Alexander Koyre ve Ekmeleddin İhsanoğlu

Alexander Koyre ve Ekmeleddin İhsanoğlu

“Bilim itibar görmediği yerden kaçar” sözü, tam da bizim ülkemiz için söylenmiş bir söz. İslam, bir bilim, irfan ve ahlak dinidir. Bilindiği üzere Müslümanlara gelen ilk emir “Oku”dur. “Yaradan rabbinin adıyla oku. O insanı alaktan yarattı. Oku. Senin Rabbin en cömert olandır, o kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir.”
İslam’ın İlim yapmaya verdiği önemi başka örneklerle de göstermek mümkündür.

“Dünyayı isteyen ilme sarılsın ahireti isteyen yine ilme sarılsın.” Hadisi bunun en bariz misalidir.

İslam dünyası 300 yıldır ilme, ilim adamına önem vermedi. İlerleyen batıyı ilimde değil, kültürde taklit etti. Bu taklit ediş felaketimiz oldu. Işık dünyaya doğudan gelmişti. Fakat 300 yıldır doğuda görünmüyor ve yükselmiyordu.

İbni Haldun’un ifadesiyle “Her kemalin bir zevali, her zevalin de bir kemali vardır.” Müslümanlar “Yorulduğunuzda dinlenmek için yorulunuz” ilahi hitabına bigane kaldıkları yetmezmiş gibi ataleti, tembelliği, miskinliği ahlak haline getirdiler.. “Batı dünyası, Daniel Defoe’nin Robinson Creuzie’si gibi “İnsana ancak çalıştığı kadar vardır.” sözü mucibince çalışırken, Zamanı lineer düz bir çizgi kabul etti. Doğu ve İslam dünyası ise, Alâeddin’in sihirli lambasındaki gibi tembel, çalışmayan, tüm isteklerini sihirli lambadan bekleyenlere benzedi. Konuşuyor; iddia ediyor, fakat çalışmıyor, üretmiyor. Zamanı fasit bir daire gibi görüyor. Sonuç, İslam dünyası teoride kitabının emrettiğini, pratikte yapmamanın akıbetiyle baş başa kaldı. Yani fakirlik, yoksulluk, kargaşa, kardeş kavgaları. Oysa Bilgiye sahip olmak dünyaya sahip olmak demekti, bunu idrak edemedik.

Bilgi aydınlanmaktır. Bilgi, ahlak ve irfanla dünyanızı hangi renge boyarsanız ahiretiniz de o renkte olacaktır. 29.12.2004 tarihinde İslam konferansı örgütünün (İKÖ) başına ilk kez bir Türk geçti. İKÖ birleşmiş milletlerden sonraki en büyük uluslar arası organizasyon. İKÖ genel sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Ordinaryüs Prof. Aydın Sayılı’nın ardından uluslar arası bilim tarihi akademisine kabul edilen ikinci Türk. Bilim tarihi alanında sıra dışı ve çığır açan eserlere verilen Alexander Koyre madalyası aynı akademi tarafından 24 yıllık bir çalışmanın neticesi olarak, arkadaşlarıyla birlikte yazdığı Osmanlı bilim tarihi çalışması nedeniyle Ekmeleddin İhsanoğlu’na verildi. Ekmeleddin İhsanoğlu Bilim tarihinin Nobel’ini aldı.

1927 de kurulan bilim tarihi akademisi 1968den beri Koyre madalyasını veriyor.

Ekmeleddin İhsanoğlu Koyre ödülünü aldıktan sonra Türkiye’deki sözlü ve yazılı Ne yazık ki Türk basınında bu önemli ödüle, Milliyet gazetesinde Taha Akyol haricinde kimse deyinmedi. Bin kişiye 7 kitabın düştüğü ülkemizde ilmin kuduz köpek muamelesi görmesi bilim adamının da iltifata tabii olmaması maalesef çok üzücü ve geleceğimiz adına da esef vericidir. Yazan, üreten var, fakat iltifat ve ilgi yok denecek kadar az.

Oktay Sinanoğlu, Gazi Yaşargil, Ekmeleddin İhsanoğlu, Şerif Mardin ve benzeri bilim adamları devlet, STK ve bizzat vatandaşlar tarafından büyük ödüllerle taltif edilmeli, gençlerimize rol model olarak gösterilmelidirler..

Türkiye madde ve mana alanında gelişecekse, Avrupa birliğinin refah seviyesini yakalayacaksa, eğitimde fırsat eşitliğini oluşturabilecekse ve yaşanabilir bir ülke olacaksa bu, ilme ve ilim adamlarına vereceği değer oranında olacaktır.

En prestijli bilim ödülünü alan Ekmeleddin İnsanoğlu için bu ödül ve tören büyük bir onur olduğu kadar, Türkiye için de büyük bir onurdur. Fakat marifet iltifata tabidir, iltifata tabii olmayan çaba da zayidir. Medyamız ve üniversitelerimiz popüler kültüre ve magazine verdikleri önem kadar bu ödüle de önem vermeliydiler.

Ekmeleddin İnsanoğlu YÖK tarafından taltif edilmeli, adı kütüphaneler, salonlara verilmelidir.

Belediyeler ve STK’lar Ekmeleddin İhsanoğlu adını taçlandırmalıdır.

Cumhurbaşkanlığı 2009 kültür sanat büyük ödülü ve TBMM üstün hizmet ödülü Ekmeleddin İhsanoğlu’na verilmelidir.

İlim, itibar görmediği yerden itibar göreceği yere hicret edermiş. O nedenle bilim adamlarına bu ülke itibar etmelidir. Geleceğimizin aydınlık olmasını istiyorsak, gerçek ilim adamlarını, baş tacı etmeliyiz.

Ekmeleddin İhsanoğlu’na 24 yıla sığdırdığı bilim tarihi çalışmalarından dolayı milletim ve insanlık adına teşekkür ediyor, daha nice eserler ve uzun ömürler diliyorum. Ekmeleddin İhsanoğlu gibiler çoğaldıkça, bilim yıldızı bu ülkenin başındaki taç gibi parlayacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi