Dediler ki...
İstanbul’da Bosphorus (Boğaziçi) Konferansı’nın çok seçkin iki davetlisi vardı: Eski Amerika Başkanı Bill Clinton ve eski Almanya Şansölyesi (federal başbakanı) Gerhard Schröder.
Avrupa’nın en büyük gücü olan Almanya’yı 2 dönem yöneten (1994-2002) 65 yaşındaki Gerhard Schröder, şöyle dedi: “Türkiye’yi Avrupa Birliği’ne alarak ona lütfetmiş olmayız. Asıl Avrupa Birliği büyük kazanç sağlar. Ancak Türkiyeli Avrupa, Amerika ve Asya ile beraber 3 büyük dünya gücünden biri durumuna gelir. Türkiyesiz Avrupa, dünya çapında bir kudrete erişemez. Ayrıca AB; Türkiye’ye karşı ahde vefasızlık edemez. Türkiye’ye 1963 yılında tam üyelik sözü verdik, geri dönemeyiz.”
Schröder, yaşadığımız büyük ekonomik krizin dünyaya 10.5 trilyon dolar zarara mal olduğunu ekliyor. Bu meblağ dünya nüfusuna bölünürse kişi başına 1500 dolar zarar düşüyormuş. Bundan başka domuz gribinin de dünyaya 3 trilyon dolar zarar vereceği hesaplanıyor.
42. ABD Başkanı (1993-2001) 63 yaşındaki Bill Clinton da, evrensel finans krizi üzerinde durdu. Üstelik krizin Amerika’dan doğduğunu belirterek “bütün zarar gören ülkelerden özür diliyorum” dedi. Dünyada 1 milyardan fazla kişinin günde 1 dolarla yaşadığını söyledi. 100 milyon çocuğun tek gün okula gitmediğini ekledi. Bir Orta Amerika (Büyük Antiller) devleti olmasına rağmen Haiti’de Fransızca konuşan 9 milyon Katolik zenci nüfusun yüzde 85’inin elektrik kullanmadığını bildirdi.
Clinton, halen ABD Dışişleri Bakanı olan eşi Hillary Clinton’ın da kendisi gibi Türkiye’nin dostu sıfatını belirtti. Türkiye’nin önemini kavramış bulunduğunu ekledi. Öyle ki, Hillary Hanım, her ay bir defa Türkiye’ye uğraması gerektiğini, fakat zaman bulamadığını söylemiş.
Batı, işte bu çapta devlet adamları yetiştiriyor. Arada yetersiz kişiler seçim kazanıp işbaşına gelebiliyor. Onların hataları düzeltilerek Batı hiç geride kalmıyor, sürekli ilerliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.