıklarken, diğer taraftan da “komplo” diyerek hükümeti suçladı.
AK PARTİDEN JET CEVAP
Baykal’ın “Bu bir komplodur ve bunda hükümetin parmağı vardır” iddiasına AK Parti’den anında “Madem bu bir komplo, neden istifa ediyorsun?” cevabı geldi.
Kaset görüntülerinin internete düşmesinin üzerinden 4 gün geçmiş, bu süre içerisinde CHP ve Baykal sempatizanı gazete ve köşe yazarlarından bile “istifa” çağrıları gelmişti. Görüntülerle ilgili önce “Bel altından vuruş”, “Görmeyelim” diye yazan kimi köşe yazarları, çark ederek, “Bu, dünyanın her yerinde haberdir” şeklindeki ezip geçen gerekçeyi hatırlayarak, Baykal’ı istifaya çağırıyorlardı. Ayrıca, “Savunulacak hali yok. Onuru ile istifa etmesi lazım, Nesrin Baytok’un da... Hiçbir girişim, oyun, saptırma bunu kurtaramaz” sesleri yükselmeye başlamıştı. CHP çevrelerinde, “Kaldığımız yerden devam” denilmesi halinde partinin iyice biteceği dillendiriliyordu.
VE İSTİFA GELDİ
Baykal dün CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, sessizliğini bozarak, istifa ettiğini açıkladı.
Baykal istifa açıklamasında önce şu iddialarda bulundu: “Günlerdir beklenen değerlendirmemi ve kararımı açıklıyorum. Bu bir kaset olayı değildir. Bir komplodur. Komplo; hukuk dışı, ahlak dışı bir tertip demektir. Bir komplo yaparken, bazen haneye tecavüz edersiniz. Duvarlara gizli kameralar yerleştirirsiniz. İnsanların en korunaksız görüntülerini alırsınız, kesersiniz, biçersiniz, montaj yaparsınız, çarpıtırsınız.
İKTİDARI SUÇLADI
Bu komplo son iki hafta içinde düzenlenmiştir. Komplo tezgahı malzemeleriyle, çekimleriyle günceldir. Meskene tecavüz ve teknolojiyle tezgahlanan bu komplonun iktidar gücü seferber edilmeden, muhalefet başkanına karşı bu kadar fütursuzca yapılması mümkün değildir. İktidar zirvesinin bilgisi ve onayı olmadan, son iki hafta içinde hazırlanıp piyasaya sürülmesi söz konusu bile olamaz.
BU KAÇMAK DEĞİL
Ana muhalefet liderine yönelik bu kadar kaba ahlaksızlık, bugünlerde iktidarın onayı olmadan gerçekleştirilemez. Komployu ayıplar gibi yapanlar, aslında bizzat ayıbı işleyenlerdir. Ama ABD’den, Pensilvanya’dan aldığım mesajlara da inanıyorum. Hukuksuz ve ahlaksızlığı temel alan, çok ayıp ama diye başlayan, yorumla hesap sormaya çalışanlara da söyleyecek sözüm var. Ahlaksız komplolara itibar eder, ne ahlaklı ne hukuku savunamazsınız. Komplo yapanlar işlerini sizlere güvenerek yapıyorlar. Bu tablo karşısında bana da bir görev düştüğünün farkındayım. Bu hukuksuz ve ahlaksız komplo nedeniyle kimsenin beni sorgulamasına izin vermeyeceğim. Bunun bir bedeli varsa, bu da CHP Genel Başkanlığı’ndan ayrılmaksa, bu bedeli ödemeye hazırım. Bu kaçmak anlamına gelmez. Tam tersine bu bir meydan okumadır. Bu anlayışla bugün genel başkanlıktan istifa ediyorum. Bunun hedefi sadece ben değil, CHP’dir.”
Baykal, basın toplantısının ardından Angora Evleri’ndeki konutuna gitti. Baykal’a Önder Sav eşlik etti.
