Kutsal topraklarda 3 gün…
Mekke'nin Fethi Miladi tarihle 630 yılı Ocak Ayı' nın ilk günlerinde gerçekleşmişti, biliyorsunuz.
31 Aralık akşamı Burdur Anadolu Gençlik Derneği'nce tarafından Mekke'nin Fethi ile beraber Mehmed Akif Ersoy'un da anılacağı toplantıya konuşmacı olarak gitmeye söz verdikten sonra, 1 Ocak sabahında Dışişleri Bakanı Prof. Ahmed Davutoğlu ile birlikte Suudi Arabistan'a gidiş daveti geldiğinde, ne kadar sevindiğimi tahmin edebilirsiniz.
Suudi Arabistan vizesini alıp yola çıkacağım sırada, bir arkadaşın söylediği: "Ne güzel, yeni yılın ilk gününü Mekke-i Mükerreme'de karşılayacaksın" sözüne mukabil içimden şöyle geçiyordu: " O da bir şey mi! Peygamber Efendimiz Mekke'yi 630 Miladi yılının ilk günlerinde ve bir Cuma günü fethetmişti. Ben de tam Mekke fethinin yıldönümünde orada olacağım inşaallah, bu daha önemli."
İstanbul-Antalya uçak yolculuğu, Antalya'dan Burdur'a ve oradan Ankara'ya yaptığım araba yolculuğu sonrası kafileye dahil oluşum ve gezimizin ilk durağı olan Cidde'den, ihramlarımızı giyerek Mekke-i Mükerreme'ye gidişimiz, Harem- Şerif'de onbinlerce Müslümanla beraber eda ettiğimiz Cuma Namazı ve ardından gerçekleştirdiğimiz umre... Her şey, sanki bir rüya gibi idi.
Daha önce bir Hac zamanında görmüş olduğum Kabe, o zamanla mukayese edilemese bile, yine de müthiş kalabalıktı ve dünyanın hemen her tarafından buraya gelmiş tavaf eden, namaz kılan, dua eden Müslümanlarla beraber olmak yine muhteşem bir duygu idi.
Heyetle beraber kordon altında gerçekleştirdiğimiz tavafın sonunda Hacer-i Esved'i öpebilme imkanına kavuşmak, heyette bulunanlar ve sona kaldığım için ezilme tehlikesi geçirmeme rağmen, benim için de ayrı bir mutluluk kaynağı idi.
Hz. Hacer validemizin, susayan oğlu Hz. İsmail için su aramak sebebiyle Safa ve Merve tepeleri arasındaki gidiş gelişini sembolize eden Sa'y, birşeyler arayıp sonunda ona ulaşmanın ya da daha doğrusu ulaştırılmanın remzi ...
Tavaflarını müteakip umrelerini tamamlamak için sa'y yapan ve traş olan Müslümanların, bütün bu merhaleler boyunca aşk ve şevk içerisinde kendileri, aile ve akrabaları yanında, bütün İslam Alemi için de dua ettiklerini düşünmek, rahatlatıcı bir duygu.
Cenab-ı Hakk Kur'an-ı Kerimi'nde: "Duanızdan başka neyiniz var!" buyurduğuna göre, aradıklarımızı bulabilme ve umduklarımıza kavuşabilmenin yolu, ağırlıklı olarak dualardan geçiyor olmalı...
İslam Konferansı Örgütü'nün Cidde'deki merkezinde Genel Sekreter Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu'nu ziyaretimizi, Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmed Davutoğlu'nun Cidde Başkonsolosluğu ikamet binasında İslam Kalkınma Bankası Başkanı Dr. Ahmed Muhammed Ali'yi ve İKB Başkan yardımcısı Ahmet Tıktık'ı kabulü izledi.
Cidde'den Riyad'a geçtiğimizde, kendisini karşılamaya gelen Suudi Arabistan'ın Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Nizar Madani ile bir süre görüşen Bakan Davutoğlu, 2 Ocak Cumartesi günü, beraberindeki heyetle beraber Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Saud El-Faysal'la görüştü.
Aynı akşam Riyad Türk Okulu'nu ziyaret eden Davutoğlu, Büyükelçilik binasında düzenlenen resepsiyonda Riyad'daki Türk Toplumu mensuplarıyla biraraya geldi ve gezinin son günü de Suudi Arabistan Kralı Abdullah tarafından Kabul edildi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyaretin geniş bir özetini, önümüzdeki birkaç gün içerisinde, ayrı bir dosya şeklinde sizlere sunmak niyetindeyim; çünkü Ortadoğu'da güzel şeyler oluyor!..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.