Evet, pes doğrusu!

Adam bu kadar mı olur?

Anayasa çalışmalarına baştan karşı çıkacaksın, kısmi bile olsa değişikliklere karşı çıkacaksın, kökten değiştirmeye karşı çıkacaksın, “bırak sen anayasayı manayası, sen ekonomiye bak, senden ne hak, ne özgürlük isteyen yok” diyeceksin…

Bunu yıllarca diyeceksin…

“Bunu da sana güvenmediğimiz için yapıyoruz” diyeceksin…

“Onu da biz yaparız, senin işin değil” diye halkın iradesini hiçe sayacak ve faşizan söylemleri ayyuka çıkaracaksın…

Ve bir gün gelecek, bütün bunlar senin tarafından olmamış gibi çıkacaksın meydana ve “gelin 15. maddayi değiştirelim” diyeceksin.

Pes doğrusu!

* * *

Niye bu çark ediş?

Niye bu ölü yasayla uğraşma?

Bu cenaze merakı da nerden çıktı?

Ne kazandırır bu?

“Moral” kazandırırmış…

“Moral” mi istiyorsun?

Kökünü değiştir anayasanın da sana aferin diyelim.

Bak sen moral ne kadar yükselir.

Hadi halka moral gelsin diyorsan, bütün bir anayasa kökten değişsin. Hadi destek ver, moralimiz tazelensin. Coşalım, bayram edelim 12 Eylül darbe anayasasından kurtulduk diye.

Hadi getir senin hazırlattığın anayasayı. Onu tartışalım, onu kabul edelim. Hadi yiğitlik sende kalsın.

* * *

Ama buna yoksun.

Neden?

Derdin üzüm yemek değil ki. Derdin bağcı dövmek.

Ah Ak Parti bir zokayı yutsa da sana “evet” dese…

Tam da askerle “belge” gerginliği sırasında kurumlar kavga bir etse.

Bir de 15. madde tuz biber olsa…

Ellerini oğuşturarak kaosu seyredeceksin değil mi? “Devletin tepesinde kavga var” diyeceksin değil mi?

Yahu bu memleket senin de aynı zamanda.

Bu millet senin milletin; hiç mi acıman yok, merhametin yok Allah aşkına.

Gözünü bu kadar mı bürüdü iktidar hırsı?

* * *

Eğer bu kadar bürüdüyse, bil ki, yolu bu değil.

Böyle hareket etmekle eline bir şey geçmez.

Gel, doğru olanı yap.

Gel, yep yeni bir anayasa yapımına destek ver.

Gel başörtüsü açılımını getir, destek ver.

Gel toplumsal barışa destek var.

Gel AB. sürecine destek ver.

O zaman belki iktidar yolu açılır sana.

Sana bu aklı verdiğim için kendime kızıyorum.

Ama ne yapayım, ben Muro gibi lanet okumayacağım, fakat gerçek olan ve gerekçem olan şu ki, ben ülkemi ve insanlarımı seviyorum.

Aynı topraklarda büyüdük. Aynı havayı teneffüs ettik. Allah aşkına hiç mi sevmiyorsun bu milleti, içinde kurudu mu memleket sevgisi?

Millet için atar bir damarın kalmadı mı?

Ahir ömründe insaf etsen de bir hayırlı iş yapsan olmaz mı?