İSTİFAYI İSTEMEYENLER KENDİ KOLTUKLARININ DA GİDECEĞİNİ GÖRENLER
Eski CHP yöneticisi ve Emekli Büyükelçi İnal Batu, CHP’nin önce kasetin üstünü “suikast” iddiası ile “örtme” girişiminde bulunduğunu belirterek, bu girişimde partideki varlıkları Baykal’a bağlı olan isimlerin imzası olduğunu söyledi. Baykal’ın istifa ederek “doğru olanı yaptığını” ifade eden Batu, “Kamuoyu kaset olayını dikkatle izliyordu. CHP’yi destekleyen kamuoyunda çok sayıda yorumcu da Baykal’ı istifaya davet ediyordu. Buna karşı CHP içindeki varlıkları Baykal’a bağlı olan, Baykal’ın istifa etmesi halinde kendi varlıklarının da biteceğini bilen kişiler telaşa kapılarak, Baykal’ı istifadan vazgeçirmeye çalıştılar, suikast iddiasını gündeme getirdiler. Dikkatleri farklı yere çekmeye çalıştılar. Bu da çok yadırgandı tabi” dedi. Batu, CHP’deki Baykalcıların Baykal’ı kararından döndürmek için çaba sarf edeceğini de ifade ederek “Ümit ediyorum Baykal bu çabalara kulak tıkar” diye konuştu. İnal Batu ayrıca, Baykal’ın bir taraftan görüntüleri “komplo” diyerek reddettiğini diğer taraftan ise istifa ettiğini ifade ederek “Bu anlaşılması zor bir durum. Nasıl bir komplo ki bu” diye sordu. Baykal’ın “bu komploda hükümetin eli olduğu” yönündeki suçlamasıyla ilgili de Batu, “Komployu hükümetin düzenlediğini iddia ettiğine göre, elinde ciddi deliller olmalı. Hükümet cevap verecektir, Baykal’ın bu iddialarına” dedi.
İLK İSTİFASI DEĞİL
İstifasını açıklayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Genel Başkanlık görevinden daha önce de istifa etmiş ancak geri dönmüştü. CHP’nin yeniden kurulmasının ardından 9 Eylül 1992 tarihinde CHP Genel Başkanlığı’na seçilen Baykal, 18 Şubat 1995’te SHP ile birleşmesine rağmen partisinin 1999 genel seçimlerinde parlamento dışında kalması üzerine gelen baskılar nedeniyle, 22 Nisan 1999’da Genel Başkanlık’tan istifa etmişti. 22 Mayıs 1999’da toplanan Olağanüstü Kurultay’da Altan Öymen Genel Başkanlığa seçilmişti.
KURULTAYA KATILMAYACAK
Ancak Deniz Baykal’ın CHP’den ayrı kalması kısa sürdü. Yaklaşık 1,5 yıl sonra, 30 Eylül 2000 tarihinde toplanan 11. Olağanüstü Kurultay’da Baykal adaylığını koyarak Genel Başkanlığa döndü. Dünkü istifa açıklamasının ardından, Baykal’ın 22 Mayıs günü yapılacak olan 33. Olağan Kurultay’la yeniden dönme ihtimali de gündeme geldi. CHP sözcüsü Mustafa Özyürek, “Kurultayda partimiz gerekli değerlendirmeleri yapacaktır. Biz bu ayrılığı sürekli bir ayrılık olarak görmüyoruz. Elbette Sayın Baykal’ın ifade ettiği gibi kendisi her durumda en aktif şekilde mücadeleye devam edecektir” dedi. “Kurultayda yeniden aday olacak mı?” sorusuna Özyürek, “Hepimizin gönlündeki tekrar üstlenmesidir. Ama kendisi ‘Ben bu kurultaya katılmayacağım’ dedi. Ama partililerimiz yolunu çizmelidir” şeklinde konuştu.
SEVİGEN’DEN “GERİ DÖNEBİLİR” MESAJI
CHP’de Baykal’ın en yakınında olan isimlerden Mehmet Sevigen, tabandan, halktan çok büyük destek gelmesi halinde Baykal’ın dönebileceğini, dönmesi gerektiğini söyledi. Sevigen “Ben inanıyorum ki örgütümüz bundan sonra da Genel Başkan’ına daha fazla sahip çıkacaktır. Nitekim teşkilatlarımızdan destek yağıyor. Yeniden göreve çağırdıkları takdirde Sayın Baykal’ın yeniden göreve gelmemesi diye bir şey olmaz” dedi. CHP’li Onur Öymen ise, Baykal’ın yerine hiç kimseyi işaret etmediğini belirterek “Sayın Baykal’ın şimdiye kadar izlediği politika bizim için bir işarettir” dedi.
BAYKAL’IN İSTİFASI OYUN MU?
Kaset skandalıyla sarsılan Deniz Baykal’ın CHP Genel Başkanlığı görevinden istifasının ardından, Baykal’a yakın isimlerden gelen açıklamaların yanı sıra “geri dön” kampanyasının başlatılacak olması, “İstifa oyun mu” sorusunu akıllara getiriyor.
CHP MYK üyesi Mesut Değer, Baykal’ın kurultaya katılmayacak olmasının aday olmayacağı anlamına gelmeyeceğini belirterek “Genel Başkan Deniz Baykal’dır. Kurultayda Baykal’ı tekrar aday yapacağız ve seçeceğiz. Kendisinin aday olmayacak olması, aday olamaz anlamına gelmez. Kendisini göreve çağıracağız, emredeceğiz. O da gelip emri yerine getirecektir. Tüzüğümüze göre aday olmak için 1252 delegenin yüzde 20’sinin imzası gerekiyor. Baykal’dan başka kimse aday olamaz ve gerekli imzayı toplayamaz” dedi.
***
37 yıldır aktif siyasetin içinde
Yaklaşık 37 yıldır aktif siyasetin içinde olan Baykal, Dışişleri Bakanı, Başbakan Yardımcısı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Maliye Bakanı olarak görev yaptı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ikinci kurucusu ve başkanı olan Baykal, Kafkasya göçmeni Hüseyin Hilmi Bey ile Mısır göçmeni Feride Hanım’ın oğlu. 1959 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi.
Siyasetle, 1960’lı yıllara doğru Demokrat Parti iktidarına karşı gelişen öğrenci hareketlerine katılmakla tanışan Baykal, 1973 Ekiminde yapılan genel seçimlerde CHP’den Antalya Milletvekili seçildi. 1974 yılında kurulan I. Ecevit hükümetinde Maliye Bakanlığı yaptı. 1978’de III. Ecevit hükümetinde ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı görevini üstlendi. 1982 Anayasa’sının 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirdiği politikacılar arasında yer aldı. 1987 Eylülündeki genel seçimlerde SHP’den Antalya Milletvekili seçildi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyeliğine seçildi. TBMM Dışişleri Komisyon üyeliğinde bulundu. 30 Ekim 1995 Tarihinde kurulan DYP-CHP koalisyon hükümetinde Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı görevlerini üslendi.
24 Aralık 1995 milletvekili genel seçimlerinde yeniden Antalya Milletvekili oldu. Seçimleri takiben 53. Hükümetin kurulmasıyla Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevlerinden ayrıldı. 23 Mayıs 1998 tarihinde yapılan Cumhuriyet Halk Partisi 27. Olağan Kurultayı’nda genel başkanlığa seçildi. 22 Nisan 1999 tarihinde alınan seçim sonuçları nedeniyle istifa eden Baykal, 30 Eylül 2000 tarihinde Ankara’da toplanan Cumhuriyet Halk Partisi 11. Olağanüstü Kurultayı’nda yeniden seçilerek üçüncü kez CHP Genel Başkanı oldu.
VAKİT
İLGİLİ TÜM HABERLER:
KILIÇDAROĞLU İSTİFAYA NE DEDİ?
BAYKAL'DAN GÜLEN MESAJI
BAYKAL'IN İSTİFASI DIŞ BASINDA
BAYKAL NASIL GERİ GELİR?
BAYKAL'IN İSTİFASI İÇİN NE DEDİLER
CHP'LİLER SKANDAL KASEDİN SORUMLUSUNU BULDU
İŞTE BAYKAL'IN YERİNE GELECEK İSİM
CHP ERDOĞAN'A CEVAP VERDİ
ERDOĞAN'DAN BAYKAL'A ÇOK SERT CEVAP
AK PARTİ: MADEM KOMPLO NEDEN İSTİFA EDİYOR
PARTİLİ VEKİL: BAYKAL DOĞRU OLANI YAPTI
"BAYKAL APS İLE GİTTİ"
BAYKAL'DAN GERİYE NE KALDI-FOTO
CHP'LİLERE KONUŞMA SANSÜRÜ
habervaktim.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.